Taksim'deki Bombayı Atan Hükümettir / Erdal SARIZEYBEK

Emekli Jandarma Albay - Yazar

Taksim'deki Bombayı Atan Hükümettir / Erdal SARIZEYBEK

İletigönderen Oğuz Kağan » Çrş Kas 03, 2010 23:10

Taksim'deki Bombayı Atan Hükümettir

Taksim’de Patlayan Bomba, Ankara’da Siyasi Çözüm Arayanlarındır…

Bugün 31 Ekim 2010, Pazar.

İstanbul Taksim'de bir bomba patlatıldı ve 32 kardeşimiz yaralandı, 9'u ağır.

Bombalamayı kim yaptı? PKK!

Ama televizyonlara çıkan ihanetin sözcüleri, PKK dışında yani kontrolden çıkanlar bu eylemi yapmış olabilir, dedi.

Yok ya, yani PKK kontrollü bir örgüt ve bu eylemi kontrolden çıkan yapıyor, öyle mi!

Hele ki İçişleri Bakanı; eylemi kimin yaptığı konusunda acele etmeyelim, Diyor.

Yeter artık bakan, yeter artık Başbakan, yeter artık İçişleri Bakanı, yeter artık!

KÖR MÜSÜNÜZ SİZ!

10 Temmuz 2010'da İmralı'da yatan haini televizyonlara çıkardınız ve ne dedirttiniz, işte söyledikleri;

"Bir çözüm gelişmezse üç şey olabilir.

- "Birincisi; çatışmalı süreç, savaş devam eder, bu süreçte devlet PKK'ye büyük zarar da verebilir ama daha önce de söylediğim gibi PKK'nin bir direniş tarzı var, sürekli katılım kaynağı var, olanakları var, PKK'yi bitiremezler.

- İkincisi; çatışmalı süreç daha da derinleşir, sürece yayılırsa, savaş uzarsa her iki tarafta da yozlaşma gündeme gelir, iki tarafta da çeteler türeyebilir. İşte devlet içerisinde jitem tarzı faili meçhuller, köy yakmalar gündeme gelir. Böyle zamanda PKK'de de çete benzeri şeyler gelişebilir.

- Üçüncüsü; çatışmalar, savaş her tarafa sıçrar, şehirlere yayılır. Etnik-toplumsal çatışmalar gündeme gelir. Süreç kontrolden çıkar, kaos olur. Kimse kazanmaz, herkes kaybeder ama devlet daha büyük kaybeder."

O böyle söyleyince ne yaptınız; anlaşmaya oturdunuz ama biz bu arada şehit olduk, yaralandık.

12 Eylül referandumu dediniz, yeniden masaya oturdunuz, anlaştınız. Referandumda PKK'nın yeter ki oyları gelsin dediniz ve milletle oyun oynadınız. Bu sırada İmralı bağırıyordu, nasıl mı;

"Bu olmazsa ne olur? Ben uyarımı tekrarlıyorum. Eylemsizlik sürecinden sonra yeni bir çatışma dönemi başlar, hatta daha önce Cemil Bayık'ın da söylediği orta-yoğunluklu bir savaş gündeme gelebilir. Sadece kırsalda değil, kent merkezlerine de sıçrar. İki halk karşı karşıya gelir, çatışma kaçınılmaz olur, onlarca hatta yüzlerce kişinin ölümüne yol açabilir. Tehlike büyüktür, herkesin dikkatini çekiyorum."

12 Eylül referandumunda oyları aldınız, milletle oyun oynadınız. Milletin kaderini bir İmralı'ya terk ettiniz oy uğruna, nasıl olsa anlaşırız dediniz. Ne oldu?

Biz şehit olduk!

Ardından İmralı yine bağırdı;

Öcalan, İmralı'da kendisi ile devlet heyetinin yaptığı görüşmelere atıfta bulunarak, "31 Ekim'in sonuna kadar eğer çözüm amaçlı gelmezlerse, kellem de gitse bundan sonra karışmayacağım" dedi. Öcalan, "çözüm amaçlı" görüşme için gelmeleri durumunda ise daha önce dile getirdiği 'iki protokol' görüşünü tekrarlayacağını ifade etti. Öcalan şunları söyledi: "Birincisi, güvenlik protokolü, ikincisi demokratik haklar protokolü, anayasa bunun içindedir. Ben daha önce yazdığım mektupta da bu iki protokol hususunu belirtmiştim. Devlete ve Kandil'e yazdığım mektupların cevabını da henüz alamadım. 31 Ekim'e kadar bekleyeceğiz ondan sonra ben yokum, aradan çekileceğim ve artık süreci KCK götürecektir, KCK kendi kararını kendisi verir."

Bunun anlamı şudur; 31 Ekim'de PKK ile yaptığınız anlaşmaya uygun olarak verdiğiniz sözleri tutmazsanız, eyleme başlayacağız!

İşte bu gün 31 Ekim.

İstanbul'da bombalama ve 32 yaralı.

Şimdi bu nedir?

Kontrolden çıkmış terörist eylemi mi? Hayır.

Derin devlet mi? Hayır, keşke derin devlet olsaydı zaten PKK olmazdı.

Kontrgerilla mı? Hayır, yok ki zaten.

Ergenekon mu? Türk milleti kendine kötülük yapmaz, Ergenekon diye terör örgütü olmaz.

Peki kim?

Elbette PKK! Yukarıda İmralı haininin açıklamalarını anlattım size, elbette PKK!

Ne için?

Pazarlık gücünü artırmak için!

Kiminle?

Erdoğan siyaseti ile?

Peki, Hükümet de olsanız, bir milleti ateşe atabilir misiniz?

Hayır.

Peki, Hükümet de olsanız, İmralı haini ile pazarlık yapabilir misiniz, ona millet adına söz verebilir misiniz?

Hayır.

Bu durumda işler açık; bizi Şehit eden, Gazi eden Hükümet, PKK değil ki!

Doğru.

Peki, ne olacak şimdi?

Erdoğan diyor ki, beni siz seçtiniz...


Erdal SARIZEYBEK, 31 Ekim 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Şu dizine dön: Erdal SARIZEYBEK

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x