tuncay özkandan tuhaf yorum:yeni bir ordu kurulsun

Genel & Güncel Konular

tuncay özkandan tuhaf yorum:yeni bir ordu kurulsun

İletigönderen Veled » Cmt Nis 14, 2007 10:31

Tuncay Özkan'dan tuhaf yorum: Türk milleti yeni bir ordu kurar
Kanaltürk Televizyonu'nun gizli sahibi olduğu iddia edilen Tuncay Özkan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın önceki gün yaptığı açıklamaları beğenmedi ve yeni ordu kurmaktan bahsetti.


Tuncay Özkan, gazeteci Mine G. Kırıkkanat ve emekli Org. Kemal Yavuz’la birlikte yaptığı Kanaltürk’te yayınlanan ‘Gerçekler’ adlı programda, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ı ağır sözlerle eleştirdi.
Özkan, Kanaltürk'te yayınlanan Gerçekler adlı programda, "Vatanın tehlikede olduğunu ben de görüyorum. Türk milleti bir değil bin tane ordu kurar. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 40 yerinde pranga var. Bu prangalardan kurtulamıyorsa eğer, Genelkurmay'da o zaman problem var. Çaresizliğin olduğu yerde de çareyi millet üretir." dedi. Büyükanıt'ın basını bilgilendirme toplantısındaki konuşması, köşe yazarları tarafından da farklı farklı yorumlandı. Birçok köşe yazarı, Genelkurmay Başkanı'nın konuşmasını demokratik ve anayasal sınırlar içerisinde yaptığını kaydetti.

Tuncay Özkan, Kanaltürk televizyonunda yayınlanan Gerçekler adlı programda, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın konuşması hakkında tuhaf değerlendirmelerde bulundu. Genelkurmay Başkanı'nın vatanın tehlikede olduğundan bahsettiğini; ancak çareyi göstermediğini savunan Özkan, "Ben yurt savunması yapıyorum. Hani, Ankara milletvekili Hakkı Bey'in sözleri aklıma geliyor. Polatlı'da Türk Silahlı Kuvvetleri yeniliyor zannetmişler. Tartışma çıkmış. Meclisi Kayseri'ye taşımak falan konuşuluyor. 'Efendiler, ordular yenilir, milletler yenilmez. Biz yeni bir ordu kurarız. Çünkü biz milletiz.' demiş. Şimdi ben de diyorum. Türk milleti bir değil bin tane ordu kurar. Ama ben şimdi Sayın Genelkurmay Başkan'ımızın açıklamalarından, değerlendirmelerinden sonra kaygıyla bakarım her şeye." şeklinde konuştu. Sözlerini Türk Silahlı Kuvvetleri'ne aşkından dolayı söylediğini ileri süren Özkan, son zamanlarda bu aşkın karşılıksız olmaya başladığını vurguladı. Yaşar Büyükanıt'ın her tarafında prangalar olduğunu iddia eden Özkan, "İşte 14 Nisan mitingi bu yüzden önemli. TSK'nın 40 yerinde pranga var. Bu prangalardan kurtulamıyorsa Genelkurmay o zaman problem var. Ki ben şu an o prangalardan kurtulamadığını görüyorum. Genelkurmay Başkanı bu sözleri ya bizi bir yere hazırlamak için söyledi ya da çaresizlikten söyledi. Çaresizliğin olduğu yerde çareyi millet üretir." dedi. Büyükanıt'ın cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda görüş açıklamamasına sinirlenen Özkan, "Ordu ne işe yarar, rejim ne demektir, bölüneceğiz diyen bir Genelkurmay Başkanı siyasetin emrindeyiz diyebilir mi?" dedi.

Emekli Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ü de eleştiren Özkan, "Beynini masaya koyup düşündüğü (Özkök için söylüyor) için, tabii insanlar beyinlerini kafalarının içinde taşıyorlar, beyinleri çıkarıp masanın üzerine koyduğun zaman düşünme yetisi farklılaşıyor." açıklamasında bulundu. Programda Mine Kırıkkanat da Genelkurmay Başkanı'nın açıklamaları ile alay ederek Büyükanıt için, "Lapsüs sendromu olmasın." dedi. Psikolojide bilinçaltına yerleşen bir konunun yansıması olarak tarif edilen Lapsüs sendromu için Kırıkkanat, daha önce de Büyükanıt'ın Başbakan'a 'sayın cumhurbaşkanım' dediğini hatırlattı. Emekli general Kemal Yavuz ise ülke treninin bir noktaya doğru gittiğini belirterek, "Cesur bir adam çıkacak ya treni devirecek ya da makas değiştirecek." diye konuştu.

Özkan'ın üstü kapalı darbe çağrısı yaptığı televizyonu Kanaltürk, dün akşam 1974'te Portekiz'de yapılan askerî darbeyi konu alan 'Nisan Devrimi' filmini yayınladı. Film, Portekiz'i 48 yıl baskıyla yöneten Salazar hükümetine karşı, ülkeyi demokrasiye geçirmek ve parlamenter sistemi kurmak amacıyla ayaklanan 30'lu yaşlardaki Portekizli subayların hikayesini anlatıyor.

Orgeneral Büyükanıt takdir topladı

Siyasete karışmamakta kararlı

Milliyet/ Taha Akyol

İlk dikkatimi çeken husus, siyasete karışmama konusundaki kararlılığı oldu. Türkiye gergin bir cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinden geçiyor. Askerin 'karışması' için tahriklerde bulunanlar da az değil! Ama hayır! Büyükanıt daha en başta basın toplantısının 'zamanlamasının hiçbir özelliğinin olmadığını', esasen güvenlik konularında konuşacağını belirtiyor. Seçim konusunda Meclis'e güvenini belirtiyor.

Üniformasız askerler konuşturmadı

Sabah/ Mehmet Barlas

Cumhurbaşkanlığı seçimi konusundaki sözlerine karşı bazı meslektaşlarımızın, adeta bir kriz balonu şişirmeyi amaçlayan üniformasız asker görüntüsündeki soruları ise gerçekten garipti. Keşke bazı siviller de eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök kadar sivil olabilseler demekten başka bir şey söyleyemeyiz.

Kışkırtanlar hayal kırıklığı yaşadı

Milliyet/ Hasan Cemal

Kimileri, cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda Büyükanıt Paşa'dan Tayyip Erdoğan'ın muhtemel adaylığına karşı net bir mesaj beklentisi içindeydiler. Sorularıyla da bu beklentiyi kaşımak, kışkırtmak istediler. Ama bu gibiler için sonuç hayal kırıklığı oldu. Genelkurmay Başkanı, Anayasa'nın sınırları içinde kaldı ve kararın TBMM iradesiyle alınacağını söylemekle yetindi. Doğru olanı yaptı. Tavrı, demokrasi karşıtı spekülasyonları boşa çıkardığı için isabetli.

Askerin genel tavrını ortaya koydu

Radikal/ Murat Yetkin

Görüşlerin yalnızca yasal olarak değil, fiilen de Silahlı Kuvvetler'in ortak görüşü olduğunu vurgulamak için belki, kuvvet komutanları dahil, Ankara'daki dört yıldızlı bütün komutanlar ve Genelkurmay karargâhının üç yıldızlı 'başkanlar' ekibi de basın toplantısında hazır bulunuyordu. Şimdiye kadar bu konuda hiç kimseyle konuşmadığını söyledi. Böylece, 'asker hükümete mesaj gönderdi' türü söylentilerin, en azından dün itibarıyla doğru olmadığını ilan etti.

Bu konuşma müjdeli bir başlangıç

Radikal/H. Celal Güzel

Son 47 yıl askerî müdahaleler ve darbe tehdidiyle geçtiği için, birkaç aydır cumhurbaşkanı seçimi etrafındaki antidemokratik tahrik ve dayatmalar, TSK'nın istismar edilmesi odağında cereyan ediyordu. Org. Büyükanıt'ın, hukuka ve demokrasiye saygılı konuşması demokrasinin rayına oturmak üzere olduğu konusunda müjdeli bir başlangıç.

Seçime müdahale bekleyenler üzüldü

Yeni Şafak/Ali Bayramoğlu

Türkiye'nin içinde bulunduğu koşullar, gerginlik ve tartışmalar veri alınırsa, korkulan gerçekleşmedi... Hatta, tersine basın toplantısı 'askerin hareket alanına ilişkin sınırlar'ı ortaya koydu. Ordunun cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde geri planda duracağını vurgulaması toplantının en önemli mesajı, en önemli tarafıydı... Ordunun seçim sürecine müdahalesini bekleyenlerin hayal kırıklığı büyük oldu.

Asker, Anayasal sınırlar konusunda titiz

Yeni Şafak/Fehmi Koru

Askerler, Meclis'in seçeceği yeni cumhurbaşkanının Türkiye Cumhuriyeti'nin temel değerlerine ve özellikle laiklik ilkesine 'sözde değil özde bağlı' biri olacağı umudundalar... Askerin bütün tespit ve değerlendirmelerinin Anayasal ve yasal sınırlar içerisinde kalmasına itina ettiği, görev alanının dışına çıkmama, çıkmaya zorlandığında da diplomatik dil kullanma konusunda olağanüstü titiz olduğu daha kolay anlaşılıyor...

Erdoğan'a cumhurbaşkanlığı yolu açıldı

Referans/Cengiz Çandar Büyükanıt, Tayyip Erdoğan'ın seçilebileceğine ilişkin 'tereddütleri' ortadan kaldırdı. Gerçi, 'cumhurbaşkanı kimliği'ne ilişkin tanımı, Genelkurmay tercihinin Erdoğan olmadığı imasını akla getirebilir ve bu doğru olabilir; ama 'cumhurbaşkanını Meclis'in seçeceğini' söylemesi, 'yasal sınırlar içinde kalmaya özenli' bir asker profili çizmesi, Erdoğan'a 'cumhurbaşkanlığı yolu'nun 'asker tarafından açıldığı' şeklinde de yorumlanabilir.

Tuncer Çetinkaya
14 Nisan 2007, Cumartesi Zaman
Kullanıcı küçük betizi
Veled
Satılmıştır
 
İletiler: 3
Kayıt: Çrş Mar 07, 2007 20:46

İletigönderen MedceziR » Cmt Nis 14, 2007 10:37

Mevcut ordu işine gelmiyor ya hemen yeni bi ordu kuralım.


Tabi tabi...


Semih R.Cabalar, haber için sağol kardeş. . .
Resim

"Vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler belirdi. Halbuki hangi istiklal varki ecnebilerin nasihatlarıyla ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin!
Tarih böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir..."


Söylesem tesiri yok
Sussam gönül razı değil...
Kullanıcı küçük betizi
MedceziR
Üye
Üye
 
İletiler: 1763
Kayıt: Pzr Nis 08, 2007 15:54
Konum: Yiğidin Harman Olduğu Yerden...

İletigönderen Veled » Cmt Nis 14, 2007 10:46

MedceziR, eyvallah kardes okudugunuz için teşekkürler
Kullanıcı küçük betizi
Veled
Satılmıştır
 
İletiler: 3
Kayıt: Çrş Mar 07, 2007 20:46

İletigönderen Çetin Taş » Cmt Nis 14, 2007 10:53

Zaman gazetesi Fetuş hocasının izinden gitmeye devam ediyor.
Tuncay Özkan'ın söyledikleri elbetteki kendisini bağlar.Netice olarak tepkisini abartılı buluyorum ama söylediklerinin özüne elbette katılıyorum.Bu millet asla esir edilemediyse sebebi milletin kendisidir.Her bir yenilginin ardından toparlanıp yepyeni ve eskisinden daha güçlü bir ordu çıkartmıştır sinesinden.Atatürk'ün Bursa Nutku'nu henüz okumayanlar internetten bulup okusun.Okuyanlar da zaten bilir.Orada Atatürk açıkça gençlere ödev veriyor,rejimin eğer mahkemeleri,polisi,askeri,yönetimi görevini yapmıyorsa görev bizzat gençlerin diyor.Bu açıdan değerlendirin konuşmayı.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen forum » Cmt Nis 14, 2007 11:56

:kikirik: :kikirik: :kikirik: yahu ne diyor bu densiz, kimseyide beğenmiyor, gerci bizde kendisini beğenmiyoruz
Kullanıcı küçük betizi
forum
Üye
Üye
 
İletiler: 47
Kayıt: Pzt Mar 19, 2007 10:15

İletigönderen Ram » Cmt Nis 14, 2007 12:12

Çetin Taş yazdı:Zaman gazetesi Fetuş hocasının izinden gitmeye devam ediyor.
Tuncay Özkan'ın söyledikleri elbetteki kendisini bağlar.Netice olarak tepkisini abartılı buluyorum ama söylediklerinin özüne elbette katılıyorum.Bu millet asla esir edilemediyse sebebi milletin kendisidir.Her bir yenilginin ardından toparlanıp yepyeni ve eskisinden daha güçlü bir ordu çıkartmıştır sinesinden.Atatürk'ün Bursa Nutku'nu henüz okumayanlar internetten bulup okusun.Okuyanlar da zaten bilir.Orada Atatürk açıkça gençlere ödev veriyor,rejimin eğer mahkemeleri,polisi,askeri,yönetimi görevini yapmıyorsa görev bizzat gençlerin diyor.Bu açıdan değerlendirin konuşmayı.


Gayet yerinde konuşmuş! Lafı bir yerinizden anlamayın, 10 yılda yarattık 15 milyon genç, her yaşta. Ordunu prangaları, Fettocu generallerdir! Çetin arkadaşımız gayet güzel yorumlamış...
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen Çetin Taş » Cmt Nis 14, 2007 13:55

Ordunun prangaları, Fettocu generallerdir!

Haklısın RAM kardeşim.Ne yazık ki öyle!?Orduda bu kadar Fetocu general olmasa >olayı patlak verir miydi?>saçmalığı olur muydu?>olur muydu?
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Panzehir » Cmt Nis 14, 2007 14:03

Çetin Taş yazdı:Zaman gazetesi Fetuş hocasının izinden gitmeye devam ediyor.
Tuncay Özkan'ın söyledikleri elbetteki kendisini bağlar.Netice olarak tepkisini abartılı buluyorum ama söylediklerinin özüne elbette katılıyorum.Bu millet asla esir edilemediyse sebebi milletin kendisidir.Her bir yenilginin ardından toparlanıp yepyeni ve eskisinden daha güçlü bir ordu çıkartmıştır sinesinden.Atatürk'ün Bursa Nutku'nu henüz okumayanlar internetten bulup okusun.Okuyanlar da zaten bilir.Orada Atatürk açıkça gençlere ödev veriyor,rejimin eğer mahkemeleri,polisi,askeri,yönetimi görevini yapmıyorsa görev bizzat gençlerin diyor.Bu açıdan değerlendirin konuşmayı.


Bu yorumdan sonra diyecek birşeyim kalmadı. Hak veriyorum.

Gün gelir devran döner
Adımıza türküler söylenir bu şehirde!..
...
Kullanıcı küçük betizi
Panzehir
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
 
İletiler: 3483
Kayıt: Pzr Şub 18, 2007 20:02

İletigönderen MedceziR » Cmt Nis 14, 2007 14:13

Çetin Taş, çuval olayını da onlara havale ettinya helal olsun sana.

Neyse karalamaya devam. . .
Resim

"Vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler belirdi. Halbuki hangi istiklal varki ecnebilerin nasihatlarıyla ecnebilerin planlarıyla yükselebilsin!
Tarih böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir..."


Söylesem tesiri yok
Sussam gönül razı değil...
Kullanıcı küçük betizi
MedceziR
Üye
Üye
 
İletiler: 1763
Kayıt: Pzr Nis 08, 2007 15:54
Konum: Yiğidin Harman Olduğu Yerden...

İletigönderen Çetin Taş » Cmt Nis 14, 2007 14:21

Vallahi Medcezir kardeşim,aslında dürüst olmak gerekirse elimde yazılı bir kanıt yok,zaten olsa yakalarına yapışmaktan da çekinmem.Ama mantığım ÇUVAL OLAYInı takip eden yıllarda TSKda gördüklerimiz Fetonun ne yazık ki oraya da el attığını gösteriyor.Bu daha sonra gördüklerimizi yapanlar da Çuval Olayının aktörleridir.İşte bu yüzden de Çuval Olayını onlara havale ettim.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Pisagor » Cmt Nis 14, 2007 14:32

Çetin Taş yazdı:Atatürk'ün Bursa Nutku'nu henüz okumayanlar internetten bulup okusun.Okuyanlar da zaten bilir.Orada Atatürk açıkça gençlere ödev veriyor,rejimin eğer mahkemeleri,polisi,askeri,yönetimi görevini yapmıyorsa görev bizzat gençlerin diyor.Bu açıdan değerlendirin konuşmayı.


Beyefendi, söylediğiniz Bursa Nutku'nun Atatürk'e ait olmadığı biliniyor.Sözlerin Ulu Önder'A ait olmadığı ve hatta bu bildirge için hem DP hemde CHP için mahkeme tarafından dava açılmıştır.Bu yazı Bursa gezisinden 10 yıl sonra kaleme alınmıştır.Atatürk'ün her sözlerini kaleme alanlar bu sözleri kaleme almamıştır.

Tuncay Özkan ortaya çıkalı ne kadar oldu bilmiyorum ama bazı kesimlerimiz şaklabanları densizleri sevdiği kesin.Bu açıklamalar bunu gösteriyor.Ve bizler Tuncay Özkan'a tepki göstereceğimize sanki bu insanı önder seçmişcesine Ordu'yu eleştiriyoruz.Ordunun hukuk sınırları içerisinde kalmasına bile izin vermiyoruz.

Fethullah Gülen orduda etkisinden bahsediyoruz.Bende diyorum orduda Subayların eşlerinin bile başörtü izin verilmezken bunu nasıl düşünebiliyoruz.Tuncay Özkan ve gibileri kendilerini Millet ayakları yaparak Millet'ten bile üstün görüyor.Bu sözlerden anladığım şu ki artık bundan sonraki zamanda Kanaltürkte yoğun olarak ordu aleyhinde programlar yapılacak kendi programları doğrultusunda.
Kullanıcı küçük betizi
Pisagor
Üye
Üye
 
İletiler: 84
Kayıt: Cmt Mar 31, 2007 20:33

İletigönderen Çetin Taş » Cmt Nis 14, 2007 14:46

Pisagor,BURSA NUTKU'nun olmadığını iddia eden bir kişinin iyi niyetinden şüphe ederim.Bunu da tartışacak halim yok.Hayret yahu!
Beyefendi,Tuncay Özkan falan bahane.Ben söyledim söyleyeceimi.Herkesin yazdığı elbette ki kendini bağlar ama ben yapılanın,söylenenin özüne bakıyorum.
Pisagor gibi bir düşünürün adını kendisine takma isi olarak seçen bir kişi biraz olsun iyi bir düşünür olmalıdır şeklinde bir önyargım var,belki de hatalıyım.Ama son dönemde ortaya çıkan TSK karşıtı yazıların,haberlerin Fetuş yanlısı gazete,dergi,televizyonlar tarafından gündeme çıkarılması ve özellikle andıç olayının da gösterdiği gibi bizzat genel kurmay başkanlığından bigilerin Utah'ta bir e-posta adresine gönderilmesi seni Fetuş hocanın dinlenme tesislerinin de aynı yerde olması ile birlikte düşündrmüyor mu,kafanda bir şeyler çaktırmıyor mu?
Hayret ki hayret yahu?!Bu kadar mı önyargı var?!
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Pisagor » Cmt Nis 14, 2007 14:59

Çetin Taş yazdı:Pisagor,BURSA NUTKU'nun olmadığını iddia eden bir kişinin iyi niyetinden şüphe ederim.Bunu da tartışacak halim yok.Hayret yahu!
Beyefendi,Tuncay Özkan falan bahane.Ben söyledim söyleyeceimi.Herkesin yazdığı elbette ki kendini bağlar ama ben yapılanın,söylenenin özüne bakıyorum.
Pisagor gibi bir düşünürün adını kendisine takma isi olarak seçen bir kişi biraz olsun iyi bir düşünür olmalıdır şeklinde bir önyargım var,belki de hatalıyım.Ama son dönemde ortaya çıkan TSK karşıtı yazıların,haberlerin Fetuş yanlısı gazete,dergi,televizyonlar tarafından gündeme çıkarılması ve özellikle andıç olayının da gösterdiği gibi bizzat genel kurmay başkanlığından bigilerin Utah'ta bir e-posta adresine gönderilmesi seni Fetuş hocanın dinlenme tesislerinin de aynı yerde olması ile birlikte düşündrmüyor mu,kafanda bir şeyler çaktırmıyor mu?
Hayret ki hayret yahu?!Bu kadar mı önyargı var?!


Beyefendi, bunlarla biryere varamazsın.İstemiyorsan söyle giderim.Büyük kayıp değil benim içim ama sözler bile senin için tahammül edilemez oluyor.Sen Bursa Nutkundan bahsediyorsun ve bende bunu bilen ve belgeleriyle bu Nutkun olmadığını bilen birisi olarak olmadığını söylüyorum.Sana tarih veriyorum sana parti adı veriyorum.Bana Önyargıdan bahsediyorsun.Olmayan bir belgeyi göstermekte hata yok ama benim sözlerim hata oluyor öyle mi?

Burada herkes birbirinden alıntı yapıyor.Bende yaptım söyledim.Bunda yanlış birşey mi var? Utah dinleme olayını açıkçası ilk defa duyuyorum.Ne güzel öğrenmiş oldum.Ancak bu Ordu'yu karalama misyonunu üstelenilmez.Bir"-miş,-mui" yada "-etti ,-aptı" larla biryere varmaya çalışıyoruz.

Eyvallah, Pisagorla birbirimize layık olmaya çalışıyoruz.Üstadın önemli biryeri var benim için ama bunun konumuzla alakası anlamadım.Bana önyargılı diyorsunuz ama daha olmayan bir belgeyi belkide kendinizden küçüklere örnek gösteriyorsunuz.Bir tartışmada yaşınızın büyüklüğünüzden söz ettniz.Bundan ben tecrübenizi anlarım ve tecrübeli biri olarak böyle tepki vermenize şaşırdım.

Lütfen bana önyargı demeyiniz efendim.Zira "seninki benden kara" durumu oluyor
Kullanıcı küçük betizi
Pisagor
Üye
Üye
 
İletiler: 84
Kayıt: Cmt Mar 31, 2007 20:33

İletigönderen Çetin Taş » Cmt Nis 14, 2007 15:36

Anlaşıldı,ilmi bir tartışma yapmak şart oldu.

Bursa Nutku'nun hikayesi

Şubat 1933'te Bursa Ulucami'de toplanan 100 kadar irticacı camilerde Türkçe ezan okunmasına karşı bir ayaklanma girişiminde bulunurlar. Ayaklanma kısa sürede bastırılır. Atatürk Bursa'ya gider. Çekirge yolu üzerinde bulunan bir köşkte akşam yemeği yenildiği sırasında bir kişi Atatürk’e ayaklanmayla ilgili olarak şöyle diyecek olur: "Bursa gençliği olayı hemen bastıracaktı, fakat zabıta ve adliyeye olan güveninden ötürü..." Atatürk hemen konuşmakta olan kişinin sözünü keser ve aşağıdaki konuşmayı yapar:

Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.

Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, "Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir" diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, "demek adalet örgütünü de düzeltmek, yönetim biçimine göre düzenlemek gerek"

Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, "ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir."

İşte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!

Mustafa Kemal Atatürk
Bursa, 5 Şubat 1933

http://www.devletim.com


"Bu nutuk uydurmadır" ın hikayesi


Tarihçi Mustafa Armağan'ın makalesinden:

Hadisenin cereyan ettiği günlerde basında tek kelimeyle olsun söz edilmeyen -ki o zamanlar Atatürk'ün her sözü anında zaptedilirdi- bu nutku, yaklaşık 15 kişi olduğunu bildiğimiz toplantıya katılan zevat da yalanlar (mesela Kılıç Ali ile Yusuf Hikmet Bayur). Katılanların yalanladıkları, nöbetçi defterinde kaydı bulunmayan, gazetelerde esamisi okunmayan, Anadolu Ajansı'ndaki beyanatta zikri geçmeyen bu nutkun Atatürk'e ait olması mümkün değildir. Hatta bazılarına göre, Stalin'in Komünist Gençliğe Hitabı'ndan alınıp Atatürk'e yamanmıştır.

Sonradan Bursa Nutku adıyla meşhur olacak bu metin ilk kez 1947'de Rıza Rüşen Yücer'in Atatürk'e Ait Birkaç Fıkra ve Hatıra adlı kitabında görülürse de, Celal Bayar tarafından 1949'da İzmir'de yapılan II. DP Büyük Kongresi'nde okutulmasına kadar yine kimsenin ilgisini çekmez. Bayar'ın menfaatlerine bir eldiven gibi uymaktadır. Nutuk'ta 'Madem gerici CHP'yi adalet durdurmuyor, o halde gençlik yönetime el koymalıdır' mesajı bağırmaktadır. Ne var ki, nutku alkışlayan DP'liler, hasımlarının eline ne denli tehlikeli bir silah uzattıklarının farkında değillerdir.

9 yıl sonra bu defa CHP yanlısı Ulus gazetesine basılmış olarak görürüz onu. Bu defa amaç, DP'yi tehdittir. 'Gençlik, iktidara rağmen kanun-nizam dinlemeden rejimi korumak adına idareye el koyacaktır' mesajı çınlar. Tartışma alevlenince Cumhuriyet Savcısı Ulus gazetesi hakkında soruşturma açar. DP'nin bu nutku daha önce okuttuğunun ortaya çıkması üzerine ise Menderes'in baskısıyla savcılık takipsizlik kararı verir ve hadise kapanmış görünür. Ancak bir kere kılıfından çıkan silah belden bele dolaşmaya kararlıdır.

Bursa Nutku'nun doğruluğundan şüphe etmeyenleri hikayesi

"Kemalizm, Laiklik ve Demokrasi" adlı kitabında şu yorumu yorumu yapar: "Tarihte bu sözleri söyleyebilen bir başka devrimci çıkmış mıdır? Başında bulunduğu devletin bile 'zaaf' içinde olabileceğini düşünen, geleceğin siyasal iktidarlardan kuşkulanabilen, ama gençliğe böylesine 'sınırsız' bir güven besleyen, böylesine 'çek' veren, gençliği böylesine 'son çare' olarak gören bir devrimci yoktur! Ve Atatürk, hem gelecek iktidarlar hem de gençlik konusunda yanılmamıştır."
Ahmet Taner Kışlalı(Kemalizm,Laiklik ve Demokrasi)



Bursa Nutku'nun doğru olduğunun ispatı

Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri 2. Cilt-Türk Tarih Kurumu yayınları


Sonuç:Bursa Nutku'nun yazıldığına olan inancım elbette ki rahmetli Ahmet Taner Kışlalı gibi pek çok güvendiğim Kemalist'in yazdıklarının yanı sıra TTK'nun yayınıdır-ki şu an Türkiye'nin en ciddi tarihsel araştırmalar,bilgiler kuruludur-.
He,"ben kabul etmiyorum,ben Mustafa Armağan'ın yazdıklarına inanıyorum"demek elbette ki senin bileceğin iştir.Fakat netice olarak bu nutuk pek çok Kemalist ve anti-Kemalist tarafından ATATÜRK'ün Bursa Nutku olarak kabul edilmiştir,ediliyor.İçerik ile ilgili tartışman gerekirken magazin programlarının yaptığını yapmışsın.
Kemalistim.Vatanımı her şeyden çok seviyorum.
Kullanıcı küçük betizi
Çetin Taş
Üye
Üye
 
İletiler: 2354
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 22:02

İletigönderen Pisagor » Cmt Nis 14, 2007 15:55

Çetin Taş yazdı:Anlaşıldı,ilmi bir tartışma yapmak şart oldu.

Sonuç:Bursa Nutku'nun yazıldığına olan inancım elbette ki rahmetli Ahmet Taner Kışlalı gibi pek çok güvendiğim Kemalist'in yazdıklarının yanı sıra TTK'nun yayınıdır-ki şu an Türkiye'nin en ciddi tarihsel araştırmalar,bilgiler kuruludur-.
He,"ben kabul etmiyorum,ben Mustafa Armağan'ın yazdıklarına inanıyorum"demek elbette ki senin bileceğin iştir.Fakat netice olarak bu nutuk pek çok Kemalist ve anti-Kemalist tarafından ATATÜRK'ün Bursa Nutku olarak kabul edilmiştir,ediliyor.İçerik ile ilgili tartışman gerekirken magazin programlarının yaptığını yapmışsın.


Şöyle gel canımı ye.Bak ne güzel açıklamışsın ama tamda yapamamışsın.Burada Kemalistler inanır ben inanmam diyorsun.Demek kesinliği vuramıyorsan velhasıl kelam isteyen istediği gibi inanır.Eyvallah

Magazin programına gelince ben izlemiyorum o tür programları ,sen daha iyi bilirsin tabi
Kullanıcı küçük betizi
Pisagor
Üye
Üye
 
İletiler: 84
Kayıt: Cmt Mar 31, 2007 20:33

Sonraki

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x