Yeni yılda eski talep: DEMOKRASİ
Anayasa Mahkemesi’nin 11 Aralık günü açıkladığı DTP’nin kapatılması ve bazı üyelerine siyasi yasak getirilmesi kararınedeniyle Türkiye küçük Millet Meclisleri (TkMM) mutfağının Ocak ayı toplantılarına önerdiği konu, “DTP, Parti Kapatma ve Anayasa Mahkemesi” oldu. 26 ilde hazırlıkları sürdürülen TkMM toplantılarında da bu konu ele alındı.
2 Ocak’ta Batman toplantısıyla başlayan Ocak ayı TkMM toplantıları sırasıyla 8 Ocak tarihinde Kocaeli, Bursa ve Erdoğan Aydın’ın moderatörlüğünde Sakarya toplantısıyla sürdü.
9 Ocak tarihinde ise Adana, Ağrı, Elazığ, Eskişehir, Hakkari, Iğdır, İzmir, Mardin, Şanlıurfa, Van; Alper Görmüş’ün katılımıyla Adıyaman, Mehmet Elkatmış’ın katılımıyla Bingöl, Mahmut Alınak’ın katılımıyla Diyarbakır, Nabi İnal’ın katılımıyla Hatay, Osman Can’ın katılımıyla Kayseri, Sedat Yurttaş’ın katılımıyla Malatya, Abdurrahman Dilipak’ın katılımıyla Muğla, Şanar Yurdatapan’ın katılımıyla Muş, ve Prof. Dr. Levent Köker’in katılımıyla Ankara’da yapıldı.
TkMM’lerin, büyük oranda tamamladığı Ocak ayı toplantılarında en çok dile getirilen görüş, siyasi partilerin kapatılmaması için demokratik bir anayasanın gerektiği oldu. Gerçek demokrasilerde siyasi partilerin kapatılmasının çok istisnai durumlarda olabileceğini dile getiren konuşmacılar, demokrasiye ulaşma amacıyla hazırlanacak bir anayasanın bütün bu aksaklıkların önleyebileceğine dikkat çektiler.
İllerdeki toplantıların özetlerinden çıkan sonuç; toplumun anayasa değişikliğine istekli ve hazır olduğu.
İlk kez yapılan İstanbul küçük Millet Meclisi’ne katılan TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Burhan Kuzu, Anayasa’nın bugüne kadar birçok maddesinin değiştirildiği ve örgüsünün iyice bozulduğunudile getirirken yeni bir anayasanın gerekliliğini vurguladı. Anayasayı değiştirecek kurumun en yetkili konumunda bulunan Kuzu, bu konuda mecliste yapılan çalışmaların bilim insanlarından tepki görmesinden yakındı.
Anayasa değişikliği konusunda somut önerisini dile getiren Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, sivil toplumun Anayasa değişikliğine ilişkin üzerine düşeni, 12 Eylül askeri rejiminin cumhurbaşkanının görevden ayrıldığı günden bugüne kadar yeterince yaptığını vurguladı. “Ancak asıl üzerlerine görev düşen siyasiler, Anayasanın değiştirilmesi konusunda irade göstermedi” diyen Prof. Kaboğlu, partilerin kapatılması konusunda da “Partilerin kapatılması hukuki ikiyüzlülüktür” diye görüşünü açıkladı.
Kapatılmış partilerden tanıklar olarak Ankara’da RP ve FP adına Prof. Dr. Mustafa Kamalak ile TİP ve DTP adına Naci Kutlay; İstanbul’da da MNP ve MSP üyesi Hasan Aksay ile CHP’li Murtaza Çelikel’in toplantılara katılması deneyim aktarılması açısından iyi oldu.
Ocak ayı TkMM’leri
Bir iki istisna dışında tamamlanan TkMM’lerin tutanakları sitemizde bu hafta sonu yer alacak. Bu tutanaklar TESEV tarafından bir hafta içinde incelenecek ve hazırlanacak Ortak Payda Raporu da 27 Ocak Çarşamba günü TBMM’de düzenlenecek basın toplantısıyla açıklanacak.
TkMM'ler 'Parti Kapatmaları' ele aldı
Türkiye küçük Millet Meclisleri, hafta sonu tamamladığı Ocak ayı toplantılarında “DTP, Parti Kapatma ve Anayasa Mahkemesi” konusunu ele aldı. 24 ilde gerçekleştirilen toplantılarda siyasi partilerin kapatılmaması için demokratik bir anayasanın gerektiği görüşü ön plana çıktı.
Türkiye küçük Millet Meclisleri’nin (TkMM) hafta sonu yaptığı toplantılara katılanlar, partilerin kapatılmaması için yeni ve demokratik anayasa gerektiğini dile getirdiler. TkMM’ler, hafta sonu aralarında İstanbul’un da bulunduğu 24 ilde düzenlediği toplantılarda Anayasa Mahkemesi’nin Demokrat Türkiye Partisi’ni kapatmasıyla yeniden gündeme gelen partilerin kapatılması konusunu ele aldı.
2 Ocak’ta Batman toplantısıyla başlayan Ocak ayı TkMM toplantıları sırasıyla 8 Ocak tarihinde Kocaeli, Bursa ve Erdoğan Aydın’ın moderatörlüğünde Sakarya toplantısıyla sürdü.
9 Ocak tarihinde ise Adana, Alper Görmüş’ün katılımıyla Adıyaman, Ağrı, Mehmet Elkatmış’ın katılımıyla Bingöl, Mahmut Alınak’ın katılımıyla Diyarbakır, Elazığ, Eskişehir, Hakkari, Nabi İnal’ın katılımıyla Hatay, Iğdır, İzmir, Osman Can’ın katılımıyla Kayseri, Sedat Yurttaş’ın katılımıyla Malatya, Mardin, Abdurrahman Dilipak’ın katılımıyla Muğla, Şanar Yurdatapan’ın katılımıyla Muş, Şanlıurfa, Van ve Prof. Dr. Levent Köker’in katılımıyla Ankara’da yapıldı.
İstanbul’da ilk toplantı geniş katılımlı
İlk toplantısını gerçekleştiren İstanbul TkMM ise 10 Ocak’ta Gürkan Zengin’in kolaylaştırıcı olduğu toplantısını gerçekleştirdi. “DTP, Parti Kapatma ve Anayasa Mahkemesi” konusundaki toplantı, üyesi veya yöneticisi olduğu partiler kapatılan Hasan Aksay ile Murtaza Çelikel’in konuşmalarıyla ayrı bir renk kazandı.
İstanbul kMM’nin ilk toplantısına Adalet ve Kalkınma Partisi İstanbul Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Çetin Soysal ve Barış ve Demokrasi Partisi İstanbul Milletvekili Ufuk Uras ile toplantının ev sahipliğini üstlenen Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan hazır bulundu.
Parlamento dışından Hak ve Özgürlükler Partisi Genel Başkan Yardımcısı Azad Sağnıç, İşçi Kardeşliği Partisi Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Cemil Ozansü, Liberal Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Feyza Geçmen, Saadet Partisi Genel İdare Kurul Üyesi Mukadder Başeğmez, Yeşiller Partisi Eşsözcüsü Hüseyin Güngör ile Sivil Toplum Kuruluşları’ndan hukuk, basın kurumları ile akademisyenler, politika ve hak temelli dernekler ve girişimler görüşlerini dile getirdi.
Ankara küçük Millet Meclisi, Prof. Dr. Levent Köker’in kolaylaştırıcı olduğu toplantısında, Ak Parti adına TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, BDP adına Hamit Geylani, SP adına Prof. Dr. Mustafa Kamalak, TP adına Tahsin Türkçapar ve 10 Aralık Hareketi adına Kamil Ateşoğulları katıldı.
Kapatılmış partilerden tanıklar olarak RP ve FP adına Prof. Dr. Mustafa Kamalak ile TİP ve DTP adına Naci Kutlay yaşadıklarını anlattı.
AKP'nin 'anayasa paketi' netleşiyor
Anayasa değişikliklerinde referandum süresini 120’den 45 güne indirmek için kanun teklifi hazırlayan AKP’nin düşündüğü ‘anayasa paketi’nin ayrıntıları netleşmeye başladı. Pakette ‘askere sivil yargı’ düzenlemesinin Anayasal güvenceye kavuşturulması, kadına pozitif ayrımcılık, parti kapatmanın zorlaştırılması, kamu denetçiliği, Türkiye milletvekilliğiyle Anayasa Mahkemesi ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapısının değiştirilmesi gibi düzenlemeler yer alıyor.
‘Referandum teklifi’ni Meclise sunan AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ’la Adalet Bakanı Sadullah Ergin Anayasa değişikliği planladıklarını doğrularken, çalışmaların gelecek aydan itibaren başlatılacağı belirtiliyor.
Bozdağ’ın Meclis’e sunduğu referandum teklifinin tartışması sürürken Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye referandumlara alışsın” diyerek ‘kısmi bir değişiklikten’ söz etmesi AKP’yi hareketlendirdi. AKP’nin hedefi, önce referandum süresini 120’den 45 güne indiren yasayı çıkarmak, ardından da Anayasa değişikliklerini gündeme getirmek. Referandum teklifi Meclis Anayasa Komisyonu’nda ele alınacak. Teklif Meclis’te kabul edilince bir Anayasa değişiklik paketi gündeme taşınacak.
Ergin: Böyle bir çalışma var
CNNTürk’e konuşan Adalet Bakanı Sadullah Ergin de Anayasa değişikliği ile ilgili soruya, şu yanıtı verdi: “Böyle bir çalışma var. İçeriği, kapsamı önümüzdeki günlerde şekillenir. Çalışmalar beş yıldır süren bir şey. Anayasada baştan aşağı bir çalışma yapmak istiyoruz ancak ihtiyaç duyulan konularda olduğunu söylüyorum çalışmaların.”
Radikal’e konuşan AKP’li Bozdağ, ise muhalefetle uzlaşarak Anayasa değişikliği gerçekleştirmek istediklerini söyledi. Bozdağ, “Uzlaşmayı bulmak için çalışacağız. Ama uzlaşma olmadığı zaman da Anayasa tıkanmayı aşacak başka mekanizmaları zaten öngörmüştür” dedi. Bozdağ, ‘Anayasa konusunda çalışma var’ sözlerineyse “Bu konuda daha önce yaptığımız çalışmalardan söz ettim” diyerek açıklık getirmeye çalıştı.
AKP’nin seçimden önce gündeme getirmeyi planladığı pakette şunların yer alması bekleniyor:
- Askerlere sivil yargı: CHP’nin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne götürdüğü, askerlere sivil yargı yolunu açan yasal değişikliğin Anayasa’nın 145. maddesine taşınması gündemde.
Pozitif ayrımcılık: Anayasa’nın ‘Kanun önünde eşitlik’ başlıklı 10. maddesinin “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” şeklindeki ikinci fıkrasına, “Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olamaz” cümlesi eklenecek. Böylece ‘kadına yönelik pozitif ayrımcılık’ Anayasa’ya girecek. Aynı maddeye ayrıca, yaşlılar, çocuklular ve özürlülerle ilgili de pozitif ayrımcılık yapılacağına ilişkin fıkra eklenecek.
İnsan haysiyeti: ‘Temel hak ve hürriyetlerin niteliği’ başlıklı 12. maddeye “İnsan haysiyetine dokunulamaz” hükmü eklenerek, yasalar ve idarenin eylemlerine yeni sınır getirilecek. Buna göre, yasalar, mahkeme kararları insan onurunu zedeleyemeyecek. Gözaltında onur zedeleyici davranışların karşılığı anayasal suç olacak.
Kişisel veriler: ‘Kişi hürriyeti ve güvenliği’ başlıklı 19. maddeye, kişisel verilerin korunmasına ilişkin hüküm eklenecek. Buna göre, kişisel bilgiler, ancak kişinin açık rızasına veya kanunla öngörülen bir sebebe dayalı olarak kullanılabilecek. Kişi kendi hakkındaki bilgilerin amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenebilecek.
Yurtdışı yasağı: ‘Yerleşme ve seyahat hürriyeti’ başlıklı 23. maddeye, “Yurtdışı yasakları ancak mahkeme kararıyla verilebilir” hükmü eklenecek. Böylece, özellikle vergi cezalarında kişilere yurtdışı yasağının önüne geçilmiş olacak.
Kamu denetçiliği: Anayasa’nın ‘hakların korunmasıyla’ ilgili bölümüne Kamu Denetçiliği Kurumu’na ilişkin madde eklenecek. Bu kurum, vatandaşla kamu kurumları arasındaki sorunlarda ‘ombudsmanlık’ rolü üstlenecek.
Parti kapatma: ‘Siyasi partilerin uyacakları esaslar’ başlıklı 69. maddeye parti kapatmaları Venedik Kriterleri çerçevesinde zorlaştıran hükümler konulacak. Bu düzenlemeyle, şiddet ve teröre bulaşmadığı sürece partiler kapatılamayacak. Dava açma usulü de değişecek. Dava açılması Meclis’in veya bir kurulun onayına bağlı olacak.
Türkiye milletvekilliği: Seçim barajı yine yüzde 10 olarak kalacak. Ancak, 550 milletvekilliğinden 100’ü, partilerin aldıkları oy oranına göre dağıtılacak. Böylelikle küçük partilerin TBMM’ye temsilci göndermesi sağlanacak.
Kişisel başvuru: Anayasa Mahkemesi’ne kişisel başvuru hakkı sağlanacak. AİHS hükümleri çerçevesinde temel hak ve özgürlüklere ilişkin kişisel başvurular yapılabilecek.
Yüksek yargının yapısı: HSYK ile Anayasa Mahkemesi’nin yapısı değişecek. Anayasa Mahkemesi’nde üye sayısının 11’den 21’e yükseltilmesi, 12 üyenin TBMM tarafından seçilmesi, Anayasa Mahkemesi’nin iki daireden oluşturulması; HSYK’da da üye sayısı 21’e çıkarılması, üyerin geniş tabanlı temsil esasına göre seçilmesi, kararlara yargı yolunun açılması gibi konular tartışılıyor.
Memura grev hakkı: Memurlara grev de dahil sendikal hakların verilmesi düşünülüyor.
DTP kapatmayı AİHM'ye taşıdı
Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan Demokratik Toplum Partisi kapatma kararına karşı AİHM’ne başvurdu. DTP başvurusunda Anayasa Mahkemesi'nin tarafsız olmadığı savunularak, 12 Eylül Anayasası sorgulanıyor.
Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan Demokratik Toplum Partisi (DTP) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurdu. Eski DTP, AİHM'de Anayasa Mahkemesi'nin "tarafsız bir mahkeme olmadığını" savunarak, 12 Eylül Anayasası'nı sorgulatacak.
Başvuru dilekçesi, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Şırnak milletvekili Hasip Kaplan tarafından AİHM'ye sunuldu.
DTP AİHM'de ilk etapta 3 dava açmak için başvuracak. Bu başvurular tüzel kişi olarak DTP adına ve milletvekilleri düşürülen Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk adına yapılacak. Kapatma kararı kapsamında siyaset yasağıyla cezalandırılan diğer 35 siyasinin AİHM başvuruları ise daha sonra yapılacak.
DTP kapatma kararına AİHM önünde 7 değişik gerekçeyle itiraz edecek. Bu tezler şöyle:
- 1) Anayasa Mahkemesi tarafsız bir mahkeme değil. 12 Eylül cuntası tarafından hazırlanan bir Anayasa ile kurulmuş olduğundan tarafsız olamaz.
2) Anayasa Mahkemesi önündeki kapatma davası sürecinde raportörünün raporu DTP'ye verilmeyerek DTP'den belge saklandı.
3) Kapatma kararıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10'uncu maddesi ihlal edildi.
4) Kapatma kararı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin örgütleme özgürlüğüyle ilgili 11. maddesine aykırı
5) Kapatma kararıyla Kürtlere ayrımcılık yapıldı.
6) Kapatma kararıyla davacıların mülkiyet hakları ihlal edildi.
7) Kapatma kararı davacıların serbest seçim hakkını da çiğnedi.
Kaynak:
- İm (Kod): Tümünü seç
http://www.antenna-tr.org/sites.aspx?SiteID=23