
Önce bir gazete haberini okuyalım:
“Vatan, Cumhuriyet ve Emek” birlikteliğinin Sıhhiye Meydanı’ndaki alternatif 19 Mayıs kutlamaları renkli görüntülere sahne oldu. Türkiye Gençlik Birliği (TGB), Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), bazı siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin destek verdiği “TC için Türk Milleti ayakta” mitingine on binlerce vatandaş katıldı. Türk bayrakları ve Atatürk posterleri taşıyan katılımcılar şehitler için saygı duruşunda bulunup ardından İstiklâl Marşı’nı okudu.
Konuşmalar ve sanatçı Mustafa Özarslan konserinden sonra katılımcılar Anıtkabir’e yürüyüşe geçti. “Hükümet istifa”, “Katil ABD işbirlikçi AKP”, “Atatürk gençliği yürüyor” ve “Atatürk gençliği burada Tayyip nerede” sloganları atan grupta yer alan TGB’lilerin Türkçe ve Kürtçe “Türk-Kürt kardeştir Amerika kalleştir” yazılı pankartı dikkat çekti.
Kendilerini “Atatürk Gençliği” olan tanımlayan TGB’liler, bir ulusal bayram kutlması sırasında Kürtçe yazılı pankartlar açıyorlar!
Anayasanın değiştirilmesi teklif bile edilemez maddelerinden biri olan Madde 3’te;
“Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir”
yazılı olduğunu TGB’li gençler bilmiyorlar mı?
Sömürgeci ABD-AB ve içimizdeki işbirlikçilerin, terör örgütü PKK’yı destekleyerek “Kürtlere ana dilde eğitim” isteyip ülkemizi ve milletimizi bölmeye çalıştıklarından TGB’li gençlerin hâlâ haberi olmadı mı?
Kürt kökenli vatandaşlarımızın yoğun olduğu Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde okuryazar oranı yüzde elli! Kürt kökenli kadın vatandaşlarımızın yüzde doksanı, neredeyse tamamı, değil Türkçede, kendi ana dillerinde bile okuryazar değil! Kürtçe konuşuyorlar, ama Kürtçe okuyup yazamıyorlar!
Peki, TGB’li gençler bir ulusal bayram kutlamasında Kürtçe yazılı pankart açarak kimlere hizmet etmiş oldular?
Güven ve övünç kaynağı olmaya başlamış TGB’li gençlerimizi hangi sinsi eller yönetip yönlendirmeye çalışıyor?
Atatürkçü TGB’lilere yakın tarihimizle ilgili çok önemli bir gerçeği hatırlatmayı görev sayıyorum:
Hem Bağımsızlık Savaşı sırasında hem de Lozan’da, yalnız ayri Müslimler, yani Müslüman olmayanlar “azınlık” kabul edilmiştir.
Müslümanlar asla azınlık sayılmamıştır!
Kürt kökenli vatandaşlarımız Müslüman olduklarından, azınlık değillerdir!
Türk halkının bir bölümünü oluşturan Kürt kökenli yurttaşlarımızla Kürtçe konuşup yazışmaya kalkışmak, Kürtçe eğitime yandaş olmak; Bağımsızlık Savaşı’nın ruhunu çiğnemek ve Lozan’a karşı çıkmak anlamı taşır!
Umarım TGB’li gençler sinsi tuzaklara düşmezler!
Yılmaz DİKBAŞ
20 Mayıs 2013
dikbas@kalinka.com.tr
http://www.kalinka.com.tr
http://www.dikbas.tv