Telafer Katliamı'na sessiz kalan Türkiye Gazze için ağlıyor

Türkiye ve dünya gündemindeki gelişmeler hakkındaki fikirleriniz, yayınladığımız izlencelerin bölümleri hakkındaki düşüncelerinizi paylaşabileceğiniz alan.

Telafer Katliamı'na sessiz kalan Türkiye Gazze için ağlıyor

İletigönderen baragakal » Prş Oca 22, 2009 3:23

...5 bin abd askeri, 1500 peşmerge ve 1500 kişilik şii bedir tugayının 3 eylül 2005 günü Telafer'i kuşatarak başlattığı, daha önce de benzer şekilde telafer'de gerçekleştirilmiş olan katliamlardan birisi. Irak Türkmen Demokrat Partisi genel başkan yardımcısı Kasım Ömer, Telafer'deki olaylar karşısında uluslararası camiayı soykırımı durdurmak için harekete geçmeye çağırmış durumda. Telafer'de 3 Eylül 2005'te başlayan katliamın soykırıma dönüştüğünü belirten Ömer, "abd'nin yugoslavya ve ırak işgali sırasında kullandığı seyreltilmiş uranyum ve napalm, telafer'de kullanıldı" diyor. Irak Türkmen Cephesi Musul sorumlusu Mehmet Tahir de ailelerin yüzde 95'inin Telafer'i terkettiğini, 350 bin nüfuslu Telafer'de sadece 5-10 bin kişinin kaldığını, onların da evlerine girmelerine izin verilmediğini ve insanların sokaklarda yaşadıklarını açıklıyor. Türkmen Milliyetçi Hareketi dış ilişkiler büro başkanı dr. Turhan Ketene saldırıların tüm şiddetiyle sürdüğünü açıklıyor ve devam ediyor: "telafer'in etrafı iki şii mahallesi hariç tamamen tellerle çevrilmiş durumda ve tel örgü dışına çıkan insanları, çoluk çocuk, yaşlı, genç, kadın, erkek demeksizin kanas silahıyla vuruyorlar"...



Gazze'deki olaylara gösterdigimiz hassasiyetin ne kadarini, Telafer'de çocuk çocuk katledilen Turkmenler için gösterdik? 2005'te yasananlarin insanlik açisindan Gazze'dekinden farki var miydi? Turkler, Turkler için degil, en son 2005'te 1.000'e yakin Turk'un kani ellerinde olan bi millet için agliyor! Soydaslarini her vesileyle katleden bi millete ofke yerine merhamet!
Okullarimizda saygi durusu yaptirip, yardim zarflari topluyoruz, bunu bizden olan ve hakedenler için yapmadik elalem için yapiyoruz.


Bence 2 neden var:


1 . Sahte Islam'in Turk'e giydirdigi kimliksiz-kisiliksiz bi gomlek...

2 . Medya! Olaylar canli veriliyor, dram dakika dakika ekranda!
Soylenene, gosterilene aglamak basitligini asamadik, akildan fikirden uzak kaldik!


-
Kullanıcı küçük betizi
baragakal
Salık Takımı
Salık Takımı
 
İletiler: 377
Kayıt: Prş Şub 21, 2008 11:51

İletigönderen yahac » Prş Oca 22, 2009 6:48

Telafer'de, Gazze'de veya herhangi baska bir yerde, caniler hep lanetlenecektir.
Zalimler eninde sonunda cezasini bulacaktir...
Her zulum karsisinda insan kalabiliyorsan, onemli olan o dur!

Ayrica Telafer'i de hatirlattigin icin sagol. Bu olayda da yine ayni caniler ve onlarin yalakalari isbasinda...
Kullanıcı küçük betizi
yahac
Üye
Üye
 
İletiler: 154
Kayıt: Pzt Kas 05, 2007 17:05

İletigönderen Ata-Türkçü İhtila » Pzt Şub 02, 2009 3:51

Bizim halkımız böyle işte Buhar'da 80 Bin Türk'ü katleden Osmanlı'yı İngiliz Cephesi'nde arkasından vurran bir halkı kendi halkından daha çok sahiplenir.Kendi öz ve öz aynı kanı taşıdığı halkı sahiplenmek şurda dursun şeyine bile saymaz.
Kullanıcı küçük betizi
Ata-Türkçü İhtila
Üye
Üye
 
İletiler: 37
Kayıt: Pzt Şub 02, 2009 3:12

İletigönderen Asilhan46 » Pzt Şub 02, 2009 4:39

Kendi öz kardeşlerimize bu kadar sahip çıkmadık.
Kullanıcı küçük betizi
Asilhan46
Üye
Üye
 
İletiler: 4
Kayıt: Pzt Şub 02, 2009 4:16
Konum: Kahramanmaraş

İletigönderen SemBaba » Cum Şub 06, 2009 15:25

Konuya olan hassasiyetin için teşekkürler. Çok haklısın. Ellilerde de orada bir katliam olmuş yani tarihsel olarak Gazze'den daha eski bir geçmişi var. Ayrıca kendi sınırımıza da çok yakın. Doğrudan kültürel bağlarımız da var. Ne tuhaftır ki millet yakını(bizden olanı) görme özürlü hale geldi.
Kullanıcı küçük betizi
SemBaba
Üye
Üye
 
İletiler: 20
Kayıt: Cum Şub 08, 2008 16:28

İletigönderen maydonos » Cum Şub 06, 2009 17:01

merak etmeyin bunlara da sahip cimazdi hoduk rte ama mecbur kaldi..o gemicik sayiyor bir iki uc....
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53

İletigönderen baragakal » Cmt Haz 13, 2009 0:53

TÜRKMEN SUİKASTLERİ



Irak'ta basına, Amerika ve Barzani tarafından büyük bir baskı uygulanmaktadır. Sansürü delme ve halka gerçek bilgileri iletme cesareti gösteren medya mensupları öldürülmekte, kaçırılmakta ya da yaralanmaktadır. Demokrasinin ve insan haklarının yılmaz savunucusu olduğunu iddia eden Amerika ve onun uşağı Barzani tarafından gerçekleştirilen bu sansürden Iraklı gazeteciler, haberlerini Arap gazetelere ulaştırmaya çalışarak kurtulmaya ve dünyaya seslerini duyurmaya çalışmaktadır. Önceki yazımda işte Iraklı vatansever gazetecilerin komşu ülkede yayınlanması için zorlukla gönderdiği; MOSSAD tarafından Barzani'nin isteği ile 2004 yılından beri eğitilen onar kişilik 6 adet Kürt peşmerge suikast timinden bahsetmiştim. Amerika ve İsrail eliyle oluşturulan ve Kürtlerden oluşan bu suikast timlerinin; hangi amaç ve kimin için çalıştığı çok açık.

Bakınız Irak Merkez Parlamentosundan en son "Federalizm" ve "Petrol" yasaları çıkartıldı. Bu yasalar Irak'ın; Kürtler, Şiiler ve Sünniler arasında üçe bölündüğünün en büyük göstergesidir. Bu durum karşısında bölünme taraftarı olmayan Merkez Parlamentosunun güçlü isimlerinden Sadır; 6 bakanını Parlamentodan çekti. Gerçektende Sadır, Sünni Araplar ve Türkmenler bölünmeye karşı olduklarını her fırsatta dile getirmektedir. Irak toprak bütünlüğünden yana tavır koyan Türkmenlerin ise bölgede ayrı bir konumu var. Türkmenler Amerika'nın Irak'ı işgal etme nedeni olan petrol yataklarının üstünde oturmaktadırlar.

İşte yukarıdaki haberin önemi de burada açığa çıkıyor. Bu haberden anladığımız kadarıyla 2004 yılından bu yana Kürt Peşmergeler; sadece Amerikan askerleri tarafından değil, aynı zamanda İsrail askerleri tarafından da eğitilmiş ve 6 adet suikast timi kurulmuş. Mart 2004 yılından bu yana Irak'ta ve özellikle de Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde bir çok suikast ve bombalama eylemleri yapıldı.

Dünyanın %4,5, Irak'ın ise %45 petrol rezervine sahip Kerkük'ün nüfusu işgal öncesi 803 bin iken; Kürt nüfusu artsın diye işgal sonrası dünyanın bir çok bölgesinden para karşılığı gönderilen Kürtler nedeniyle nüfusu 1,5 milyona çıkmış, ithal Kürtlere nüfus cüzdanı çıkartmayan Türkmen Nüfus Müdürü ve bu gelen kişilerin diploması olmadığı için öğretmen olmalarına izin vermeyen Kerkük Milli Eğitim Müdürü suikasta kurban gitmiştir. (Kerkük'teki bu suni Kürt nüfus artışının nedeni şehrin; Türkmenlerin mi Kürtlerin mi olacağına, referandumla karar verilecek olmasıydı) Ayrıca Irak Türkmen Cephesi (ITC) Musul İl Yönetim Kurulu Üyesi ve Enformasyon Sorumlusu, ITC Musul Talebe Birliği Başkanı, ITC Musul sorumlusu ve 4 yönetim kurulu üyesi, Tazehurmatu Bölge Sorumlusu,ITC Koordinatörü, Türkmen Meclis üyeleri suikasta uğrayan Türkmen liderlerinden sadece bir kaçı.

ITC Lideri Dr.Sadettin Ergeç ise kendisine şimdiye kadar düzenlenen birkaç suikast girişiminden şans eseri kurtuldu. Dr. Ergeç'e yapılan suikast girişimleri önemlidir. Çünkü Dr. Ergeç; Irak Türkmenlerinin lideri olarak bilinir ve Meclisinde büyük bir ağırlığı vardır. Öncelikle şu bilgiyi vereyim 2005 yılında delegeler tarafından 71 kişilik bir Türkmen Meclisi, Türkmen Meclisi tarafından da 9 kişilik bir "Yürütme Kurulu" seçildi. Yürütme Kurulunda Türkmen liderler ve önderler yer aldı. Yürütme kurulu Dr. Ergeç'i; ITC Başkanı olarak seçti. Dr. Ergeç'in bütün çabası; sadece ülkenin bölünmemesi ve Türkmenlerin yok sayılması değil; aynı zamanda diğer etnik gruplar gibi Irak yönetiminde söz sahibi olunmasıdır.

Türkmenlerin yok sayılmasının en iyi örneği; anayasada açıkça görülmektedir. 2004 yılında çıkarılan, adına "Geçici Anayasa" denen Irak İdari Yasası'na Türkmenler dahil edilmemiştir. Dr. Ergeç bu konudaki düşüncesini şu şekilde dile getiriyor: "Anayasa iyice irdelendiğinde görülecektir ki; Türkmenlerin haklarına birkaç yerde değinilmiş olmakla beraber, bu hakların uygulanması bir takım belirsiz şartlara bağlanmış ve hakim güçlerin inisiyatifine bırakılmıştır. Bu Anayasada, Türkmen adı yasak savar gibi sadece 5 yerde geçmektedir. Türkmenlere söz hakkı ve savunma hakkı yoktur. Açıkça zikredilmemekle beraber "azınlık" olarak görülmektedir. Bu durumu değiştirmek için Türkiye temsilciliğimiz aracılığıyla, Türk kamuoyunu, bütün gelişmelerden günü gününe haberdar ediyoruz. Ama kimsenin umurunda değil. Irak'ın yeniden yapılanma sürecinde, Türkmenlerin ülke yönetimine adil bir şekilde katılımının sağlanması, Türkiye başta olmak üzere uluslararası toplumun sorumluluğundadır. Ancak bugüne kadar Türkmenlere, ne bölgesel ne de uluslararası bir destek verilmemiştir."

Türkmenlerin yok sayılması ile ilgili bardağı taşıran son damla ise 2008 yılında gerçekleşti. Irak Türkleri ile ilgili siyaset yürütme sorumluluğunun Genelkurmay'dan alınıp Dışişlerine verilmesinden sadece 3 ay sonra 2008 Mayıs ayında yüzyıllardır Türkmen şehri olan Tafarel ve Altunköprü'nün Federe Kürt Yönetimine bağlanması kararı alındı. AKP Hükümetinin sessiz kaldığı bu karara en büyük tepkiyi ise tahmin edeceğiniz gibi ITC ve Dr. Ergeç verdi.

Türkmen Meclisinde ITC dışında güçlü bir parti daha var: İslami eğilimli ve AKP Bağlantılı Türkmen Adalet Partisi (TAP) TAP Başkanı Enver Bayraktar'ın Yürütme Kurulundaki girişimleri ile Dr. Ergeç tasfiye edilmeye çalışılmış, ancak Türkmen Meclisi "Müslüman Kardeşler Örgütü" ile bağlantılı olan Bayraktar'ın oynadığı oyunun farkına varıp; geniş katılımlı mitingler düzenleyerek, Dr. Ergeç'in arkasında durmuştur. Yurtsever Türkmen parti ve aşiret liderleri; Ergeç'i makamında ziyaret edip kendisine karşı girişilecek siyasi müdahalede Dr. Ergeç'e, gerekirse silahla destek vereceklerini beyan etmiştir. Bu desteğin ardında yatan en önemli sebep; Dr. Ergeç'in Türkmen Meclisinde, Şii ve Sünni Türkmenler arasında bir ayrım yapmamasıdır. Eğer Dr. Ergeç tasfiye edilirse; Sünni İslami ağırlıklı vekiller; Sincar ve Telafer'in tamamını, Musul'un ise %70'ini yaptıkları özel bir anlaşma gereği Barzani'ye veren ve Enver Bayraktar'ın TAP'ı kurmadan önceki partisi olan Irak İslam Partisi ile birleşmekten çekinmeyecektir. Tabi Şii Türkmenler de diğer Şii partilere kayacağı için İran güdümüne girecek ve Türkmen cephesi ikiye bölünüp tam da Barzani ve Amerika'nın istediği gibi güç yitirecektir.

Peki Türkmen lider Dr. Ergeç'i tasfiye kararını TAP Başkanı Bayraktar tek başına alabilir mi? Prof. Dr. Ümit Özdağ; tasfiye girişimini Bayraktar'ın tek başına yapamayacağını, bu kararın alınmasının ardında yatan sebebin "Dr. Ergeç'in bağımsız ve onurlu duruşu ile ikinci bir Denktaş görünümü çizmesi ve AKP tarafından ITC'nin de İslami bir kimliğe bürünmesinin istenmesi" olduğunu belirtmektedir. Türkmen lider Dr. Ergeç'e yapılan siyasi komplonun; Türkmen cephesi Dr. Ergeç'in yanında yer alınca suya düştüğünü belirten Özdağ; bu komplonun AKP eliyle nasıl yürütüldüğünü ise şu şekilde anlatmaktadır: "Söz konusu siyasi komplonun AKP eliyle yürürlüğe konduğunu ise komplo başarıya ulaşmayınca yapılan açıklamalar kanıtlamaktadır. Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Derya Kanbay, Ergeç'in görevden alınması girişimi ile kendisinin ilgisinin olmadığını, bu sürecin Türkiye'nin Irak Özel Temsilcisi Murat Özçelik tarafından Musul Başkonsolosu Hüseyin Avni Botsalı tarafından yürütüldüğünü açıkladı. Oysa Bağdat'taki toplantıda Ergeç'in görevden alınma girişimi, Büyükelçi Özçelik ve Büyükelçi Kanbay tarafından ortak yürütülmüştür. Musul'da ise Büyükelçi Özçelik, sadece ikinci adımı atmış başkonsolosa yeni durumu tebliğ etmiştir. Büyükelçi Özçelik, AKP adına "Dr. Sadettin Ergeç Operasyonunu" tamamladıktan sonra Dohuk'a geçmiş ve Dohuk'ta Barzani'nin partisi KDP'li Vali Temer Ramazan ve KDP'nin Dış İlişkiler Sorumlusu Safin Dizai ile bir araya gelerek, Türkiye ile K. Irak arasında Dohuk'un elektrik sorunlarının da ele alındığı ticari meseleleri görüşmüştür."

Aslında Ergeç'in tasfiye kararı ile Kerkük'ün Kürdistan'ın başkenti yapılması çalışmaları doğrudan bağlantılıdır. Talabani ve Barzani her ne kadar suni Kürt nüfusu ile Kerkük'ün Kürt kenti olduğunu iddia etse de Dr. Ergeç 2003 yılındaki yiyecek yardımlarının listesini çıkartarak bölgede Türkmen nüfusun çoğunluk olduğunu ispatlamıştır. Bunun üzerine Talabani referandum yerine, Kerkük Vilayet Meclisinin %32 Arap, % 32 Kürt, % 32 Türkmen ve %4 Hıristiyanlar tarafından temsil edilmesi ile ilgili görüş belirtmiş; böylece Kerkük'ü ele geçirme planını yıllara yaymayı düşünmüştür. Ancak Dr. Ergeç gene erzak yardım listelerini delil gösterip, Kerkük nüfusunun %55 Türkmen, % 30 Arap, %10 Kürt olduğunda ısrar etmiştir. Gene Prof. Dr. Ümit Özdağ'dan öğrendiğimiz kadarıyla Talabani Cumhurbaşkanı sıfatıyla Ankara'ya yaptığı ziyarette Ergeç'in Kerkük konusunda "Yumuşatılması" gerektiği, bu yumuşama gerçekleşmeden PKK konusunda ilerleme kaydedilemeyeceğini belirtmiş ve Dr. Ergeç'i şikayet etmiştir. Dr. Ergeç hakkında bir şikayette, planlarına taş koyduğu gerekçesiyle Amerika'nın Irak Büyükelçisinden gelmiştir. Büyükelçi; Kerkük konusunda yapılan toplantıda Türkmen Lider Dr. Ergeç'in "Kerkük Türkmen şehridir. Kürdistan'a bağlanmasına izin vermem!" diyerek odayı terk etmesini örnek göstererek; AKP Hükümetinden Dr. Ergeç'le ilgilenilmesini istemiştir.

Öyle anlaşılıyor ki; bu istekleri örtülü bir siyasi darbe ile karşılamaya çalışan AKP; Iraklı Türkmenlerin liderlerini desteklemesi nedeniyle başarısız olmuştur. Ancak AKP; ITC'ye para desteğine çok büyük bir kısıtlama getirmiş, Barzani'den kaçıp Türkiye'ye sığınan ITC üyelerine maddi yardımı tamamen kesmiştir.

Dr. Ergeç'ten kurtulamayan ve petrol konusunda ayaklarına dolanacağını bildikleri Türkmenleri tasfiye etmek isteyen Amerika; Barzani'nin suikast timlerini devreye sokmuş; ancak Ergeç; Allah'ın yardımıyla bu suikast girişimlerinin hepsinden hafif yaralı şekilde kurtulmuştur. Türkmenler, sadece suikasta kurban gitme endişesi çekmemektedir. Aynı zamanda Kürtler tarafından yapılan insanlık dışı işkenceler ve baskılara da maruz kalmaktadır. Örneğin neden tutuklandıklarını dahi bilmeyen 250 Türkmen; Guantanamo'yu aratmayan Erbil hapishanelerinde ölmüştür. Türkmen işadamları, Kürt peşmergeler tarafından kaçırılarak ailelerinden 20 milyon dolardan fazla haraç alınmıştır.

Burada aklımıza şu soru takılmaktadır. "Güzel şeyler olacak" denilen gelişmede Türkmenlerin yeri nedir? P. Gordon'un "Büyük Fırsat" olarak nitelediği "Irak'ta Kürdistan Federe Devleti kurulacağı kesin. Türkiye'ye; Kuzey Irak federasyonunun başkentini Kerkük olarak onaylattırmak karşılığında, Kuzey Irak'tan 15 Milyar dolarlık kontrat vermek, Yumurtalık'tan Kerkük petrolü ihracını sağlamak" sözleri ile Dr. Ergeç'e yapılan suikast girişimleri arasında bir bağlantı var mıdır? Amerika, İsrail ve Barzani; petrol yatağında yaşayan ve kendileriyle işbirliğinde bulunmayan Türkmenleri tasfiye etmek ve sindirmek için suikast timleri kurmak dışında başka neleri göze almıştır?


Makale : Şebnem ÖZBEK, 12.06.2009

http://www.solbirlik.net/haber_detay.as ... 94&yid=200


-
Kullanıcı küçük betizi
baragakal
Salık Takımı
Salık Takımı
 
İletiler: 377
Kayıt: Prş Şub 21, 2008 11:51

Re: Telafer Katliamı'na sessiz kalan Türkiye Gazze için ağlıyor

İletigönderen baragakal » Pzr Kas 29, 2009 22:29

Irak Turkmen Cephesi Yürütme Kurulu Üyesi ve Irak Türkmen Cephesi Musul İl Başkanı Yavuz Efendioğlu’nun Şehit edilmesi ile ilgili ITC TT`nin basın bildirsi:

Resim

Türkmenler kadar; tarihte hiçbir millet yoktur ki, neredeyse her şehri bir katliamla anılmasın… Tarihte hiçbir millet yoktur ki, yıllar itibariyle bakıldığında, sistematik olarak katledilmesin… Tarihte hiçbir millet yoktur ki, soykırıma ve asimilasyona bu kadar maruz kalmasın… 1920′den bu yana sayısız katliam yaşayan ve sürekli baskı altında tutulan Irak Türkleri, 2003 sonrası da aynı kaderi yaşamıştır.

2003 Saddam rejimi sonrası, Türkmeneli’nin her bir yerinde patlama ve kaçırma olayları sıradan bir olay haline getirilmiş; Kerkük, Telafer, Amirli, Yengice, Tuzhurmatu, Karatepe, Tazehurmatu, Şirinhan Karakoyunlu ve daha bir çok yerde saldırılar tertip edilmiş çok sayıda Irak Türk’ü şehit olmuştur. Daha geçen hafta Kerkük Hurmahanı’nda ve Atlas caddesinde bombalı saldırı yapılmış onlarca vatandaşımız şehit olmuştur.

En son dün Irak’ın Musul kentinde ITC Yürütme Kurulu Üyesi ve Irak Türkmen Cephesi Musul İl Başkanı Yavuz Efendioğlu evinde uğradığı saldırı sonucu şehit olmuştur.

Dün Akşam saatlerinde meydana gelen olayda Yavuz Efendioğlu, evinden çıkarılarak kimliği belirsiz kişilerin silahlı saldırısına uğramıştır. Şehit Yavuz Efendioğlu, 2 ay önce tutuklanmış bir süre alı konduktan sonra serbest bırakılmıştır. Tüm baskılara rağmen mücadelesine devam eden, yaklaşan seçimlerde halkı için yoğun çalışmalarda bulunan, Şehit Yavuz Efendioğlu; şer güçlerinin hedefi olmuştur. Şehidimize Allah’tan rahmet, halkımıza sabırlar diliyoruz. Bütün baskı ve saldırılara rağmen Irak Türklerini hiçbir güç yıldıramayacaktır. Ulvi davamız için azimle çalışmaya devam edeceğiz.

Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilciliği

http://www.telafer.com/tr/index.php/ira ... risi-.html
Kullanıcı küçük betizi
baragakal
Salık Takımı
Salık Takımı
 
İletiler: 377
Kayıt: Prş Şub 21, 2008 11:51

Re: Telafer Katliamı'na sessiz kalan Türkiye Gazze için ağlı

İletigönderen baragakal » Pzr Kas 21, 2010 6:40

Türkmenler yine hedef oldu!

Saldırı öğle saatlerinde Musul’un doğusundaki Yunus Peygamber Camii yakınında gerçekleşti.

Irak'ın kuzeyindeki Musul kentinde Türkmen milletvekillerinin konvoyuna düzenlenen saldırıda 1 kişi öldü, 2 kişi yaralandı.

Saldırı öğle saatlerinde Musul’un doğusundaki Yunus Peygamber Camii yakınında gerçekleşti. Irakiye listesinden Türkmen Milletvekilleri Mudrike Ahmet ve Muhammed Osman'ın da aracının bulunduğu konvoya bombalı saldırı düzenlendi. Saldırıda milletvekilleri yara almazken 1 koruma görevlisi öldü, 2 koruma görevlisi ağır yaralandı.


KAYNAK : Kozmikturk
http://kozmikturk.com/haber/Turkmenler- ... oldu/44071
Kullanıcı küçük betizi
baragakal
Salık Takımı
Salık Takımı
 
İletiler: 377
Kayıt: Prş Şub 21, 2008 11:51

Re: Telafer Katliamı'na sessiz kalan Türkiye Gazze için ağlıyor

İletigönderen Oğuz Kağan » Prş Oca 24, 2013 0:38

Irak'ta Türkmen Katliamı: 42 ÖLÜ

Salahaddin iline bağlı Tuzhurmatu ilçesinde taziye meclisine intihar saldırısı düzenlendi...

Aralarında Türkmen liderlerin de bulunduğu taziye çadırına giren saldırgan, üzerindeki patlayıcıları infilak ettirdi. Katliamda 42 kişi can verirken, aralarında Irak Milli Meclisi’nin Türkmen Milletvekili Fevzi Ekrem, Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı Ali Haşim Muhtaroğlu ile eski İTC Başkanı Sadettin Ergeç ve Kerkük İl Meclisi üyesi Munir Kafili’nin de bulunduğu 75 kişi yaralandı.

Türkmenler hedef alındı: 42 ölü

Irak’ın Salahaddin iline bağlı Tuzhurmatu ilçesinde önceki gün bir suikasta kurban giden Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkan Yardımcısı ve Selahattin Vilayet Meclisi üyesi Ali Haşim’in kayınbiraderinin cenaze töreni sırasında taziye meclisine düzenlenen intihar saldırısında 42 kişinin öldüğü bildirildi. Tikrit şehrinin doğusunda bulunan ve Türkmen çoğunluğa sahip Tuzhurmatu’da, üzerinde patlayıcı yelek bulunan bir intihar eylemcisinin, cami avlusundaki Türkmenlerin yoğun olduğu taziye çadırına girerek üzerindeki patlayıcıları patlattığı belirtildi. Güvenlik ve hastane yetkililerinden edinilen bilgiye göre, dün yerel saatle 16:30’da düzenlenen saldırıda en 42 kişi ölürken, 75 kişi de yaralandı. Saldırıda taziye meclisinde bulunan Irak Milli Meclisi’ndeki Türkmen milletvekili Fevzi Ekrem, İTC Başkan Yardımcısı Ali Haşim Muhtaroğlu, yine İTC eski Başkanı Sadettin Ergeç, Selahattin Vali Yardımcısı Ahmet Koca ve Kerkük İl Meclisi üyesi Munir Kafili’nin yaralandığı da gelen haberler arasında.

Ankara’dan kınama

Bu arada; Türk Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, bir Şii camisinde meydana gelen intihar saldırısının kınandığı belirtildi. Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, “Saldırının bir cenaze töreni sırasında ve camide gerçekleştirilmesi, bu eylemin insanlık dışı yönünü daha da çarpıcı bir şekilde ortaya koymakta, acımızı derinleştirmektedir. Bu menfur saldırıyı kınıyor, saldırıda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz” ifadesi yer aldı. Türkiye’nin komşusu Irak’ta son dönemde, terör eylemlerinde ciddi bir artış olduğunun üzüntüyle gözlemlendiği ifade edilen açıklamada, Irak’ın çeşitli vilayetlerinde gerçekleştirilen saldırılarda onlarca kişinin hayatını kaybettiğine işaret edildi.

YENİÇAĞ, 23 Ocak 2013
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Telafer Katliamı'na sessiz kalan Türkiye Gazze için ağlıyor

İletigönderen baragakal » Cum Haz 28, 2013 3:35

Türkmenlere hain saldırı 13 ÖLÜ

26 Haziran 2013

Saldırıda Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı Ali Haşim Muhtaroğlu da öldü.
Tuzhurmatu’da terörist saldırıları kınama gösterisine katılan Türkmenlere yönelik
2 intihar bombacısının gerçekleştirdiği kanlı eylemde 71 kişi de yaralandı...



Büyük güçlerin işine öyle geliyor
Irak’ın Selahaddin kentinin Tuzhurmatu ilçesinde düzenlenen intihar saldırısında, Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı Ali Haşim Muhtaroğlu da hayatını kaybetti. Şubat ayında yine bir bombalı saldırıdan yaralı kurtulup Türkiye’de tedavi olan ve YENİÇAĞ’a konuşan Muhtaroğlu, “Amaç, Türkmenleri bu topraklardan göç ettirmek. Bu saldırıların arkasında büyük güçler var” demişti.

Irak’ın Tuzhurmatu ilçesinde saldırıları kınama gösterisine düzenlenen intihar saldırısında Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı Ali Haşim Muhtaroğlu hayatını kaybetti


71 kişi yaralandı
Irak’ın Selahaddin kentinin Tuzhurmatu ilçesinde düzenlenen intihar saldırısında, Irak Türkmen Cephesi Başkan Yardımcısı Ali Haşim Muhtaroğlu hayatını kaybetti. Erbil Temsilcisi Aydın Selim, terör olaylarının bitirilmesi için yapılan gösterilere yönelik olarak düzenlenen hain saldırının, Türkmenleri hedef aldığını belirtti. Şiddet olaylarına karşı düzenlenen gösteri sırasında 2 intihar eylemcisinin üstlerindeki bombaları patlatması sonucu 13 kişi öldü, 71 kişi de yaralandı.


Kılpayı kurtulmuştu
Geçen Ocak’ta Kerkük’te yapılan bombalı saldırıdan yaralı kurtulan Muhtaroğlu İstanbul’daki bir hastanede tedavi görürken, Yeniçağ Gazetesi’ne konuşmuştu. Türkmenlere yönelik katliamları kınayan Muhtaroğlu, şunları söylemişti: “Amaç, Türkmenleri kendi topraklarından göç ettirmektir. Bütün bu olaylar Irak Merkezi Hükümeti’nin gözünün önünde oluyor. Ama Türkmenleri korumaya yönelik olarak hiç bir önlem alınmıyor. Bu saldırıların arkasında büyük güçler var. Irak’ta çeşitli siyasal beklentiler içinde olan devletler var. Türkmenlere uygulanan bu yok etme politikası tüm bu tarafların işine geliyor.”


Bombalı dehşet
Irak’ın başkenti Bağdat’ta dokuz ayrı noktada meydana gelen patlamalarda ilk belirlemelere göre, 39 kişi yaşamını yitirdi, 80 kişi yaralandı. Alınan bilgiye göre, Bağdat’ın, El-Hüseyniyye, El- Kerada, Diyala Köprüsü, Yeni Bağdat ve En-Nasr Meydanı ve bazı kent pazarlarında bomba yüklü araçlarla düzenlenen saldırılarda, çok sayıda yaralının durumunun ağır olduğu öğrenildi. Saldırıların sorumluluğunu şu ana kadar üstlenen olmadı. Irak’ın batısındaki Ramadi kentinde iki bombalı araçla düzenlenen saldırı ve sonrasında çıkan çatışmada ilk belirlemelere göre beş kişi öldü, dört kişi de yaralandı.


KAYNAK: Yeniçağ


-
Kullanıcı küçük betizi
baragakal
Salık Takımı
Salık Takımı
 
İletiler: 377
Kayıt: Prş Şub 21, 2008 11:51


Şu dizine dön: Tartışma ve Fikir Meydanı

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 3 konuk

x