TÜRKİYE BU ÇUVALA SIĞMAZ…
İrfan Tuna
Kuvvet komutanları gözaltına alınıyor, Ordu komutanları tutuklanıyor... ''Ermeni soykırımı iddiası emperyalist bir yalandır'' diyerek emperyalist merkezlere meydan okuyan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek 2 yıldır içeride... İçerde 33 aydır tutuklu olan yazarlar, aydınlar var...
Sözüm ona 'derin devlet' tasfiye ediliyor. Sözüm ona ''Türkiye bağırsaklarını temizliyor''...
İyi de; adına ister ‘derin devlet’ deyin, ister kontr-gerilla deyin, ister gladyo olarak adlandırın, bugüne kadar tüm NATO ülkelerinde kardeşi kardeşe kırdıran provokasyonlar gerçekleştiren, toplu katliamlar tezgâhlayan, faşist darbeler yaptıran bu SüperNATO yapılanmasının, bu derin yapılanmanın merkezi Amerika Birleşik Devletleri değil miydi?
Tüm NATO ülkelerini ABD’nin kontrol ve denetimi altında tutmak amacıyla NATO ülkelerinin tümünde ABD derin devleti tarafından oluşturulmuş bir yapılanma değil miydi bu?
Peki, ülkemizde devlet içindeki bu ‘derin’ yapılanmayı temizleme iddiasıyla, ‘Ergenekon’ adı verilerek sürdürülen operasyonda kimler hedef alınıyor?
Bu derin devleti oluşturan ABD derin devleti mi? ABD derin devletinin ülkemizdeki uzantısı olan Amerikancılar mı?.. NATO'cular mı?..
Gözaltına alınıp tutuklananlara, tutuklu olarak yargılananlara bakıyorsunuz, içlerinde bir tane Amerikancı yok...
Hatta bu konuda traji-komik olaylar bile yaşanıyor. Bu tertibe kıyısından köşesinden bulaştırılan eski YÖK başkanlarından Kemal Gürüz, bu tertiplerden sıyrılmak için ''Ben bir Amerikancıyım'' deme gereğini duyuyor.
* * *
Elbette, devlet içindeki ABD güdümlü bu derin yapılanmayı 'temizleme' iddiasıyla yürütülen bu operasyonun hedefinde Amerikancılar, NATO'cular yok... Bu operasyonun hedefinde bugüne kadar ABD emperyalizmine karşı en net tavırlar alan ülkemizin vatansever aydınları, akademisyenleri, siyasal parti önderleri, yazarları, komutanları var...
Yaratılan bilgi kirliliğiyle ’’ABD ile stratejik ortak olamayız’’ diyen vatanseverler, ’’NATO’dan çıkalım’’ diyen aydınlar, ömrünü ülkemizin iç ve dış güvenliğine adamış komutanlar; karanlık kişilerle, mafyacılarla iç içe gösteriliyor. ABD emperyalizmine hiçbir zaman boyun eğmemiş insanlar, dozerlerle (?!) yapılan kazılardan ‘çıkarılan’ patlayıcıların, silahların sahibiymiş gibi ilan ediliyor…
Suçunun ne olduğunu öğrenemeden yaşamını yitirenler var, sağlığı bozulanlar var…
Ama yaşanan hukusuzluklar içinde her gün yeni bir skandal ortaya çıkıyor, her gün, yalanla, iftirayla şişirilmiş bir balon daha patlıyor…
* * *
Peki, sözüm ona ‘derin devlete’ karşı yapıldığı söylenen bu operasyonun ülkemizdeki en hararetli destekçileri kimler?
Elbette en hızlı Amerikancılar.
Bugüne kadar ABD ile bir kez olsun ters düşmeyen kim varsa, AB ile birlikte NATO’nun da merkezi olan Brüksel’in her dediğini ülkemize kabul ettirmeye çalışan kim varsa, bunların hepsi de 'derin devlete karşı yapıldığı' iddia edilen bu operasyonu en hararetli biçimde destekliyor.
Örnek mi?
Alın size arşivleri biraz karıştırırsanız, ABD ile bu zatı muhteremler arasındaki ''derin uyumu'' rahatlıkla bulabileceğiniz birkaç örnek:
ABD; Irak’a saldırmadan önce Mehmetçiğimizi de bu alçakça işgale ortak etmek istemişti… Onlar da istediler…
ABD; komşumuz Müslüman Irak halkına saldırmadan önce topraklarımızı, limanlarımızı, hava alanlarımızı, hava sahamızı babasının çiftliği gibi kullanmak istemişti… Onlar da istediler…
ABD; doğu ve güneydoğu bölgemizde 65 binin üzerinde askerini yerleştireceği üsler kurmak istemişti… Onlar da istediler…
ABD; bu amaçla AKP Hükümeti’ne dayattığı 1 Mart Tezkeresi’ni Meclis’in onaylamasını istemişti… Onlar da istediler…
ABD; 1 Mart Tezkeresi’nin Recep Tayyip Erdoğan’a rağmen Meclis tarafından reddedilmesine çok kızmıştı… Onlar da çok kızdılar…
ABD; Meclis tarafından reddedilen tezkereye rağmen, Müslüman Irak halkının tepesine nükleer bomba yağdıran Amerikan uçaklarına gizli kararnamelerle hava sahamızı kullandıran AKP Hükümeti’nin ‘dindar’ kadrolarını çok sevdi… Onlar da sevdiler…
ABD; şimdi aynı oyunu İran’a karşı oynuyor… Onlar da oynuyorlar…
ABD; KKTC’nin ortadan kaldırılacağı, Türk askerinin adadan çekileceği ‘Tek Kıbrıs’ için Kıbrıs’ta Denktaş’ın tasfiye edilmesini istedi… Onlar da istediler…
ABD; Kıbrıs’ta Annan Planı’nın kabul edilmesini istedi… Onlar da istediler…
ABD; kendi emperyalist çıkarları için Afganistan’a asker göndermemizi istedi… Onlar da istediler…
ABD; İsrail’in Hizbullah karşısında çizdirdiği karizmayı kurtarmamız için Lübnan’a asker göndermemizi istedi… Onlar da istediler…
ABD; Irak’ın kuzeyinde adım adım kurduğu kukla devletin Türkiye tarafından himaye edilmesini, bu devletin kurulmasına yardımcı olunmasını istedi… Onlar da istediler…
ABD; ülkemizin toprak bütünlüğü ve güvenliği için bu bölgeye müdahale etme gereği duyan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bu bölgeye müdahale etmesini istemedi… Onlar da istemediler…
ABD; Irak’ın kuzeyine yapılacak bir askeri operasyonun kukla devleti rahatsız edecek boyutlara varmamasını, PKK terör örgütüne yönelik havadan ‘nokta’ vuruşlar düzeyinde kalmasını istedi… Onlar da istediler…
ABD; ’’Tarihinizle yüzleşin, ‘Ermeni Soykırımı’ yaptığınızı kabul edin’’ diyor… Onlar da diyorlar…
ABD; ’’Ermenistan sınırınızı açın, Ermenistan’la ilişkilerinizi geliştirin’’ diyor… Onlar da diyorlar…
* * *
Anlaşılacağı gibi, ülkemizde ''derin devleti temizleme'' iddiasıyla yürütülen operasyon, gerçekte ‘derin devlet’e karşı bir operasyon değildir. Tam tersine, ABD merkezli derin devletin ülkemizdeki vatanseverlere karşı tezgâhladığı bir tertiptir.
ABD derin devleti, bu tertiple, ülkemizde ve bölgemizde gerçekleştirmek istediği emperyalist projelerin önünü açmaya, 'mıntıka temizliği' yapmaya çalışıyor.
Ama boşuna uğraşıyor… Çünkü bu ülke Soros çocuklarının değil, Mustafa Kemal'in çocuklarının ülkesi...
ABD emperyalizmi; bu onurlu ülkenin, Türkiye’mizin bu tertip dolu çuvalı yırtıp çıkacağını, Irak'ın kuzeyindeki Süleymaniye’de askerlerimizin başına geçirilen Amerikan çuvalıyla birlikte, başımıza geçirilen tüm Amerikan çuvallarından eninde sonunda kurtulacağımızı mutlaka görecektir…
NOT: Bu yazımı 10 Haziran 2009 tarihinde yazmıştım. Güncelleyerek yeniden ilgilerinize sunuyorum.
turkiye-bu-cuvala-sigmaz-t21098.html