AKP yardımı kömür işletmelerini darboğaza soktu.
Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) hükümetin kömür yardımları ve fiyatlama politikası nedeniyle darboğaza düştü. TKİ'nin kısa vadeli borçları 2005'te 74.5 milyon YTL'den 2007'de 523.3 milyon YTL'ye çıkarken, faiz giderleri de aynı dönemde 4.4 milyon YTL'den 90 milyon YTL'ye çıktı.
Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu (YDK) tarafından hazırlanan "TKİ 2006 Yılı Raporu" nda, Bakanlar Kurulu'nun 22 Eylül 2003 tarihli kararıyla fakir ailelere asgari 500 ton bedelsiz kömür yardımı yapılmaya başlandığı belirtilerek, "Ülke çapında kömür yardımı yapılan aile sayısı 2003 yılında 1.1 milyonken 2007 yılında yaklaşık 1.9 milyona yükselmiştir" denildi. Dağıtılan kömür miktarının 2003 yılında 662 bin tondan, 2007 yılında 1 milyon 450 bin tona çıktığı ifade edilen raporda bu miktarın 910 bin tonunun eylül sonu itibarıyla ailelere ulaştırıldığı belirtilerek, "Yapılan kömür yardımının parasal tutarı 2006 yılında 241 milyon YTL olarak gerçekleşmiş, 2007 yılında ise 277 milyon YTL civarında gerçekleşmesi tahmin edilmektedir" denildi.
Raporda, konuyla ilgili Bakanlar Kurulu kararına göre kömür bedelleri ile görev zararlarının Hazine Müsteşarlığı'nca, üçer aylık avanslar halinde ödenmesi gerektiği anımsatılarak şu ifadelere yer verildi: "Ancak uygulamada kurumun yaptığı harcamaların Hazine tarafından finanse edilmesinde gecikmeler yaşanmakta ve TKİ, yerine getirmek zorunda olduğu ödemeler ile yasal yükümlülükler için kullandığı kısa vadeli yabancı kaynaklar nedeniyle ciddi ölçüde faiz yüküne katlanmaktadır. Örneğin 2006 yılı için Hazine'ce TKİ'ye ödenmesi gereken 241 milyon YTL'den sadece 40.6 milyon YTL'si yıl içinde tahsil edilmiş, 2007 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla harcanan 182.5 milyon YTL'nin sadece 20 milyon YTL'si Hazine'den tahsil edilmiştir."
Raporda TKİ'nin termik santrallara kömür satış fiyatlarında 2004 yılında yüzde 10 oranında indirim yapıldığı belirtilerek o tarihten beri kömür fiyatlarında bir artış gerçekleştirilmediği de anımsatıldı. Raporda "Önceki yıllardan beri kaynak yaratan ve sürekli olarak kârlı durumda olan kurumun mali yapısı bu uygulamadan olumsuz biçimde etkilenmekte, kârlılık oranları yıllar itibarıyla azalmaktadır" denildi.