Amerikan Kabalistik Partinin, 14 yıldır besleyip büyüttüğü, elleriyle yürüt(!)tüğü, devletin sinir sistemlerine yerleştirdiği CİA beslemeleri, renkli bir (dar)-(be)-(YEEE) kalkıştı. Ordunun sağlam kalan kesimi Soros rengine bulanmış bu (dar-be-yi) yemeyip, durdurdu. Durdurmasının ödülü olarak;
2. Darbeyi AKP’den yedi. Ordu’nun beyni başka yere, bedeni başka yere, bacakları başka yere monte edildi.
Sevgili Türkler, siz;
“Ulaşım, yeme-içme-eğlenme bedava olan” meydanlarda, demokrasicilik oynarken, bakın gerçekte neler oldu?
PKK belediyeleri, belediye araçlarıyla garnizonların, askeri binaların önüne barikat kurdu.
Yeniden kışlaya hapsedilen asker, PKK için bulunmaz bir fırsata dönüştü.
PKK gündüz gözüne şehirlere girdi. 30 bin silah dağıttı, haberiniz var mı?
Güneydoğu’da üs bölgeleri boşaltılıyor.
Devleti tam bulur gibi olurken yeniden kaybeden halk, bu sefer PKK’ya iyice yanaşmak zorunda kalacak. Çünkü devlet halkı koruyamıyor.
Karışıklıktan istifade ederek, Suriye kaçkınlarına vatandaşlık verildiği, hastanelere T.C. Numarası ile müracaat ettikleri söyleniyor.
Bu arada ABD destekli PYD Menbic’i ele geçirdi. Sınır köylerimiz boşalıyor. Oralara kim veya kimler yerleş(tiril)ecek??
Erdoğan ve ekibi sizleri meydanlara çağırdı. Silahlı gücün karşısına silahsız olan halkı çıkardı. Sizleri darbeyi durdurduğunuza inandırdılar. Gerçekte ise darbeyi durduran Ordunun milli kanadıydı. Sizler sadece psikolojik operasyon elemanı olarak görev yaptınız. Başka günlerde yaşanacak başka filimler için bir ön prova yapıldı. Türk Milleti’nin ikinci defa ölçüsü alındı. Bu ölçüye göre yeni deli gömlekleri biçilir. Acaba bu defa kollarını kime bağlatacaklar?
Şehit ve gaziler de ayrıldı
Darbe girişimi şehitlerin ve gazilerin tazminat ve maaşları belirlendi!
Halkı meydanlara çağırıp, silahların önüne atanlar tabii ki, bedelini de ödeyecektir.
Yalnız;
- Vefat edenlerin kanuni mirasçılarına 88.596 TL, - Bakıma muhtaç malullere 177.192 TL, - Diğer malullere ise, malullük derecelerine göre 66.447 TL ila 22.149 TL arasında, - Yaralananlara da 17.719 TL’yi geçmemek üzere yaralanma derecelerine göre, tespit edilen tutarda Nakdi Tazminat ödenecektir. Faizsiz konut kredisi: 2016 yılı itibariyle 94 Bin TL tutarında faizsiz konut kredisinden yararlanabileceklerdir.
Daha geniş bilgi için;
http://www.kamusaati.com/ekonomi-haberl ... 11523.html
Peki, terörle mücadele ederken şehit düşen askerimin yakınına kaç lira maaş bağlandığını biliyor musunuz? İki bin Liraya yakın bir maaş…
Ve ben, şehit ailesine TOKİ’den verilen evden nasıl çıkarıldığı hatırlıyorum. Protez koluna-bacağına haciz gönderilen gazimi hatırlıyorum. Türlü bahanelerle şehit sayılmayan Mehmetçiğimi hatırlıyorum.
Şehitler, gaziler maddi ve manevi imkanlar açısından ayrılırken, toplumsal barıştan söz eden yalancıları iyi ezberle Türkiye’m!!.
14 Yıldır ordu üzerinde oynanmayan oyun kalmadı. Oslo’da, Kandil’de, Habur’da satılan Türk Ordusuyla birlikte Türk Milleti idi. PKK ateş etmeden ateş edemeyen, ateş edilirse ancak savunma hakkını kullanabilen Mehmetçik… Çürüğe çıkamayan(!), bedelini ödeyemeyen gariban çocukları… Çocuklarımız… 14 Yıldır uygulanan politikalarla PKK’ya nişan tahtası yapılan çocuklarımız...
05 Ağustos günü Şemdinli Mergesav askeri üs bölgesine PKK’lılar saldırdı. Hem de gündüz gözüne… İki askerimiz şehit oldu. AKP’lilere göre; “görev ölümü(!)” gerçekleşti. Şehit P. Kom. Uzm. Çvş. Mehmet Esen, arkadan girip, gözünden çıkan kalleş bir mermiyle şehit edildi. Haberiniz var mı?
Ve dün, iki polisimizle birlikte küçücük bir ÇOCUK, çocuğumuz Ahmet Diyarbakır’da şehit oldu.
AKP bir yasayla; “şehit ve gazilik” ünvanını kaldırdı. Bunu biliyor muydunuz? Yerine;
“Vazife Malulü, Vazife Ölümü” tanımı getirildi. Şimdi, utanmadan, meydanlarda “şehitlerimiz” diye höykürüyorlar. Oysa AK yasada böyle bir kelime yok. Y-CHP ile AK MHP’de aynı yalana alkış tutuyor.
Ve her şeye rağmen yüreği avucunda, vatan savunmasına koşanlar, körlüğümüzden-körlüğünüzden bıktı artık. Ötelenmekten, yalnızlaştırılmaktan bıktı… Bu bir kırılma noktasıdır, anlamıyor musun?
Onlar vatan savunurken, okulları kapatılıyor. İlk defa insanlarla birlikte binaların da “Ceza giydiğini” görüyoruz. Hem de ölüm cezası giydiğini… Ve Tarihçi Sinan Meydan; “Sevr Antlaşması’nın 168. Maddesi, Osmanlı’da askeri okullar kapatılacaktır der.” Diye bir hatırlatma yapıyor. Muhalefetçilik oynayanlar; “Aceleyle verilmiş karar” diyerek gerçeğin üzerini örtüyor. Oysa bu proje ABD ve Sorosgiller Siğil Örgütlerin yıllardır önerdiği bir projedir. Uygulamaya sokmak için ellerine fırsat geçti. Hepsi bu!!.
Ayrıca, AKP 2012 Kasım ayında bir torba yasa hazırladı. İmar Kanununun 11. Maddesinde bir değişikliğe gitti. Değiştirilen maddeye göre;
“Askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri ile ülke güvenliği ile doğrudan doğruya ilgili Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait harekat ve savunma amaçlı yerler” de belediyelere devredilebilecek.
AKP yıllardır Ordunun altını oyuyor. Hilmi Özkök, Büyükanıt, Başbuğ, Koşaner, Çok Özel ve Akar da ortaklık yaptı, yapıyor.
Ve Bolu Belediye Başkanı Bolu Komando Tugayı’nı Bolu dışına sürme kararı almış… Kıbrıs Barış Harekatı’nda destan yazan Bolu Komando Tugayı… Bolu ekonomisine yıllarca katkı sunan Komando Tugayı sürülüyor öyle mi? Peki yerine ne yapmayı planlıyor Belediye Başkanı olan şahıs? “Disneyland”…
Şahıs kendi askerini kovalıyor. Yerine;
Amerikan kültür emperyalizmine hizmet eden “Disneyland” ve “film seti” yapacağını ilan ediyor. Utanmıyor, yüzü kızarmıyor. Kimliksizlik, yüzsüzlük, arsızlık kimlikleri olmuş.
Tugay, ABD’nin sabotajı ile şehit düşen Org. Eşref Bitlis Paşa’nın adını taşıyor. Ve Tugay kimliğinde Org. Eşref Bitlis’de sürgün ediliyor, farkında mısınız? Ey Türk, neredesin? Bu kalleş savaşın hedefindeki özne sensin, anlasana. Bolu halkı, bu kepazeliğe edecek sözün yok mu? Yoksa Bolu Meydanında prova ettirilen renkli darbelerin sarhoşluğu içinde misin? Mankurtlar sayesinde ABD kaybettiği zaman bile kazanıyor, kör müsün?
Renkli Kalkışma sürecinde İncirlikten kalkan ABD uçakları F-CİA’nın kullandığı f-16’lara yakıt ikmali yaptı. Orduya ait kayıp uçaklar İncirlikte deniyor. Ve sorulması gereken sorular sorulmuyor.
Ben sorayım:
1-İncirlik Üssü, ABD tarafından anlaşmalara aykırı olarak kullanıldığına göre neden kapatılmıyor?
2-ABD Konsolosu neden istenmeyen kişi ilan edilmiyor?
3-ABD Uluslararası kuruluşlara, teröre verdiği destek nedeniyle neden şikayet edilmiyor?
4-Neden kimse ABD Konsolosluklarına gidip, giriş-çıkışlarını kapatmıyor? Protesto etmiyor?
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, 15 Temmuz darbe girişimi ardından ordunun yeniden yapılandırılmasının NATO ittifakının yapısına ve ruhuna(!) uygun olacağını açıklamıştır.
Bir dönem Amerikan Ordusu dergilerinde;
“Türk Ordusu hizadan çıktı” yorumları yapılmıştır.
Hergelekon ve türevi kumpaslardan sonra;
“Erdoğan ile birlikte Türk Ordusu’nu kafesledik” açıklaması yapıldı.
Şimdi de ALTIN VURUŞ gerçekleşiyor. Türk Ordusu parçalara bölünerek, sürülerek, Türk Ordusu olarak kalamayacak hale getirilerek, Psikolojik Operasyonlara tabi tutularak sadece hizaya sokulmuyor. Aynı zamanda eritiliyor.
Ve siz sevgili Türkler, bu oyuna payanda oluyorsunuz. Kendi darağacımızı kendimize kurduruyorlar, darağacını salıncak diye alkışlıyorsunuz.
Zahide UÇAR, 16 Ağustos 2016
http://www.zahideucar.com
zahide@zahideucar.com
News
Site map
SitemapIndex
RSS Feed