TÜNELİN UCUNDAKİ IŞIK

TÜNELİN UCUNDAKİ IŞIK

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Pzr Oca 25, 2015 16:54

TÜNELİN UCUNDAKİ IŞIK
Sözde ‘Ermeni Soykrımı’nın sonu, Türk ulusu için ‘tünelin sonu’ olacak.
Tünelin ucu görünmüştür.
Ceyhan Mumcu anlatmıştı.
Boğazlayan kaymakamı Kemal bey’in asılması, Türk halkında, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuracak olan halkta, Türkü, Kürdü, Rumu, Ermenisi, Çerkesi ve Lazıyla Türk ulusunda ‘dehşetli’ bir ‘acı’ yaratmıştı.
Olağanüstü bir ‘öfke’.
Boğazlayan kaymakamı Kemal bey, işgal kuvvetlerinin yönlendirdiği ‘Divanı Harp’te yargılandı.
Suçu ‘Ermeni Tehciri’ sırasında gerekli özeni göstermemekti denilebilir.
Ancak, böylesi bir suçlama, Kemal bey kadar, Türk halkı tarafından da ‘kabullenilmeyecek’ bir ‘yalan’a dayandırılıyordu.
Türk halkı uğradığı haksızlıklar karşısında, dış güçlere olduğu kadar, onlara ’taşeronluk’ yapan ‘iç düşman’a da alabildiğine öfkeliydi.
İngiliz diplomatlar, Londra’ya gönderdikleri ‘kripto’da, Türk halkındaki bu ‘infial’i, bu ‘başkaldırı duygusu’nu gözlemleyip bildirdiler.
Eğer, diyorlardı, Türk halkının başına gerçek bir ‘lider’ geçecek olursa, bu halkı durdurmanın olanağı yok !
Artık, Türk halkı, bu Han’dı, Hakan’dı, Sultan’dı demeyecek ; bu ‘makam’dı, ‘hacı’ydı, ‘hoca’ydı, ‘kadı’ydı takmayacak ; bu ‘gavur’du, ‘müslümandı’ diye bakmayacaktı.
Bunları durdurmak artık olanaksızlaşacak..
İngiliz diplomatın o günlerdeki ‘gözlem’i bu.
Boğazlayan kaymakamı 10 Nisan 1919 günü Beyazıt’ta asıldı.
Mustafa Kemal 29 gün sonra, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkacaktı.
Sonrasını biliyorsunuz, yinelemeye gerek yok.
28 Ocak 2015 günü, Strasbourg’da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bir karar verecek.
Yüz yıllık bir yalan da son bulacak.
İsterse bulmasın !
Strasbourg sonrasında, çok daha fazla çalışmamız gerektiğini anlatmıştım.
Ancak, ‘Strasbourg kararı’, her koşulda Türk halkı için ‘tünelin ucu’dur.
Türk halkı, Cumhuriyet’ini soykırım gibi bir ‘insanlık suçu’ üzerine kurmamıştır.
Bunu ‘kabullenme’si sözkonusu olamaz.
AIHM kararı da öyle diyor zaten.
Ve Büyük Daire, ilk kararını onaylayarak Türk halkı üzerindeki bu ‘kara leke’yi kaldıracaktır.
Bu durumda, Türk halkı yeniden kendine güvenini kazanacak ve önündeki engelleri çok daha kolay kaldırabilecektir.
Bu yalana ‘taraf’ olan, ‘arkasında duran’lardan ‘hesap soracaktır’.
Olur a, mahkeme de yanılabilir ; baskı altında kalabilir.
Jeo-stratejik, meo-stratejik bir gerekçeyle ‘tükürdüğünü yalayabilir’.
Milyonda bir de olsa, bu tür bir ‘olasılık’ da vardır.
Ancak, Türk halkını bu ikinci olasılıkta bile ‘durdurmanın olanağı’ kalmayacaktır.
Bu ikinci olasılık, Boğazlayan kaymakamı Kemal Bey’in ikinci kez asılması demek olacaktır.
Demek ki, Strasbourg’dan sonra, karar ne olursa olsun, Türk halkı kendisine gelecektir.
Sorun, ‘kim’in ‘önderlik’ edeceğidir.
Meclis’teki partilerden bir ‘lider’ çıkabilir mi dersiniz ?
Değilse, Meclis’in dışına bakın o zaman.
Strasbourg’a iyi bakın !
Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1635
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 5 konuk

x