Türkiye’de protestoları yatıştırma gayretiyle Erdoğan finans kaynaklarına çatıyor!The Financial Times gazetesinin 10 Haziran 2013 sayısında çıkan yazısında İstanbul muhabiri Daniel Dombey Türkiye’deki olayları yorumlarken, batılı sermayenin bir kanadının Erdoğan'a sert ikazlarda bulunduğunun kanıtı.
'Pazar akşamı Ankara’da, bir otobüsün üstünden konuşma yapan Sayın Erdoğan yalnız Taksim Meydanı’ndaki göstericilere değil, faiz lobisi dediği, güya yüksek faiz oranlarıyla ülkenin büyümesini engelleyen bir harekete de saldırdı.
“Faiz lobisi milletimi yıllarca soydu…ama artık yok; söylüyorum onlara, bir banka, iki banka, üç banka…bu kavgayı siz başlattınız, hesabını vereceksiniz. Borsayı düşürmeye çalışanlara sesleniyorum…biz de sizi boğacağız.”
'Sayın Erdoğan Pazar günkü konuşmasında bir boykot önerir gibiydi. Faiz lobisi için, “onlara bir ders verme zamanı geldi; devlet bankları var, anlıyorsunuz ne demek istediğimi” dedi.
Kısmen uluslararası bankacılık sisteminin getirdiği yeni düzenlemeler yüzünden uzun vadeli sermaye borçlanması zorlaştı; şu anda Türkiye son derecede kısa vadeli fonlara bağımlı.
Standard Bank’dan Tim Ash, yabancı fon yatırımcılarına yapılan bu saldırı biraz acayip diyor. Son 12 ay zarfında Türkiye’nin 47 milyar dolar olan cari açığının yüzde 94’ü yabancı fon yatırımcılarından gelen para ile kapatıldı; yabancı kaynaklı doğrudan yatırım ise 7,6 milyar dolarda kaldı.
Şu anda gösteriler ve sonrası ekonomi uzmanlarının beklentilerini aşağı çekecek bir sebep değil.
'Ülkenin ilk çeyrek Gayri Safi Millî Hâsıla rakamlarını açıklayacak olan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan bunların “pek parlak olmadığını” söylese de endüstriyel imalâtın geçen yıla nazaran yüzde 4,6 büyümesinden dolayı umutlu olduğunu söyledi.
Yüzeyde olmayan, görünmeyen bir taraf ta hükümet ile Türkiye’nin en büyük iki holdingi, Koç ve Sabancı arasındaki ilişkilerin belirsizliği. Cuma günkü konuşmasında, Sayın Erdoğan Koç ve Sabancı isimlerini taşıyan üniversiteleri eleştirdi.'
Küresel çetenin memurları, Erdoğan'ın çizgiyi aştığını işaret ediyor. RTE'nin 'yediği kabı pislettiği' yorumlarının artması dikkat çekiyor.
Erdoğanı bir zamanlar alkışlayan odaklar, Birleşmiş Milletler'den, ABD ve AB aktörlerine kadar çeşitlenen bir yelpazede eleştirileri arttırıyor..
Kaynak:
http://www.ft.com/intl/cms/s/0/ec853098 ... z2W0UeihQ9Çeviri: Erkan GüçizGüncel Meydan