2007'den bu yana gerek haberalma ;gerekse toplumsal etkileşim - iletişim devrimleri ile ortaya çıkan Sosyal Medya Devrimi;kitlesel istihbarat ve Uluslararası Özel Savaşlar''ın da yönünü değiştirdi.
11 Eylül 2001'de başlayan Yeni Dünya Düzeni de denilen ,Yeni NATO düşman koşullandırmasında;müslüman ülkeler ile birlikte enerji havzası üzerinde bulunan Türk Cumhuriyetleri de hedef bölge içerisine alındı.
11 Eylül'ün ABD için en önemli kazanımı;'Önleyici Savaş Doktrini' ile Truman Doktrininin de ötesine geçerek;ABD çıkarlarına aykırı gözüken her ülkeyi ;olağan veya olağandışı metodlar ile hedef haline getirebilmesidir.
Hedefler artık Irak Savaşı'ndaki gibi doğrudan değil;aynen Yugoslavya Deneyi'ndeki gibi toplumsal din-mezhep-etnik farklıları kullanılarak;dinamik birbirine vurma-bölme , parçalayarak federalleştirme ve kolaylıkla dışarıdan yönetilebilmeyi içeriyordu.
Bunun için elbette;toplum içindeki bireyleri ;organik dayanışmaya dair birleşik tutan değerler sistemine müdahale gerekliydi.
Başlangıçta Medya ile başlayan süreç;zamanla Sosyal Medya üzerine yayıldı.Öyle ki ABD istihbaratı bile özelleşerek;sözleşmeli şirketler aracılığı ile Sosyal Medya Operasyonlarına milyonlarca dolar bütçeler ayrılırken;CİA istasyonları ise merkezlere toplanmaya başlandı.
(Konu ile ilgili olarak Doç.Dr. Sait Yılmaz'ın 'Özelleşen ABD istihbaratı' isimli makalesi de ,ayrıntılar bakımından okunabilir: http://www.academia.edu/7648265/%C3%96z ... arat%C4%B1
Beyaz Saray'ın kendi sitesinde açıkladığı, yıllık bütçe rakamlarında Kamu Diplomasi'si harcama kalemi yıldan yıla özenle arttırılıyor.
2013 - 598 Milyon $ ; 2014 - 628 Milyon $ ; 2015 - 593 Milyon $ olarak belirtilen rakamlar içinde ,reel medya ile sosyal medyada kamuoyu oluşturmak ve ABD karşıtı direnç noktalarını yıkabilmek için, insan kaynaklarına yapılan yatırım harcaması ise; 133 Milyon dolar!
( http://www.whitehouse.gov/sites/default ... ts/sta.pdf)
Son 5 yıllık dönemde; Cep Telefonlarındaki ANDROİD ve BİOS işlemci devrimleri ile ;'aracı uygulama',oyun programlarının;kişisel hak ve özgürlükleri ihlal edecek bir şekilde;kişisel verilere ulaşma imkanı ile doruğa ulaştı.
Aracı uygulama programlarıyla artık;yer konumunuzdan,mesajlarınıza;telefon görüşmelerinizden,resim ve belgelerinize dek herşey ;bu programları piyasaya süren aracı şirketler;zaten 'ABD Ulusal Güvenlik Mevzuatı'yla tüm dünyada bağlanmış durumdadır.
Türkiye bakımından vakaya bakacak olursak;artık,yüz binlerce beğeni sayfası ile milyonlarca profilin içinde ;ABD istihbarat analistleri,yönlendirmecileri;algı harekatçıları da var.Hatta, kendi kişisel siyasi görüşü dahilinde, aynen ABD'deki gönüllü Mossad ajanları gibi hizmet eden profiller de var.
2. Dünya savaşı sonrası ''Barış Gönüllüleri '' ile başlayan ABD Dünya Algı Yönetimi Politikası;70'lerde etkisini yitirmeye başlayınca RAND ve NED türevi STK'lar ile ağ genişledi.Bu durum,öngörülemeyen Ulus Devlet yönetimini yönlendirebilmek için , iliştirilmiş baskı örgütleri inşaasını da gerektirmekteydi.
Konu Türkiye'de ilk olarak ,sahte yardım ilanları ile başladı;fonksiyonel bir mantıkla , yön-eylem hedefli olarak;davranış psikologlarının ölçümleriyle,toplumsal davranış ve siyaset psikolojisi belirlenmeye çalışılıyor.
Gerek 2011 seçimleri öncesi ,gerekse bugün;Sosyal medyada İsrail sempatizanı sahte Milliyetçi profiller aracılığı ile nifak tohumları saçılmaya başlandı.Ancak,oyun çabucak açığa çıkarıldı.
Özellikle genelde sahte isim ve Atatürk temalı milliyetçi resimlerle ,sosyal medyada muhalif vatandaşların profillerine ekleniyor;ilgi alanlarına göre paylaşım yaparak,popüler olmaya başladıktan sonra;gerek milli aydınlarımız , gerekse Milli Politikalarımız üzerine 'Strateji Çakışması'-'Algı Yönetimi'ni içeren, psikolojik harp paylaşımları yapmaya çalışıyorlar.
Amaç belli;mesaj bombardımanına tutulan bireylerde;tepkisel refleksleri kontrol ederek,toplumsal muhalefeti kendi istedikleri şekilde yönlendirmek;çatıştırmak,güvensizleştirmek;
bu sayede düşünce gücünü sataşma ,şüphe uyandırma ve tepki vermeye zorlayarak;muhalefetin ilgisinin , BOP ekseni dışına kayması şeklinde , özetlenebilir.
Soros Değişim Aktivistleri ile paralel eksende;toplumsal tepkiyi ;sadece AKEPE ile sınırlandırmak;Milliyetçi Düşünceyi , ülkedeki ABD-İSRAİL- AB eksenli ASALA-PKK-PYD-PJAK teröründen ;İran ve Doğu Türkistan'daki gibi baskı altındaki Türklere-Türk Birliği -Panturancı Sanal Doyumculuğu'na ve özde ABD kaynaklı sözde 'İslami Terör'e ve İsrail empatisine yönlendirerek emmeye çalışıyorlar.
Bir diğer kulvar ise;ülkedeki terör bitmemiş ve yükselme eğiliminde iken;Filistin-Mısır gibi , şiddete dayalı müslüman ölümlerinin yoğun olduğu bölgeler eksenine yönlendirme ile ülke gerçekliğinden uzaklaştırmaktır.
Şu ana kadar saptadığımız facebook sayfa isimleri;Türkalay,Türk Cumhuriyetleri Birliği - Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk-TÜRKBİRDEV vb. isimlerde olup,sürekli yeni sayfalarla zenginleştirilmektedir.
( Misal: https://www.facebook.com/AnadoluVeRumel ... uk?fref=ts )

Vakanın çıkış noktası 4 Kasım 2008 Başkanlık seçimleriydi.Obama ,bu şekilde 1,5 milyon insandan 200 milyon dolar topladı.50.000 etkinliğini,medya yönlendirmeleri sağlayarak;toplumsal algı yönetimi ile ABD halkını olumlu değişimci olduğuna inandırdı.
Türkiye ölçeğinde;2011 seçimleri öncesinde, günlük siyasete değinmeyen bir çok Atatürk içerikli sayfanın seçim öncesinde PKK'lı-AKP'li Hayran sayfalarına dönüştürülerek,bu noktaları takibe alan kullanıcıların pkk-akp yaftalamaları ile bölünmeye çalışılması, hafızası olanlar için de oldukça kayda değerdir.
AKP ,son seçimler öncesi 10.000 kişilik bir yönlendirme ekibini;sosyal medya içerisinde tabanını kaybetmemek ve azınlık iktidarı olduğunu gizlemek için ;açıkça ilan ederek ,maaşa bağlamıştır.
Aynı yönlendirme ekiplerinin illegal veya diğer legal partiler için de olduğu gözlemlenmektedir.

(Örnek profilin paylaşım resminde; İsrail-ABD taşeronu Pkk'nın şehit ettiği Mehmetçikler ile sözde Hamas'ça öldürülen İsrailli gençler algı yönlendirmesi ile bir tutuluyor)
Sosyal Medyada ; profil isimleri sahte ancak ,Türkçü isimlerden seçilen bu iliştirilmişlerin çoğunluğu ;ABD veya diğer AB ülkelerine yerleşiklerden olmaktadır.
Bunlara misal olarak;Türkçü Sıla Yazıcı,Asena ......, Almıla Türk Katun,Almila Gökçen, Yıldız Şen gibi isimlerde çıkabilecekleri gibi;her parti içine yerleştirilmiş ,amacı salt çekişme olan profiller olarak da gözlemlenebilmektedir.

SONUÇ
Sosyal Medya'da bu kapan ve sızma hareketlerinden korunmak için;
*Arkadaş listenize sadece gerçek resimli ve olumlu mesaj içeren profilleri ekleyiniz.
*Eklediğiniz sanal arkadaşlarınızın; henüz duymadığınız sansasyonel haber başlıklarını ;hemen paylaşmak yerine, öncelikle arama motorlarından haberi doğrulayınız.
*Bilinmedik sitelerden ve sahte profilli kullanıcılardan paylaşım yapmayınız.
*Sataşma içerikli her paylaşım ve yorum;izleyicinin zaman ve tepkisini tüketeceğinden;saldırı amaçlı ,psikolojik rahatlama amaçlı,hakaret içerikli paylaşımlardan uzak durunuz.
*En önemlisi;sosyal medyayı haber - bilgi almak ve yaymak için kullanmalıyız.
*Gerek özel mesajla , gerekse dolaylı yoldan özel bilgilerinize ulaşmaya çalışan,tanınmadık bağlantı adresi gönderen (link),samimi olmamanıza rağmen çoklu etiketlemelerle profilinizi genel paylaşıma açan (hedef göstermek amaçlı )kimliksiz veya sahte kimlikli kişisel sayfalara karşı dikkatli olmalıyız.
*Kullandığınız sosyal medya adresindeki güvenlik ayarlarını buna göre ayarlayarak;kendinizi, en azından dış etkilere karşı koruyabilirsiniz.
Saygılarımla.
Serdar Ateş
08.12.2014
twitter :@ates_serdar
Facebook:https://www.facebook.com/yazarserdarates