
“Arif Bey Aysel Hanım'a, Aysel Hanım Ruhi Bey'e, Ruhi Bey ise Feride Hanım ve Ayla Hanım'a talip… Haydar Bey ile İbrahim Bey’de Ayla Hanım’a talip... Peki, şimdi ne olacak?”
Şimdi ne olacağı var mı? Eğer Ruhi Bey, Feride Hanım ya da Ayla Hanım’dan vazgeçerse, Aysel Hanım’ın gönlü zaten Ruhi Bey’de. Ayla Hanım ise Haydar Bey ve İbrahim Bey arasında kalmışa benziyor…
Neyse efendim kafanız karıştı değil mi? Biraz ara vereyim, birkaç gündür böyle bir denklemle yatıp kalkıyorum ama gördüğünüz gibi çözüme oldukça yaklaştım. En fazla iki bilinmeyenli denklem çözme becerisi kazandırmışlardı lise yıllarında… Bu denklem biraz ağır geldi bilinmeyen sayısıyla… Televizyonda ki o “izdivaç” programında, alta yerleştirilmiş olan bu yazıyı görmeseydim ve bu denklemi çözmeye harcadığım zamanı dünya barışına falan ayırsaydım emin olun dünyamız daha yaşanılası bir yer haline gelmiş olacaktı. Abartmayalım, devam edelim…
Tipik tepkilerin dile getirildiğini duyar gibiyim; “demek ki izliyorsun ki biliyorsun” bir öğrencimin “hocam tam sizlik bir görüntü” deyip göndermesiyle başladı aslında her şey. Hoş; izlemiyorum diyenlerin hangisine inanacağız ki… Anket yapsan izleyen kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmez, gel gör ki milyonlar ekran başında bu teyze ve amcalarımızın oluşturduğu “tren”i izlemekle meşgul.
Çalan kolbastı müziği eşliğinde tüm kas ve yağlarını sallama yeteneğine sahip bu amca ve teyzelerimiz otobüste yer vermeyince hemen yüzlerini ekşitiyorlar, “hiç saygı kalmamış” diye birde toplumsal mesaj veriyorlar.
Acaba diyorum bu büyüklerimizin evlatları, kardeşleri ya da dostları gördüklerinde ne tepki veriyorlardır. Her ne kadar yaşlı amca ve teyzelerimizin göbek atarak şirin gözükme çabaları, yaptıkları kurlar karşısındakini cezbetse de ataerkil yapıdaki toplumumuzda yavaş yavaş bu görüntüleri normal karşılamaya başladı sanırım.
Tabii birde;
Kız: Evin var mı?
Erkek: Yok…
Kız: Araba peki?
Erkek: Hak getire…
Kız: Maaş ne kadar?
Erkek: 1000 TL…
Kız: Hımmm (bu hımmm hayra alamet değil çünkü görünüşe göre oğlan masrafını çıkarmıyor!)
Ve yine tekrar kız: Neyse kendisine teşekkür ediyorum ve başka biriyle devam etmek istiyorum…
E be kızım, bir otursaydınız, bir çay içseydiniz, hadi onları geçtim şu paravan bir açılaydı da oğlumuzu bir görseydin?
Ama ne gerek var değil mi? Sonuçta sen orda ne için varsın herkes biliyor. Ev, araba, maaş deyince ağzının(!) suyu akıyor hele birde sigortası varsa… Ben bu yazıyı biraz daha uzatırsam yayınlanma şansı kalmayacak sanırım. Neyse sizlere teşekkür ediyorum ve başka bir yazıyla devam etmek istiyorum…
Ömer YILDIZ ( Yazıları Facebook’tan takip etmek için : http://www.facebook.com/mryldz46 )
Mail adresi: mr_yldz@hotmail.com