UZATMALAR

Türkiye ve dünya gündemindeki gelişmeler hakkındaki fikirleriniz, yayınladığımız izlencelerin bölümleri hakkındaki düşüncelerinizi paylaşabileceğiniz alan.

UZATMALAR

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Prş Mar 02, 2023 21:07

UZATMALAR
‘Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı artık belli olmuştur: Kemal Kılıçdaroğlu Kararın oybirliği ile mi yoksa oyçokluğuyla mı alındığını ise bilmiyoruz.
Bildiğimiz, Meral Akşener’in kararı İYİ Parti Genel İdare Kurulu’na götüreceği ve ancak ondan sonra İYİ Parti’nin ittifak içinde kalıp kalmayacağı konusuna evrileceğidir.
Denilebilir ki Meral Akşener de ‘ortak aday’ yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ‘evet’ demiş ve toplantı sonrası açıklamayı imzalamıştır.
Peki ama Genel Başkan olarak altına imza attığı bir kararı Genel İdare Kurulu’na götürmesi ne anlama geliyor olabilir?
Dünya/alemin bildiği bir konuyu görüşmek üzere geldiği toplantıya Genel İdare Kurulu’nun ‘onay’ını almadan mı gelmiştir?
Ya da Genel Başkan olarak kendisinin ‘evet’ dediği bir konuya Genel İdare Kurulu ‘hayır’ mı diyecektir?
Yoksa, kendisi ‘hayır’ demeyi Genel İdare Kurulu’nun üstüne yıkmayı daha uygun mu görmüştür?
Her iki durumda da Meral Akşener’in Genel Başkanlığı tartışmaya açık hale gelmiştir.
Bu durum İYİ Parti’nin ‘iç işleri’dir deyip geçilebilir.
Ne var ki, konu ‘Millet İttifakı’nın gelecekteki işleyişi sözkonusu ise, öylesine geçiştirilebilecek bir konu olmaktan çıkar.
Kuruluşundan itibaren İYİ Parti’nin MHP benzeri ‘çarpık bir ideoloji’nin temsil edileceği bir parti olmamasını bekledik.
Daha o günlerde, kurucular arasında yer alan Ümit Özdağ’ın Avrupa’daki çalışmaları, dolaylı olarak bize kadar ulaşmıştı.
Ancak daha sonraki günlerde Ümit Özdağ’ın nerelere savrulduğunu gördük.
Şimdi de İYİ Parti Genel İdare Kurulu’nun nerelere savrulacağını göreceğiz demektir.
Örneğin, bu yazı yazıldığı sırada Ümit Dikbayır adlı bir yetkilinin ‘Millet beşten büyüktür’ gibi ‘maksad’ını bile açıklamayı beceremeyen bir bildirisini öğrenmiş bulunuyoruz.
O arada, Genel İdare Kurulu üyelerinden daha bir dizi ‘ıvır-zıvır’ açıklamalar gelmeyeceğinden kimsenin kuşkusu olmasın.
‘Ivır-zıvır’ diyorum, çünkü bu ‘çok bilmiş’ siyasetçiler, bir önceki yazıda yazdığım ‘yetiştikleri kulvar’ın dili, yani yarı kabadayı/yarı mafyatik bir dille konuşmayı bir ‘maharet’ sanmaktadırlar.
Başta Devlet Bahçeli olmak üzere MHP yöneticileri de aynı ‘jargon’u kullanmakta değil midirler?
İşte buradan, İYİ Parti’nin kimi yöneticilerinin hâlâ üzerlerinden MHP gömlediğini çıkarmadıkları sonucuna varılabilir.
Öyleyse, o bilinen formüle göre, ‘aslı orada dururken sahtesine kim rağbet eder?’ diye sormak gerekmez mi?
MHP orada dururken, İYİ Parti’ye ne gerek var diye de sorulabilir.
Oysa, pek çok yerde değindiğimiz üzere, biz İYİ Parti’nin Türk siyaset yaşamına yeni bir soluk getirmesini beklemekte idik.
Ve hâlâ bu umudumuzu sürdürmek istiyoruz.
Ancak zaman çok hızlı ilerliyor ve İYİ Parti’nin gerçekten Türkiye için ‘iyi’ bir parti olup olmadığını anlamamız artık ‘saatler’e kalmış gibi görünmektedir.
Yani maç bitmiş ve şimdi ‘uzatmalar’ oynanmaktadır.
Ya Meral Akşener İYİ Parti’nin bu ‘zırzop’larını dizginleyecek veya çekip ‘yuva’larına gitmelerine izin verecek ve ya da İYİ Parti ‘Millet İttifakı’ndan affını isteyerek karşı kampa geçecektir.
Peki ama, uzun süredir ‘ipe un sermenin’ bu noktaya getireceğini yazıp durmadık mı?
Bunlar bugün kalkıp ‘bile bile lades’ demiş olmayacaklar mıdır?
Ve ister istemez, bunların ‘satın alınabilecek kişiler’ olabilecekleri akıllara gelmeyecek midir?
Geçen yazımızda ‘nitelikli insan’ demiştik, değil mi ama?
Gelin bunların ‘niteliği’ konusuna siz karar verin o zaman.
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1626
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Şu dizine dön: Tartışma ve Fikir Meydanı

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x