Sine-i Millet

Sine-i Millet

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Pzt Ara 07, 2009 3:32

SİNE-İ MİLLET
Ulusun bağrı demek.
Seçilmișlerin yükümlendikleri görevlerini yerine getiremeyeceklerini gördüklerinde bu görevlerini bırakmaları anlamına geliyor.
Çoğunlukla da milletvekillerinin topluca istifa etmelerini anlatıyor.
Murat Sökmenoğlu’nun istifası bu bakımdan sine-i millete dönüș anlamına gelmez.
Ne ki onurlu bir davranıștır.
Özal’ın cumhubașkanı olmasını içine sindirmemiștir ve istifa etmiștir.
Eğer Erdal İnönü ve Süleyman Demirel sözlerini tutacak olup, topluca meclisi terketmiș olsalardı gerçek bir sine-i millet olgusu yașanmıș olacaktı.
Ve Türkiye’de bugün hiçbir anlamı kalmamıș olan ‘demokrasi kültürü’ de belki yerleșmiș olacaktı.
Ulus da onları bağrına basacak ve ilk seçimlerde onlar ulusun bağrından yenilenerek çıkmıș olacaklardı.
Kaldı ki seçilmiș olmak ile ulusun bağrından çıkmıș olmak herzaman çakıșmayabilmektedir.
Bir benzetme örneği aranacak olursa, yabanıl yașamda bulunabilir sanıyorum.
Türkiye’deki çoğu televizyonu izlemek yerine animaux televizyonunu izlemeyi yeğlerim.
Afrika savan ve ormanlarındaki yabanıl yașamı çok daha öğretici bulurum.
Siz hiç aslan ya da sırtlanların toplumsal yașamlarını izlediniz mi?
Bir yaban sığırı ya bir antilopun doğurmasını ya da..
Yabanıl hayvanların bağırlarından çıkan yavrularını nasıl koruyup kolladıklarını gördünüz mü?
Çakalların bile avlanmaya giderken yavrularını kimi gözetmen çakalllara bıraktıklarını.
Yuvaya bir saldırı olduğunda nasıl bir dayanıșma içinde olduklarını..
Geride kalan bir fil yavrusunu gruba katmak için gruptan herhangi filin nasıl çabaladığını..
Bir de bugünkü parlamentoya bakalım.
DTP’liler, partileri kapatılırsa sine-i millete döneceklermiș.
Dönmemeleri için CHP’liler mi MHP’liler mi varlarını yoklarını ortaya koyarlar acaba?
Yoksa Alaca Karanlıkçı’lar mı?
Ne onlar ne de öbürleri; sadece Avrupalı parlamenterler ve ABD’li bakanlar.
Demem o ki, bizim DTP’liler ulusun bağrından değil ama AB ve ABD’li meslektașlarının bağırlarından çıkmıș gibidirler.
Alaca Karanlıkçılar için de aynı șey söylenebilir.
Ve DTP’liler ile Alaca Karanlıkçılar toptan bağlı oldukları bağırlara dönecek olsalar Türkiye Cumhuriye’ti çok daha kazançlı çıkar.
Yerlerinden ayrıldıkları zaman dönecekleri yer de ulusun bağrı değil ama ya AB ülkeleri ya da ABD olacaktır.
O nedenle de bir daha ulusun bağrından çıkma olasılıkları yoktur.
Asıl ulusun bağrına dönmesi gereken CHP ve MHP’liler ise olur olmaz yerde kullanılan ‘tarihsel fırsat’ın ayırdında değiller.
Oysa bunların sine-i millete dönmelerinin zamanı çoktan geçmiș bulunmaktadır.
Çünkü milletin sinesi ya da ulusun bağrı tutușmuș yanmaktadır.
Alevler yükseldikten sonra dönerlerse onlar da yanacaklardır.
Hiçbirșey bilmiyor iseler animaux kanalına bir baksınlar.
Yabancı dil bilmelerine bile gerek yok.
Çünkü onların dili evrensel.
Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1635
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

x