Yer: Ankara Sıhhiye
Tarih: 19 Mayıs 2013

TGB Diyarbakır, ''Askerleriyiz!'' dediği Atatürk'ü çiğneyerek, ellerinde, dokunduğunuzda elinize yapış yapış bölücülük bulaştıracak bir pankart taşıyor: Turk u Kurdi Bırane Amerika Neyare / Türk Kürt kardeştir, Amerika kalleştir

Acaba ben Laz mıyım, Çerkez miyim, ay yoksa ben Kürt müyüm, Türk değil miyim düşüncesini aklımıza sokanlar kadar, Türk ve herhangi bir etnik kimlik kardeştir diyenler de bölücüdür. Türk bu etnik kimliklerin hiçbiriyle kardeş değildir, zira hepsi Türk milletine mensuptur ve öyle kalmaya da devam edecektir. Bu durumda kendi kendimizle mi kardeş olacağız? O ve bu kardeştir dediğiniz vakit değil; o ve bu dedikleriniz birleşip, ''Biz!'' diye bağırdığı gün vatan kurtulur!

Bunu söyleyenlere bölücü damgası yapıştırıp, ''Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz? Ajan mısınız? TGB'yi beğenmiyorsan örgüt, İP'i beğenmiyorsan parti kur.'' diyenler, STK ve partilerle vatan kurtarabileceklerini sanan hayalperestlerdir. Bu ülkede örgüt kurmaya ihtiyaç yoktur. Bu ülkede zaten çok güçlü ve köklü bir örgüt nefes almaktadır. Hiçbir siyasi güç ve STK, bu örgütün üzerinde hak sahibi değildir ve bu örgütten üstün değildir. Bu örgütün adı TÜRK MİLLETİDİR!

Türk milletinin tek bir dili vardır. O da Türkçedir! Türkçe gülmeli, Türkçe sevmeli, Türkçe yaşamalı ve Türkçe zaferini kutlayabilmelidir! Atatürk'ün askerleri olduğunu iddia edenler buna şiddetle karşı çıkıp ''Bizim mozaiklerimiz var, TGB'ye laf yok!'' diyerek mevzubahis bensem, gerisi teferruattır düşüncelerini çok da güzel ortaya sermektedirler. Ne var ki ''Askerleriyiz!'' dediği Atatürk, hiçbir bayram kutlamasına yabancı bir pankartla gitmemiştir. Atatürk hiçbir zaman ''Tamam, hepimiz Türk'üz; ama mozaiklerimiz var dememiştir.'' Gazi Paşa hiçbir zaman ''Türk ve şu kardeştir!'' diye bir laf etmemiştir. Atatürk, bunların hepsinden çok; ama çok daha birleştirici bir söz etmiştir. O ve bu değil, biz olduğumuz bir cümle sarf etmiştir: ''Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına TÜRK milleti denir!''

Şöyle bir gerçek de mevcuttur ki hiçbir insan ''Ben kesin şuyum, kanım şu.'' diyemez. Çünkü bu evren üzerinde aşk denen bir gerçek vardır, insanlar aşık olmuşlar, Kürt Türk'le, Türk Boşnak'la, Boşnak Pomak'la evlenmiştir. Bunların hepsini, sözlü ve silahlı bir başkaldırı olmadığı sürece, içinde bulunduran, biz olmanın hazzını yaşatan bir kimlik mevcuttur: TÜRK MİLLETİ! Bu nedenle ne mutlu Türk olana dememiştir Mustafa Kemal Atatürk, günümüze ve geleceğe ''Ne mutlu Türk'üm diyene!'' diye haykırarak seslenmiştir.

Türk toprakları sınırları içerisinde, Türkçeden başka bir dille yazan, Türk milletini o ve bu haline getiren her türlü örgüt ve parti bölünmeye gebedir. Bu ülkede Atatürk'te birleşmek isteyenler, önce Türkçede birleşmelidir. Çünkü Atatürk'ün de söylediği gibi ''Türk demek, Türkçe demektir!''


Beyza Selen ÇAVUŞ