Türkiye-İsrail Nükleer Yakınlaşma

ABD’nin lokomotif görevi üstlendiği BM Güvenlik Konsey daimi üyeleri ve Almanya (P5+1) ile İran arasında nükleer müzakerelerin çerçeve anlaşmasıyla olumlu sonuçlanması müzakereleri sabote etmeye çalışan İsrail lideri Netanyahu için önemli bir yenilgi oldu.
Başkan Obama’ya karşı ABD’deki yahudi lobisi ve Cumhuriyetçileriayağa kaldıran Netanyahu, Obama’ya rağmen Kongre’de konuşturulunca anlaşmanın önleneceği konusunda biraz umutlanmıştı.
Gerçi Yahudi Lobisi hala umudunu yitirmiş değil. Nihai anlaşmanın önlenebileceğini düşünüyor.
Önlenebilir mi?

Demokratlar Obama’nın zaferini sonuna kadar desteklemeye devam edecek. Cumhuriyetçiler ise Kongrede önlemeye çalışacak..
Kongrenin her iki kanadında da çoğunlukta olan Cumhuriyetçiler nihai anlaşma Kongreye geldiğinde onaylamayacaklarını söylüyor.
Anlaşma Kongreden geçmese bile Başkan Obama veto hakkını kullanacak.
Bu arada Yahudi Lobisi anlaşmayı sabote etmek için bölge ülkelerini de devreye sokmaya çalışacak.
AKP Hükümeti’nden yapılan açıklamalar anlaşmayı ‘kerhen’ desteklediğini gösteriyor.
Daha da önemlisi her konuda hemen görüş bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, henüz bir yorumda bulunmadı.
Bir süredir sert biçimde İran’ı eleştiren Erdoğan’ın susması pek hayra alamet değil.
Erdoğan karşısında Başkan Obama olmasa bir süredir yerden yere vurdugu İran hakkında söyleyecek yine birkaç sözü olurdu.

Anlaşılan bu kez karşısında çok sert bir kaya olduğunun farkında.
Anlaşma bölgedeki siyasi ve ekonomik dengeler açısından önemli işaretler veriyor.
Washington ve Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi ülkesini arkasına alan İran, ekonomik (yaptırımları kalkmasıyla) ve siyasi açıdan büyük bir güç elde etmiş olacak. (Tabii buarada Erdoğan’ın BOP Eşbaşkanlığı (Büyük Ortadoğu Projesi) büyük ölçüde tehlikede.Ayrıca altın kaçakçıları da başka alanlara yönelecek.)
Bölgede güç dengesini bozacak olan bu durum, birbirinden nefret etmelerine rağmen Erdoğan ve Netanyahu’yu anlaşmayı bozmak için işbirliği yapmaya zorlayabilir.
İsrail anlaşmayı sabote etmek için Türkiye’den yararlanmak isteyecektir.
Geçmişte yaşananlara bakarak Washington’da şöyle bir senaryonun gerçekleşmesinin hayal olmadığı görülür:
‘Yahudi Lobisi AKP’nin ilk yıllarında olduğu gibi yeniden devreye girecek. ABD’de destek verecek.
Kongre üyelerini ve bir süredir Erdoğan’ı terk etmiş olan Neo-Con’ların (Yeni Muhafazakar) desteği sağlanacak.

Erdoğan’a geçmişte olduğu gibi ödüller yağdırılacak.
American Jewish Committee (Amerikan Musevi Komitesi)nin ‘Üstün Cesaret Ödülü’ verilecek.
Musevi Lobisi Anti-Defamation League’nin ‘Cesaret ve Üstün Hizmet Ödülü-Davut Boynuzu’ veerilecek.’
Ve böylece Erdoğan İsrail’in tarafına çekilmiş olacak.
Neden olmasın.
Geçmişte bunlar olmadı mı?

Yılmaz POLAT, 7 Nisan 2015