ÜÇÜ BİR ARADA; KİMDİR BU MUHTEŞEM ÜÇLÜ?
Son otuz yıldaki iç ve dış siyasetimizin mimarları Bu Üçlü'dür.
İkisi erkek, biri kadın ama gittikleri yol itibariyle üçü bir arada. Bir kadın ve bir erkek hayatta, diğeri ise mevta.
Üçünün de isimleri ardında Başbakan unvanı var gerek yeni, gerek eski bir unvan.
Üçü de zengin; kimi papatyalarıyla ve prensleriyle, kimi anasının yastık altı paralarıyla, kimi de oğlunun gerdek gecesiyle yani düğününde kazandığı paralarla çıkış yaptı ve zengin oldu. Ve üçünün de zenginliğinin çıkış noktası devlet yani hazinemiz yani yetim ve Kul hakkı paralar.
Üçünün de müşterek dostu Bizans hani şu 1071’de Malazgirt’te yendiklerimizin çocukları, yani üçü de Romalı.
Üçü de dost canlısı, en büyük dostları Amerika, Avrupa ve İsrail. Üstelik bu üçlü dostları adına kan ve can vermekten, yanlış anlaşılmasın, dostları için bölgemizi kana boğmaktan sakınmayan bir üçlü ve bu uğurda kefeni bile göze almış, almıştır ya da sözde kefeni giymiştir.
Üç’ün iki erkeğinden biri ABD’nin stratejik ortağı, diğeri ise model ortağı.
İki erkeği bu üçlünün Ortadoğu’daki iki savaşın da mimarı, akan her kanda, giden her canda sorumlulukları var. İşin garibi Üçlü’nün destek verdiği bu iki savaş da Irak’ta yapıldı, üstelik müşterek dostları ABD tarafından yapıldı ve her iki savaşta da milyonlarca Müslüman öldürüldü, hatta iç savaş başlatıldı, sıra kardeşin kardeşi vurmasına geldi, şimdi vuruyorlar da.
Bu iki ABD savaşında önemli sonuçlar ortaya çıktı: Birinci savaşta peşmerge Barzani, postal öpücü Barzani dedikleri Barzani Özerk Kürt yönetimi lideri yapıldı ve PKK denilen küresel taşeron silahlı güç haline getirildi. İkinci savaşta ise özerk Barzani federe, silahlı PKK ise siyasi güç olduruldu.
Oldurulan bu güçler şimdi, her ikisi birden, Üçü Bir Arada’nın vermiş olduğu hatta vermekte olduğu destekle Kürdistan çığlıkları atmakta. Son çığlıkları Diyarbakır’da duyuldu.
Bu Üçlü’nün iki savaş arasında görevli olanı kadındır, o da oldurulan bu güçlere mağdur halk tabanı hazırlamıştır. Bu mağdur olanlar da şimdi, bilmeden, aynı rotaya girmiş ve bu Üçlü’nün siyasetine destek vermektedir.
Bir arada olan Bu Üçlü’nün bir diğer ortak noktası ise Müslüman Ortadoğu coğrafyasını etnik ve dinsel temelde ayrıştırmak ve çatıştırmaktır, bakınız Libya, Mısır ve Suriye’ye, şimdi de Bahreyn’e.
Bu Üçlü Türk’tür, anayasamıza göre Türk, ama yine Bu Üçlü’nün “Ne Mutlu Türk’üm” dediği hiç duyulmamıştır. Bu açıdan üçü de Türk düşmanıdır desek, yanılmış olmayız.
Son otuz yıldaki iç ve dış siyasetimizin mimarları Bu Üçlü’dür.
Bugün yaşadığımız olayların perde önü ve arkasında yine Bu Üçlü vardır.
Bilin bakalım Bu Üçlü sırasıyla kimdir?
Ve bugün geldiğimiz nokta kader midir?
Erdal SARIZEYBEK, 12 Mart 2012