Uyan Artık, Uyan Ey Ehl-i Sünnet ve Konuş!
Ülkede galiba az insan Başbakan’ın siyasi erke araç edip kullandığı din anlayışı türünden gerçek “AKP”’lidir. Yeterli eğitimden yoksun çoğu insan, iktidar ve ikbal gibi siyasi nedenlerden ötürü yıllarca bastırıldığına inandırılmış dinin yaşamda yeniden baş köşeye oturtulmasından herhalde memnun olup mevcut durum et, ekmek tuz derdine düşmüş çoğunun ise umurunda bile değildir.
İslam’ın bir barış dini olduğu ve Müslüman toplumlarda büyük çoğunluğun barış içinde yaşamak istediği söylenilir. Bu söylem ruhen, özünde doğru olmakla beraber Sovyetler Birliği çöktükten sonra yeni bir düşmana gereksinim duyan Batı, İslam’ı söz konusu yeni düşman hedef olarak gösterdiğinden beri gerçek maalesef başka bir yönde seyretmektedir.
Bağnazlar sözde İslam adına dünyada istedikleri gibi at koşturup cirit atıyor, sağa sola sataşıp saldırıyorlar. İnsanoğlunun en büyük, en değerli kutsallarından biri olan din, iktidar ve ikbal çiftinin sağladığı nimetler uğrunda dünyanın en bulanık, belki de en kirli uğraşı siyasete erk için alet ediliyor.
İnsana en yakın, en makul ve en kolay din olan İslam’a zamanımızda yazık ki bağnazlar egemen!
Dünyada küresel sermayenin emperyalist çıkarlar yönünde el altından kışkırttığı elli yerel savaşa araç olup cinayet işliyorlar
Canlı bomba onlar; kafa kesen onlar, namus uğrunda kadınları öldürenler onlar, cinsel tacize uğrayanları taşlayıp vinç kolunda asanlar onlar.
Bir bir camileri ele geçirip ideolojik eğitim merkezi olarak kullanılıyorlar.
Gençlere canlı bomba olup cinayet işlemeleri öğretiliyor. Son olarak, Pakistan'ın Peşaver kentinde bir kiliseye düzenlenen İslamcı teröristlerin bombalı saldırısı ile Kenya’nın baş kenti Nairobi’deki AVM’ye yapılan yine bir İslamcı terör baskınında çok sayıda suçsuz insan hayatını kaybetti.
On emirden altıncısı olan “öldürmeyeceksin!” buyruğu İslam için de geçerli değil mi?
İslam’da barışçı sessiz çoğunluk dışlanmış ve sinmiş durumda.
Komunist Rusya’da barış içinde yaşamak isteyen pek çok Rus vardı ama Rus komunistleri ülkede 20 milyon insan katlettiler. Barışçı çoğunluk sustu!
Çin’in devasa nüfusu da barışçı idi ama Çin komunistleri 70 milyon Çinli öldürdüler.
Sıradan Japon vatandaşı da II. Dünya Savaşı’ndan önce savaş sapığı değildi. Yine de Japonya Çin dahil olmak üzere Güney Doğu Asya’da 12 milyon insanı kılıçtan geçirdi. Bunlar hep siyasi bağnazlık adına oldu.
Ya Rwanda? Unutulur mu? Rwanda’lıların barışsever olmadıkları söylenebilir mi?
Uzaklara gitmeğe gerek yok? Örneğin ülkemizdeki Hizbullah; diğer adlarıyla Allah’ın Partisi anlamına gelen Türk Hizbullahı veya Kürt Hizbullahı! Sünni, İslamcı ve çoğu etkinliğini Türkiye'de gerçekleştiren militan bir örgüt! Yapısı şiddete dönük! Domuz bağıyla öldürülüp bodrumlarda toprağa gömülenler unutuldu mu?
Adam sözde İslam ilâhiyatçısı. Daha geçen Ramazan’da “hamile kadınlar sokağa çıkmasınlar; estetik değil!” dedi.
Ne oldu Beyefendi? Bediiyatınıza mı dokundu?
O hâlde Siz çıkmayın sokağa; Siz bakmayın, Siz görmeyin! Yoksa, daha hâlâ Müslümanlıktan önceki cahiliyye Arabistanı’nda mı yaşıyorsunuz? Eşiniz hem soyunuzu, sopunuzu sürdürecek hem de cariyeniz, kulunuz, köleniz olup eve kapatılacak, öyle mi?
Üstelik, eşim olmaz, olamaz; “zevcem”’dir diyorsunuz!
Önce biraz insan olmak, uygar olmak lazım!
Ulu Atatürk “laiklik adam olmak demektir” diye boşuna söylememiştir !
Tarihten alınacak çok ders var. Hepsi de son derece açık ve basit! Fakat çıkar hesabıyla en temel nokta gözden kaçıyor:
- Barışsever Müslümanlar sessiz kaldıkları için etki ve önemlerini gittikçe kaybediyorlar.
Eğer bir an önce konuşmaya başlamazlarsa geçmişteki Nazi Almanyası gibi bir gün fanatik, militan İslamcılar’ın tutsağı olmaları kaçınılmazdır. Bu da, Hazreti Muhammed’in (s.a.s) vazettiği Kur’andaki İslam’ın sonu demektir.
Barışsever Afganlar, Almanlar, Bosna-Hersekliler, Cezayirliler, Çinliler, Filistinliler, Iraklılar, Nijeryalılar, Ruslar, Rwandalılar, Sırplar, Somaliler ve daha pek çokları, barışsever çoğunluk fazla geç olmadan konuşmadığı için öldüler.
Adalet ve vicdan temeli üzerinde yükselen İslam’ın ülkesi ya Türkiye’de katledilmiş hukuk?!
Dinine sahip çık, uyan ve konuş artık ey ehl-i sünnet!
E. Fuat TEKÇE, 24 Eylül 2013