ȘU FİLİSTİN DAVASI
Șu Filistin haberleri beni sıkmaya bașladı.
İsrail havadan vuruyormuș da, karadan yūrūyormuș..
Ateșkes olmuș da Hamas ateșkese uymamıșmıș..
Falan da filan..
Çoçuklar ölūyormuș da, kadınlar ağlıyormuș.
İsrail okul vurmuș da, çocuklar okulsuz kalmıșmıș..
Filan da falan.
Dayan Filistin arkanızdayız !
İnsanların bu denli saf olmalarına șașırıp kalıyorum doğrusu..
Filistin Filistin de, a kardeșim, arkasında durup da ne yapıyorsun ?
Elinden gelen ne ?
Hah hūkûmeti ‘birșeyler yapmaya’ zorluyorum diyebilirsiniz.
Pekiyi ama hangi ‘hūkûmeti’ ?
İșıd diye Suriye’yi kasıp kavuran, Irak’ı bölen teröristlere yardım eden ‘hūkûmet’i mi ?
Senin kırkdokuz yurttașını ‘rehin’ tutan alçaklarla oynașan ‘hūkûmet’i mi ?
Cami dersen havaya uçuran onlar.
Minare dersen yerle bir eden onlar.
İnsanları yabanıl hayvanlar gibi boğazlayan onlar.
Tūrkiye’nin bașına yūzbinlerce, belki de milyonlarca, sığınmacı saran onlar.
Bu sözde sığınmacıların Tūrkiye’nin dūzenini bozmasına yol açan onlar.
Ses çıkarsa, gelip ‘senin hūkûmetinin’ bașını yiyecek olanlar da onlar.
Gözūndeki merteği görmeyip de bașkasının gözūndeki çöpe mūdahil olmak diye buna denir.
Ah Filistin vah Filistin.
Evet bir ‘Filistin Davası’ vardı.
Ve Filistin davasına ‘mūdahil’ olmanın belli bir ‘dönem’i vardı.
O dönemde, Tūrkiye Orta-Doğu’nun en ‘ileri’ ūlkesiydi.
En gūçlū ‘Devlet’i..
Tūrkiye son ‘aydınlanma’ dönemini yașıyordu.
Kırk milyonluk Tūrkiye’de ikibuçuk milyon gazete satılıyor, onikibuçuk milyon insan birden fazla gazete okuyordu.
Dūnyanın ‘klasik’ denilen yazar ve dūșūnūrlerinin görūșleri biliniyor, olağanūstū bir ‘tartıșma’ ortamında bu görūșler tartıșılıyordu.
Dūnya kapitalist, sosyalist ve ‘ūçūncū dūnya’ denilen bağlantısızlar bloklarından olușuyordu.
Filistin de ‘ūçūncū dūnya’nın ilgi odağı ve ‘hareket’ merkezlerinden biri idi.
O dönemde Filistin’den yana olmak, aydınlık ve ilerlemeden yana olmak, emperyalizme karșı olmak demekti.
Șimdi Filistin Filistin diye ağlamanın hiçbir anlamı kalmamıștır.
Șimdi Filistin’den yana olmak, salt ‘mūslūman kardeșlerimiz’den yana olmaktan bașka bir șey değildir.
Hamas mı aydınlanmadan yana, El Fetih mi devrimci ?
Ezilen bir halktır denilecek olursa, tamam, gönlūmūz onlardan yana olsun.
Ama asıl ağlanacak durumda olan benim.
Benim ‘hūkûmet’im emperlayistlerle bir olmuș.
Benim sınırlarım delik-deșik..
Benim ūlkemde milyonlarca ‘vatansız hain’ kol geziyor.
Can derdinde olan benim.
Bana Filistin-milistin deme kardeșim; Musul de, Kerkūk de..
Hama de Humus de, dilin dönūyorsa Rojava de..
Hatay, Kilis, Gazi Antep, Șanlı Urfa de.
Filistin’e yadım edeceksen, gel Kūrecik’teki Patriot’ları yıkalım de.
Bende Filistin’e gidecek hal kalmadı.
Nostaljinin bu kadarı da fazla.
Habip Hamza Erdem