TAKSİM GEZİ PARKI EYLEMLERİNE MİSİLLEME: LİCE EYLEMİNİN KARŞI-DEVRİMCİ YÖNÜ

Üniversiteli Gençler Burada Yazıyor

TAKSİM GEZİ PARKI EYLEMLERİNE MİSİLLEME: LİCE EYLEMİNİN KARŞI-DEVRİMCİ YÖNÜ

İletigönderen mithat akar » Pzr Haz 30, 2013 17:38

Taksim eylemleriyle başlayan halk hareketi şu ya da bu şekilde

kazanımlarla veya kayıplarla bitirildi. Tabi şimdilik.Taksim-Gezi Parkı ile

başlayan ve 48 ile yayılan halk hareketi,Türkiye'deki milli kuvvetlerin ve

doğru analiz yöntemine sahip olan Atatürkçü,devrimci,milliyetçi aydın

çevrelerin uyarısı ile genel olarak doğru biz zemine oturmuş;Türk milletinin

"uyumadığı" dost-düşman herkesçe görülmüştür.Milli Kuvvetler 31

Mayıs'tan itibaren iki esas olguya dikkatleri çekmişti.

1-Eylemler CANVAS-OTPOR merkezli örgütlenme modeline sahip

olan,emperyalizmin uzantısı kuvvetler tarafından yönlendirilmemeli,halk

hareketi bu tip Batı merkezli örgütlenmelere yedeklenmemeli.

2-Eylemlerde Türk Bayrağı-Atatürk temelli esaslar öne çıkmalı BDPKK'nın

etkinlik alanı daraltılmalı ve mümkünse alanlardan soyutlanmalı.

Nitekim bu büyük ölçüde başarıldı.BDP-PKK eylemlerin ilk sürecinde

"sokak hakimiyetini yitirmediğinin" mesajını vermek ve meşru zeminde

ortaya çıkan halk hareketini "gayrı meşru zemine" çekmek için çaba

sarf etmiş,ancak eylemlerde Türk Bayrağı ve Atatürk Devrimciliğinin

vurgusu öne çıkmaya başlayınca, BDP alandaki etkinliğini büyük ölçüde

yitirmiş,bu kırılma hattından sonra ilk önce AKP karşıtı pozlara bürünen Batı yalnızca gözlem yapmakla yetinmek zorunda kalmıştır.

Taksim süreciyle başlayan eylemlerin kazanımı yalnız bunlarla

sınırlı değildir aslında.AKP karşıtı olan ve aslında emperyalizme karşı olan

geniş bir halk kitlesi, bir amaç doğrultusunda bir araya gelerek,bu milletin

ortak amaçlar ve ortak ülkü doğrultusunda birleşebileceği mesajını vermiş

oldu.Yıllardır politik iktidara karşı öfkesini içinde biriktiren halk için, Gezi

Parkı aslında bir sıçrama tahtası görevini gördü.


Sokakların yalnızca emperyalizmin uzantısı örgütlere ait

olmadığı,Türk'ün de sokaklara inerek hakkını arayacağını ,BDP'nin "alan

hakimiyetine" darbe vurarak göstermiş olduk.

AKP'nin emriyle polis müdahalesinin öne çıkması tam da BDP'nin alandan

çekilmesi sürecine denk gelmesi bu açıdan hiç de tesadüf değil.

Türk Milletine yabancılaşmış kimi aydınların iddia ettiği gibi "milletin

uyumadığı da" bir çok açıdan görülmüş oldu.

Bu noktadan sonra Türk milletinin kazanımı olan süreç,emperyalizm

ve onun topraklarımızdaki uzantıları tarafından bir "karşı hamle" ile maniple

edilmeli;Taksim'le başlayan halk hareketinin doğru zemini unutturulmalıydı.

Bunun için Taksim eylemlerinden yıpranarak çıkan AKP ve PKK

emperyalizm tarafından kullanılmalı,emperyalizmin bu taşeronlarının

imajları tazelenmeliydi.

Lice'den başlayan eylemleri bu açıdan ele almak ve önceki süreçle

birlikte değerlendirmek bu yönüyle çok önemli.Bu eylem,yani Lice'den

başlayan eylem,her yönüyle karşı-devrime,gerici-bölücü ittifaka hizmet eden

bir eylem biçimidir.En baştan bunun teslim edilmesi lazım.Ana akım

medyada, eylemin "Gezi Parkı'nın Kürt Versiyonu" olarak lanse

edilmesi ile amaçlanan bilinç bulanıklığı yaratma istemi;Taksim'de Türk

Bayrağı taşıyan halkla,Lice'de Karakol taşlayan bölücüleri aynılaştırmaya

yönelik bir propaganda yöntemi olarak okunmalı.Bu eylem Taksim'de

başlayan meşru sürece karşı Politik iktidarın BDP kozu olarak okunursa,ki

öyle,Lice eylemi Taksim eylemine dönük bir misilleme olarak analiz edilmeli aynı zamanda.

Emperyalizm ve politik iktidar bu yönüyle ikili bir kazanım peşine düşmüştür.

İlki AKP'nin daha önce "çapulcu-marjinal gruplar-vandalllar" gibi

nitelendirmelerini sözde "doğrular" nitelikte bir çıkış olarak..İkincisi sokak

hakimiyetini Taksim sürecinde yitiren BDPKK'nın "biz hala sokaklara hakimiz"

mesajını, Türk Ulusuna iletmesi yünüyle bir çıkış olarak değerlendirmek

lazım bu süreci.

Yani AKP ve PKK aynı anda bu süreçten kazanımla çıkma peşine

düşerken,Taksim sürecinde halk hareketine müdahale edemeyen,etmeye

çalışsa da müdahalede yetersiz kalan Batı emperyalizminin "sivil

örümcekleri",bu kez Lice eylemleri üzerinden sızma hareketlerini

derinleştirme çabasına girişeceklerdir.Daha önce genel halk hareketini

doğru bir merkezde örgütlemeye çalışan Milli Kuvvetlerle,emperyalizmi

temsil eden kuvvetler Taksim sürecinde karşı karşıya gelmiş,eylem

"Dayanışma Platformu" adı altında sonradan olma bir oluşumla ,ancak

eritilmişti.Çünkü Taksim-Gezi Parkı sürecinde harekete geçen ana gövdesi

ile halktı ve emperyalizm bu halkı kontrol altına alamamıştı.Şimdi ikinci bir

hamle ile doğrudan kendine bağımlı kuvvetleri harekete geçiren

emperyalizm bu süreç üzerinden topraklarımızdaki manevra alanını daha da

genişletme peşinde.

Genetik hafızasında Anti emperyalist,Atatürkçü,Bağımsızlık bilinci

taşıyan bu millet emperyalizmin oyununa gelmeyecek.Ama emperyalizmin

oyununu bir kez daha bozacak.
Kullanıcı küçük betizi
mithat akar
Üye
Üye
 
İletiler: 16
Kayıt: Pzr Mar 24, 2013 1:27

Şu dizine dön: Gençlik Diyor ki

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x