'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

Genel & Güncel Konular

'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen Türk-Kan » Pzt Kas 02, 2009 4:12

'Washington hesap sorabilir'

LA Times Doğu’ya yöneldiğini ileri sürdüğü Türkiye’yi ’başıboş’ ülke diye tanımladı.


Son günlerde yabancı basında Türkiye’nin yönü konusunda çıkan yorum yazılarına dün Los Angeles Times gazetesi ve AP ajansı da katıldı. Los Angeles Times’ın başyazısında Türkiye için “sürüden ayrılan başıboş ülke” (Rogue state) tabiri kullanıldı. İşte yazıdan satırbaşları:

Batı dünyası İran’ın nükleer programını engellemek için yeni ambargolardan söz ederken tüm çabaları baltalayan “sürüden ayrılan-başıboş” ülke hangisi dersiniz? Batının sadık müttefiki ve NATO üyesi Türkiye...

Türkiye İran ile ticaretini 2011 yılına kadar 7 milyar dolardan 20 milyar dolara çıkarmayaı amaçladığını açıkladı. Bu durum olası BM ambargosunun İran ekonomisi üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin kaybolmasına yol açacak. İran ile model bir demokratrik Müslüman devlet ve doğuyla batı arasında köprü olan Türkiye arasındaki bu yakınlaşma bu ülkenin batıya sırtını dönüp doğudaki İslamcı rejimlerle kucaklaştığı kaygısını körüklüyor.

Kabahat Sarkozy’nin!

Ancak bu konuda suçun bir kısmı da Fransız lider Sarkozy’ye ait. Onun Türkiye karşıtlığı Türkiye’de bir batı karşıtı tutum oluşmasına sebep oldu. Bir başka faktör ise Türkiye’nin yeni farkına vardığı özgüveni. İşte bu özgüven Erdoğan ile Obama arasında Beyaz Saray’da Aralık’ın 7’sinde gerçekleşecek olan görüşmede de kendini gösterecek. Erdoğan’ın bu görüşmede kendine güveni yüksek olması bekleniyor. Ancak Obama’nın da Erdoğan’a bazı dersler vermesi gerek. Nükleer silaha sahip bir İran Türkiye’nin de çıkarına değil ve Erdoğan’ın “İran’ın nükleer programı tamamen barışçıl” şeklindeki sözleri ya gülünç ve naif bir ifade ya da çok tehlikeli derecede alaycı...

AP: Washington hesap sorabilir

Associated Press ajansı “doğu-batı” tartışmasını İran tartışması üzerinden yaptığı bir analizle abonelerine duyurdu. İşte yazıdan satırbaşları: Batı İran’ı nükleer programından taviz vermeye zorlarken Türkiye her iki tarafa da oynayarak sadakatinin hangi tarafta olduğu konusunda kuşkular yaratıyor. Erdoğan, son açıklamaları yüzünden Washington’da kendisine hesap soran sorularla karşı karşıya kalabilir. Türkiye uzmanı Hugh Pope, Türkiye’nin birçok komşusuyla ilişkileri rayına oturtma girişimleri için, havada top çeviren bir akrobat benzetmesi yaptı.


Gerçek Gündem
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen Türk-Kan » Pzt Kas 02, 2009 4:16

Los Angeles Times, Barack Obama’nın Erdoğan’ı uyarması gerektiğini yazdı

‘Türkiye’nin İran’la flörtü zarar veriyor’


Gazete, iki ülke arasında anlaşmalar yapıldığını, bunun da İran’a uygulanacak yaptırımları tehlikeye sokacağını savundu.

LOS ANGELES (ANKA) - ABD’de yayımlanan Los Angeles Times gazetesi, “Türkiye, İran ile Flört Ediyor” başlığı ile yayımladığı yazıda “NATO’nun tek Müslüman üyesi, İran ile ticari bağları geliştirerek Batı’nın nükleer silahları bu ülkeden uzak tutma çabalarını baltalıyor” yorumunu yaptı.

Gazete, ABD Kongresi’ne İran’a petrol satan yabancı şirketleri cezalandırmaya yönelik yasa sevk edilirken ve Birleşmiş Milletler nükleer görüşmelerin başarısızla sonuçlanması halinde İran’a yaptırım uygulanmasını değerlendirmeye hazırlanırken “İran liderleri, bu hafta kilit bir Ortadoğu gücü ile ticaret bağlarını üç kat arttırma planları nedeniyle sevinç içindeydiler” diye yazdı.

Yazıda, “Aslında, NATO üyesi, AB adayı ve stratejik olarak ABD’nin en önemli Müslüman müttefiki Türkiye” denildi.

Los Angeles Times, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, İran ile ticaret hacmini 2011 yılına kadar 7 milyar dolardan 20 milyar dolara çıkarma planlarını açıkladığını belirtirken iki ülke arasında enerji santralları, bankacılık ve doğalgaz gibi alanlarda anlaşmalara varıldığını, bu anlaşmaların, BM’nin İran’a uygulayabileceği yaptırımların ekonomik etkilerini telafi etmeye yardımcı olacağını savundu.

Gazetenin yazısında, “Anlaşmalar, model bir demokratik Müslüman devlet ve Avrupa ile Arap dünyası arasında hayati bir köprü olan Türkiye’nin, Doğu’daki İslamcı rejimleri kucaklamak amacıyla sırtını Batı’ya dönmekte olduğu korkularını alevlendiriyor” denildi.

Yazıda, “Ancak Ankara’nın Tahran’a artan bağlılığı can sıkıcıdır. Bundan kısmen, Türkiye’nin AB üyeliğine karşıtlığı ile Türkiye içerisinde Batı karşıtı hissiyatı körükleyen, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy gibi liderler sorumlu. Başka bir faktör de, ülkenin yeni kavuştuğu özgüvendir. Ekonomik etki gücü ve jeopolitik önemi, Türkiye’yi dünya diplomatik sahnesinde önemli bir oyuncu olmak yönündeki uzun bir süreden beri var olan arzularını gerçekleştirme konumuna getirdi. İran ile flört etmek, küresel güçlerden bağımsızlığını beyan etmenin bir yoludur” denildi.


CUMHURİYET, 2 Kasım 2009
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen Türk-Kan » Pzt Kas 02, 2009 4:25

Resim

Güçlü dostluk Batı'yı ürküttü

IRAK’ın ardından düzmece gerekçelerle İran’ı da yıkmayı planlayan Batı, Türkiye-İran dostluğunun güçlenmesiyle telaşa kapıldı. Başbakan Erdoğan’ın İran ziyareti ve açıklamaları, dış basının ana gündemi oldu. Türkiye’nin Tahran’a uygulanan ambargoları deldiğini iddia eden gazeteler, yaygara koparıyor.

Türkiye sürüden ayrılan ülke oldu!

ÇOK sayıda haber ve makale yayımlayan Batı basınında hakarete varan yorumlar dikkat çekti. Kimi gazeteler, Türkiye’yi ‘sürüden ayrılan başıboş ülke’ olarak nitelerken, kimi de Obama’ya “Erdoğan’dan hesap sor” çağrısı yaptı. İşte bazı örnekler... LOS ANGELES TİMES: Obama, Erdoğan’a bazı dersler vermeli.

Ankara yüzünü Doğu’ya mı döndü

AMERİKA’NIN SESİ RADYOSU: Türkiye’nin İran’a yaklaşımı, Türkiye-İsrail ilişkilerinin bozulması ‘Ankara yüzünü doğuya mı çeviriyor’ sorusunu yeniden gündeme getirdi.

NEW YORK TİMES: Türkiye ile Batı arasında gerginlik artıyor.

LE MONDE: İran-Türkiye dostluğu müttefikleri sinirlendiriyor.


Türkiye-İran yakınlaşması ABD ve AB’yi panikletti

Başbakan Erdoğan’ın İran ziyareti ve yaptığı açıklamalar, dış basının ana gündemi oldu. Türkiye’nin, Tahran’a uygulanan ambargoları deldiğini ifade eden gazeteler, Obama’nın bu konuda Erdoğan’ı uyaracağını yazdı

Ahmedinecad 8 Kasım’da Türkiye’ye gelecek

TÜRKİYE ile İran arasında gelişip güçlenen dostluk ve Tahran ziyareti sonrası Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarıyla panikleyen Batı, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad’ın 8 Kasım’daki Türkiye ziyaretiyle biraz daha tedirgin olacak.

AHMEDİNECAD, 5-9 Kasım tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek olan İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) 25. Toplantısı’nın son 2 günündeki programlara katılacak.

Haber: Sümeyra Yılmaz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın son İran ziyareti ve ardından yaptığı açıklamalar, Avrupa’da ve ABD de tam bir panik havası yarattı. Dış basın, Ankara-Tahran ilişkileri sorgulayan haber ve makalelere yer vermeye başladı. Kimi gazeteler, “Türkiye’yi sürüden ayrılan başı boş ülke” olarak nitelendirken, kimisi de ABD Başkanı Obama’ya “Erdoğan’dan hesap sor” çağrısı yaptı. işte bazı gazetelerden örnekler:

Sürüden ayrılan başıboş ülke

LOS ANGELES TİMES: Batı dünyası İran’ın nükleer programını engellemek için yeni ambargolardan söz ederken tüm çabaları baltalayan “sürüden ayrılan-başıboş” ülke hangisi dersiniz? Batının sadık müttefiki ve NATO üyesi Türkiye... Türkiye İran ile ticaretini 2011 yılına kadar 7 milyar dolardan 20 milyar dolara çıkarmayı amaçladığını açıkladı. Bu durum olası BM ambargosunun İran ekonomisi üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin kaybolmasına yol açacak. İran ile model bir demokratrik Müslüman devlet ve doğuyla batı arasında köprü olan Türkiye arasındaki bu yakınlaşma bu ülkenin batıya sırtını dönüp doğudaki İslamcı rejimlerle kucaklaştığı kaygısını körüklüyor. Ancak bu konuda suçun bir kısmı da Fransız lider Sarkozy’ye ait. Onun Türkiye karşıtlığı Türkiye’de bir batı karşıtı tutum oluşmasına sebep oldu. Bir başka faktör ise Türkiye’nin yeni farkına vardığı özgüveni. İşte bu özgüven Erdoğan ile Obama arasında Beyaz Saray’da Aralık’ın 7’sinde gerçekleşecek olan görüşmede de kendini gösterecek. Erdoğan’ın bu görüşmede kendine güveni yüksek olması bekleniyor. Ancak Obama’nın da Erdoğan’a bazı dersler vermesi gerek. Nükleer silaha sahip bir İran Türkiye’nin de çıkarına değil ve Erdoğan’ın “İran’ın nükleer programı tamamen barışçıl” şeklindeki sözleri ya gülünç ve naif bir ifade ya da çok tehlikeli derecede alaycı...

Kendisine hesap sorulacak

ASSOCİATED PRESS: Batı İran’ı nükleer programından taviz vermeye zorlarken Türkiye her iki tarafa da oynayarak sadakatinin hangi tarafta olduğu konusunda kuşkular yaratıyor. Erdoğan, son açıklamaları yüzünden Washington’da kendisine hesap soran sorularla karşı karşıya kalabilir. Türkiye uzmanı Hugh Pope, Türkiye’nin birçok komşusuyla ilişkileri rayına oturtma girişimleri için, havada top çeviren bir akrobat benzetmesi yaptı.

Başbakan’ın icraatlarını tek tek sayıp Hamas’ı hatırlattılar

AMERİKANIN SESİ RADYOSU: Türkiye’nin İran’a yaklaşımı, Türkiye - İsrail ilişkilerinin bozulması ’Ankara yüzünü doğuya mı çeviriyor’sorusunu yeniden gündeme getirdi. New York Times gazetesi önceki gün bu konuyu işledi. Washington Times gazetesinde Erdoğan’ın İran ziyareti eleştirildi. Bu tartışmayı yeniden alevlendiren olaylar: Erdoğan’ın Guardian gazetesinde İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad’ı öven açıklamaları, İran’ın nükleer programı konusunda batılı devletleri çifte standart uygulamakla suçlaması; İran’da muhalefetin şiddetli bir şekilde bastırıldığı seçimlerden sonra Türkiye’nin Ahmedinecad’ı kutlayan ilk ülkelerden biri olması; Anadolu Kartalı tatbikatından İsrail’in çıkarılması; Yahudi aleyhtarı olarak görülen bir dizinin devlet televizyonunda yayınlanması. Bu son gelişmelerden önce Davos olayı, daha önce de bir Hamas heyetinin Ankara’da kabul edilmesi benzer eleştirilere neden olmuştu.

Laik, Müslüman ülke Batı yerine yüzünü Doğu’ya dönüyor

NEW YORK TİMES: Türkiye ile Batı arasındaki gerginlikler artıyor. Türkiye’nin AB’ye katılma olasılığı giderek zayıflarken ve ülkenin yıllarca görünmeyen bir gayretle Müslüman ülkelerine uzanırken, ABD ve Avrupa’nın canını, uzun bir zamandır gündemde olan bir soru sıkıyor: Bu büyük, laik, Müslüman ülkesi Batı’nın yerine Doğu’ya yöneliyor mu?

İsrail’den uzaklaşma kötü

GUARDİAN: Türkiye, Ortadoğu’da çok olumlu yeni bir rol oynuyor. Barıştırıcı, arabulucu, barış yapıcı olmayı amaçlıyor. İran’a uzanmak, bu rolü oynamanın ideal yoludur. Türk liderleri, birkaç yılı, ’komşularla sıfır sorun olarak adlandırdıkları bir hedefi izleyerek geçirdi. Çok başarılı da oldu. Ancak olumsuz bir nokta var o da Türkiye’nin İsrail’den uzaklaşmayı başlamasıdır.

Türkiye mahcup olur

FİNANCİAL TİMES: Ankara’nın İsrail ile ilgili sert tutumu, Ahmedinejad’tan övgü getirdi. (Ahmedinecad’ın) Sayın Erdoğan’ın İsrail’in politikalarına yönelik sert çıkışlarına verdiği destek, Batılı ortaklarını, Ortadoğu ve bölgesel diplomasisinde yeni bir rol oluşturmak amacıyla eski ittifakları terk etmeyeceğine ikna etmeye çalıştığı bu dönemde Türkiye’yi mahcup edebilir.

Müttefikler sinirleniyor

LE MONDE: Tayyip Erdoğan, Tahran’da İran ile Türkiye arasındaki dostluğunu kutluyor. Bu dostluk gösterisi, Türkiye’nin bazı geleneksel müttefiklerini sinirlendiriyor, özellikle son aylarda ilişkilerin hiç durmadan kötüleşen İsrail’i.

‘Kibirli’ diye eleştirdi

REUTERS: Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Tayyip Erdoğan, İran’ın nükleer programına karşı çıkanların önce ellerindeki nükleer silahlardan arınmalarını söyleyerek, bu ülkeye yaptırım uygulayan ülkelere ’kibirli’ diyerek sert çıktı.


Ahmedinecad Türkiye’ye geliyor

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın 26 Ekim’de Tahran’a yattığı ziyaretin ardından İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, Türkiye’ye geliyor. 8 Kasım’da gelecek olan Ahmedinejad, 5-9 Kasım tarihleri arasında İstanbul’da yapılması planlanan İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) 25. Toplantısı’nın son iki günündeki programlara katılacak. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile de görüşecek olan Ahmedinecad’ın İKT’ye üye diğer ülke liderleri ve yetkilileriyle de biraraya gelmesi bekleniyor. İran Cumhurbaşkanı, toplantının son gününde yapılacak “İSEDAK Ekonomi Zirvesi” nde de hazır bulunacak. 25. İSEDAK Toplantısı ve Ekonomi Zirvesine, İKT’ye üye ve gözlemci 62 ülkenin devlet başkanları ile ekonomiden sorumlu bakanlarının başkanlığındaki heyetlerin davet edildiği belirtildi.

Esad: Olumlu gelişme

Bu arada, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Türkiye’nin İran ile ilişkilerini geliştirmesini olumlu bulduklarını ve desteklediklerini söyledi. Esad, yaptığı açıklamada bu durumun Araplar için de çok yararlı olduğunu belirtti.


YENİÇAĞ, 2 Kasım 2009
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen Türk-Kan » Pzt Kas 02, 2009 4:43

AKP’li Tüzmen, Başbakan Erdoğan’ın Washington ziyaretine ilişkin ipuçları verdi

Komşularla ilişkiler ABD’de görüşülecek


‘Türkiye’nin rolü gündeme gelecek’ Başbakan Erdoğan’ın 7 Aralık’ta başlayacak ABD gezisinin gündemi ortaya çıkıyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı Tüzmen, “Ziyarette, Türkiye-Ermenistan, Türkiye-İsrail ilişkileri gündeme gelecek ve Irak’tan ABD askerlerinin çekilmesi konusunda izlenecek politikalar görüşülecek” dedi. Tüzmen, Washington’da yapılacak görüşmeler sırasında Türkiye’nin bölgede alacağı pozisyon ve rolün gündeme geleceğini söyledi.

‘Önemimiz dünyaya vurgulanacak’ Ziyaretle, dış politika açısından Türkiye’nin öneminin dünyaya vurgulanacağını ifade eden Tüzmen, ABD için Türkiye’nin son derece önemli bir müttefik olduğunu belirtti. Tüzmen, “Bu ziyaret önemli çalışmalara imza atacağımız bir dönemin göstergesidir. Ziyareti, ABD ile ilişkilerde yaşanan iniş çıkışların artık geride bırakılması için önemli bir davet olarak görüyorum” diye konuştu.

Tüzmen, Erdoğan’ın ABD’ye ilişkilerin gelişmesi için gideceğini söyledi

‘Ankara’nın rolü konuşulacak’


MERSİN (Cumhuriyet) - AKP Genel Başkan Yardımcısı Kürşad Tüzmen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 7 Aralık’ta yapacağı ABD ziyaretinin iyi ilişkilerin geliştirilmesi için bir davet olduğunu belirterek “Ziyarette, Türkiye-Ermenistan, Türkiye-İsrail ilişkileri gündeme gelecek ve Irak’tan ABD askerlerinin çekilmesi konusunda izlenecek politikalar görüşülecek. Türkiye’nin bölgede alacağı pozisyon ve rol gündeme gelecek” dedi.

Ziyaretle dış politika açısından Türkiye’nin öneminin dünyaya vurgulanacağını, Türkiye’nin popülerliğinin artacağını ifade eden Tüzmen, “Türkiye bulunduğu coğrafyada son derece önemli. Dünyada en önemli NATO ülkesi ABD’den sonra Türkiye’dir. Yapılacak ziyaret önemli çalışmalara imza atacağımız bir dönemin de aslında göstergesidir. Türkiye bakıldığı zaman ABD için son derece önemli bir müttefiktir. Ziyareti, ABD ile ilişkilerin geçmişte yaşanan iniş çıkışların artık geride bırakılıp iyi ilişkilerin pekiştirilmesi için önemli bir davet olarak görüyorum” diye konuştu. Ziyaret sırasında her iki ülke arasındaki ticaretinin arttırılmasının da gündeme geleceğini ifade eden Tüzmen, “ABD gibi çok büyük bir ekonomiye sahip olan ülkeden Türkiye ne yazık ki yeterli payı alamıyor. Sonuçta ABD, çok yüksek rakamlarda ithalat yapıyor ama Türkiye’nin payı çok küçük” dedi.

Türkiye’nin AB üyeliğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tüzmen, “Bunun peşini de bırakmayacağız” dedi.


CUMHURİYET, 2 Kasım 2009
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen Ram » Pzt Kas 02, 2009 4:53

TG - Soner Çağaptay / Batı-Türkiye-İran
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen Türk-Kan » Cmt Kas 07, 2009 2:21

ABD'den Türkiye'ye uyarı

Washington, El Beşir'in ziyareti ve İran ile yapılan iş anlaşmaları konusunda uyardı.


ABD Dışişleri Bakanlığının Avrupa ve Avrasya işlerinden sorumlu üst düzey yetkilisi Philip Gordon, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir'in Türkiye ziyaretine ilişkin, "Türkiye'nin Sudan hükümetine vereceği mesajın, ABD ve Avrupa'nın tutumuyla tutarlı olmasını umduklarını" söyledi.

Washington'da Yabancı Basın Merkezi'nde basın toplantısı düzenleyen Gordon, El Beşir'in İSEDAK toplantısı vesilesiyle Türkiye'ye yapacağı ziyarete ilişkin görüşünün sorulması üzerine, toplantıya kimin katılması gerektiği konusunda karar vermenin ABD'nin işi olmadığını belirtti.

El Beşir ile Türkiye'de görüşmelerin yapılacağına işaret eden Gordon, "Umudumuz, Türkiye'nin Sudan hükümetine vereceği mesajın, bizim ve Avrupalı dostlarımızınkiyle tutarlı olması" dedi.

İRAN İLE İŞ YAPMANIN ZAMANI DEĞİL

Gordon, Türkiye ile İran arasında imzalanan enerji anlaşması konusunda Washington'ın tutumuna dair bir soru üzerine de, ABD'nin İran'a yönelik ekonomik yaptırımlarının koşullarında bir değişiklik olmadığını, bu ülkeyle ekonomik alanda iş yapmadıklarını belirtirken, "Ayrıca, diğer ülkeler için de İran ile iş yapmanın zamanı olmadığını düşünüyoruz" dedi.

"Diğer ülkeler İran'ın enerji sektörüne büyük yatırımlar yaptığı zaman yaptırım uygulanmasını gerektiren bir yasamız var ve bunların hiçbiri değişmedi" ifadesini kullanan Gordon, şöyle konuştu:

"Ana noktayı vurgulamam gerekirse, İran'a yatırımlar ya da bu ülkeyle alışverişler bizim yasamızla çatışmasa bile, genel prensip olarak, İran ile iş yapmak için uygun zamanın bu olmadığını düşünüyoruz. Bu konuda ileriye gitmeden önce, İran'ın uluslararası toplumun tekliflerine yanıt verdiğini görmek istiyoruz."

KIBRIS

Gordon, Kıbrıs müzakerelerine ilişkin bir soru üzerine de, adanın her iki tarafında çözüme ilgi duyan liderlerin varlığı ve çeşitli etkenlerin birleşimiyle, Kıbrıs için önemli bir fırsat penceresinin olduğu görüşünü dile getirdi.

Her iki taraftaki liderlerin birbirlerini uzun zamandır tanıdığına işaret eden Gordon, "Geçmiş yılların aksine, BM'nin himayesinde ciddi ve düzenli olarak doğrudan görüşmeler yapıyorlar, ki bu iyi birşey. Tabii ki zorluklar var. Her iki tarafta da önemli görüş farklılıkları sürüyor. Ancak ABD elinden geldiğince bu süreci destekleme siyaseti yürütüyor. Kıbrıs'ta iki bölgeli iki toplumlu bir federasyonun gelişmesini desteklemeye devam ediyoruz" diye konuştu.

TÜRKİYE'NİN AB SÜRECİ

Gordon, Türkiye'nin AB sürecine ilişkin bir soru üzerine de, ABD'nin AB'nin bir üyesi olmadığına ve Türkiye'nin birliğe üyeliği konusundaki kararı da AB ülkelerinin vereceğine dikkati çekti.

Türkiye'nin Avrupa arzusunu uzun süredir desteklediklerine işaret eden Gordon, "Sürecin Türkiye için sağlıklı ve yapıcı olduğuna, güçlü bir Türkiye-AB ilişkisinin hem Avrupa hem Türkiye için yararlı olacağına inanıyoruz. Dolayısıyla Avrupa'daki dostlarımızı bu süreci ileri götürmeye teşvik ediyoruz. Türk hükümetinin de, Türk kamuoyunun da, AB'ye katılıma ilgi duymaya devam ettiğini düşünüyorum" dedi.


http://www.gercekgundem.com/?p=229980
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen Ram » Cmt Kas 07, 2009 2:33

Yahudi Amerikanlar Tayyip'i ve Akapesini Hedef Almaya Devam Ediyor

Wall Street Journal Türkiye ordusunun NATO ilkelerine bağlı olduğunu ancak hükümetin farklı bir tutum izlediğini yazıyor. David Schenker imzalı makalede, AKP hükümetinin İran ve Suriye ile yakınlaşmasına dikkat çekiliyor:

Bugün Türkiye’de ordu, Atatürk’ün kurduğu laik, demokratik ve Batı yanlısı cumhuriyetin temelleri sarsılırken, seyretmekten başka bir şey yapamıyor. Henüz Türkiye’yi NATO’nun dışında düşünmek içine erken olsa da, fazla uzak olmayan bir gelecekte ittifakın bir karar vermesi gerekecek. 2014 yılında NATO’nun yeni nesil savaş uçağı olan Joint Strike Fighter’ın teslimatı yapılacak. Türkiye’nin politikalarındaki değişiklikler göz önüne alındığında, üstün teknoloji ürünü bu uçağı vermeden önce Ankara’daki İslamcı hükümetin güvenilirliği konusunda ciddi sorular sorulmalıdır. NATO, Türkiye için kötü senaryoyu düşünmeye başlamalıdır. Giderek İslamcı bir kimliğe bürünen Türkiye, NATO üyesi olmayı sürdürse bile güvenilmez bir müttefik olacaktır. Öyle görünüyor ki, politikalarında ciddi bir değişiklik yaşanmazsa, Batı Türkiye’yi kaybediyor.



Washington Times da Adalet ve Kalkınma Parti’nin İsrail yerine İran ve Suriye ile ittifakı seçtiği yorumuna yer veriyor. Ilan Berman imzalı makale özetle şöyle:

AKP’nin İsrail’e karşı tavrı kısmen iç siyasi gerekçelerden kaynaklanıyordu. İsrail ile stratejik işbirliği, AKP’nin en büyük siyasi rakibi olan ordunun düşüncesiydi. Ancak Türkiye’nin İsrail’e karşı politikasını değiştirmesinin sonuçları iç politikayla sınırlı değil. Ankara ile Tel Aviv arasındaki ilişkilerin gerginleşmesi, Türkiye’nin Doğu’ya yöneldiğinin bir işareti. Aslında bütün ittifaklarda inişli çıkışlı dönemler yaşanır. Ne var ki, Türkiye’nin Tel Aviv yerine Şam ve Tahran’la işbirliğine girmesi, hükümetin kendini bölgede nasıl konumlandırdığını da gösteriyor. Ve bu, Batının yanında değil, Batı karşıtlarının yanında bir konumlanma oluyor.

Kaynak:
İm (Kod): Tümünü seç
http://www.voanews.com/turkish/2009-11-06-voa6.cfm
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen ayee » Cmt Kas 07, 2009 5:48

"rogue" sözcüğü için "başıboş" seçimi iyimser bile sayılabilir bknz: http://www.seslisozluk.com/?word=Rogue&ssQBy=0
Kullanıcı küçük betizi
ayee
Üye
Üye
 
İletiler: 26
Kayıt: Cum Ağu 28, 2009 7:35

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen İlteriş » Cmt Kas 07, 2009 6:38

Ser cephesi yek vucut degil. Buna gore soyleyecek sozumuz olmali. Tayyip yine yeni pozlar cekiyor. At izi yine, it izine karismis durumda. Bir bakiyorsunuz hersek ser cephesi icinde gozukuyor, bir bakiyorsunuz disinda. Duruslar bulaniklasmaya basladi. Turkiye cevresinde yeni bir emperyalist savas olabilir. Bu puslu hava hic hayra alamet degil.
"Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu ilke, ancak tam istiklâle sahip olmakla gerçekleştirilebilir"

Mustafa Kemal Ataturk
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş
Üye
Üye
 
İletiler: 1197
Kayıt: Cmt Eki 20, 2007 23:05

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen sessiz sedasız » Pzr Kas 08, 2009 13:00

El Beşir eksikti!

Melih Aşık
8 Kasım 2009


Sudan Devlet Başkanı El Beşir’de bizimkileri çeken bir cazibe var… Uluslararası Ceza Mahkemesi adamın soykırım suçundan tutuklanmasını istiyor. Bizimkiler tutuklamak ne kelime, adamı el üstünde taşıyor. ABD ve AB’nin Türkiye’ye kabul etmeyin çağrısına karşı Cumhurbaşkanı Gül adeta rest çekiyor:
- Onlar ne karışır ki…
Sanki ABD ve AB bize ilk kez karışmış… Üstelik insan hakları konusunda artık bütün ülkeler birbirine karışabiliyor. Gül Bey bunları bilmez mi? Bilir elbette… Ancak anlaşılan son zamanlarda Tayyip Erdoğan’ın İsrail’e ve Batı’ya karşı efelenmelerle topladığı puanları kıskandı… Muhtemelen bir efelik de ben yapayım diye düşündü…
Ankara kendini: “El Beşir bizim davetlimiz olarak gelmiyor, İslam ülkeleri toplantısına geliyor” diye savunuyor. İyi de El Beşir New York’a Birleşmiş Milletler toplantısına gidebiliyor mu? Sıkıysa gitsin…
Cumhurbaşkanı Gül geçen yıl da El Beşir’i Çankaya’da devlet töreniyle ağırlamıştı.
Bu arada ABD yönetimine yakın gazetelerden Wall Street Journal’de yayımlanan yazıya dikkat… David Schenker’in “Türkiye’siz bir NATO” başlıklı yazısında Türkiye’nin artık NATO’nun güvenilmez ortağı olma yoluna girdiği belirtiliyor…
Yaşanan eksen kayması netleşiyor. Batı kaşlarını çatıyor.
Son 10 yılda zerkedilen “ılımlı İslam” aşısında doz kaçtı anlaşılan!
Bizimkiler gerçek dostlarını “şeriatçı eksen”de buldu…
Artık mutluluğu Katar – İran- Suriye – Hamas – Sudan çizgisinde arıyoruz…
Batı şaşkın… Kıbrıs, Ege, Ermenistan, Kürt açılımı beklentileri yüzünden susuyor ama… Kaygılı da… Bakalım gidiş nereye…

Abdullah Gül Alevi açılımı için Tunceli’ye gitmiş.
Bir zahmet Diyanet İşleri Başkanlığı’na gidip “Cemevleri ibadethane değildir” diyenlerin kapalı ufkunu açsa, daha gerçekçi olurdu.
Haldun Ertem

Uzaklar…
“Eğer dostluğumuz zaman ve uzaklıkla sınırlıysa, o yok demektir.
Zaman ve uzaklıkla sınırlı olmayanı yaşıyoruz biz.
Uzaklığı yenince hep aynı yerdeyiz, zamanı yenince hep aynı anın içindeyiz.
Böylece her an için birlikte olacağımızı düşünmedin mi?”
Martı’dan…

Para ve fazilet
Atinalı ünlü devlet adamı Solon (MÖ 638 – 558) şiir de yazar.
Bir şiirinde der ki:
“Devlet, büyükler yüzünden mahvolur gider
Halk bilgisizlikten müstebitin kölesi olur
Gemi azıya almış olanı sonradan dizgine vurmak
Kolay iş değildir
O yüzden önceden düşünmek gerekir her şeyi…
* * *
Solon bir başka şiirinde şöyle diyor:
“Pek çok kötüler bolluk içinde yüzüyor
İyiler ise fakirlikle pençeleşmekte
Ama biz faziletimizi onların servetine değişmeyiz
Zira fazilet değişmez, ebediyyen bakidir
Fakat para, insanlardan
Bugün birinin, yarın öbürünün eline geçer…

Avrupa halleri…
Turgut Özakman’ın “Cumhuriyet” adlı son kitabı satış rekorları kırıyor…
Kitaptan küçük bir bölümü aktaralım…
Meclis 3 Kasım 1922’de Lozan’da izlenecek politakayı görüşmek üzere toplanmıştır.
Dersim Milletvekili Diyap Ağa milletvekilliği yaşamında ikinci kez söz alarak Türk – Kürt konusu hakkında kısaca şöyle dedi:
“Hepimiz biliyor ve söylüyoruz ki dinimiz, aslımız, neslimiz birdir. Bizim içimizde ayrılık gayrılık yoktur. Ne Türklük, ne Kürtlük davası vardır. Hep biriz, kardeşiz. Düşmanlar bizi birbirimize düşürmek için tuzaklar kuruyorlar. Hile yapıyorlar. Biz birbirimizle iftihar ederiz. İşte bu kadar.”
Meclis Diyap Ağa’nın konuşmasını alkışlar, bravo sesleri ile karşıladı. Diyap Ağa bin yıllık toprak, tarih ve yazgı kardeşliğini özetlemişti.
Bitlis Milletvekili Yusuf Ziya Bey de dedi ki:
“Avrupalılar aldatıcı sözlerle bizi birbirimizden ayırmaya çalışıyorlar. Ben Kürdoğlukürdüm. Bir Kürt milletvekili olarak sizi temin ederim ki Kürtler, yalnız büyük ağabeyleri Türklerin saadet ve selametini istiyorlar. Biz Kürtler Avrupa’nın Sevr parçası ile verdiği bütün hakları, hukukları ayaklarımızın altında çiğnedik ve bütün manasıyla bize hak tanımak isteyenlere geri verdik. Türklerle birlikte kanımızı döktük ve ayrılmak istemedik, istemeyiz. Delege kurulumuz Lozan’da azınlıklar söz konusu edildiği zaman Kürtlerin hiçbir isteği olmadığını söylesin. Kerkük’ü, Süleymaniye’yi Musul’u da unutmasın!”
* * *
Abdullah Öcalan İmralı’daki ilk ifadesinde ne demişti:
“Avrupa beni Türkiye’ye karşı kullanırken Türkiye’yle beni karşı karşıya getirirken Türkiye’nin de önünü kesmeyi hedeflemişti. İnsan haklarından çok bahseden Avrupa, beni kullanarak çok kan dökülmesine sebep olmuş ve sonuçta insan haklarını işletmeyerek ikiyüzlü olduğunu göstermiştir.”

KKTC’lilerin yüzde 78’i bağımsız devlet istiyormuş.
Anlaşıldı. Bu KKTC’liler Mehmet Ali Talat’ı kahrından öldürecek!
* * *
Berat Özipek adlı doçent: “Özal yaşasaydı Genelkurmay Başkanı’nı görevden alırdı” demiş.
Eski zamanlarda ünlü olmak için zemzem kuyusuna işerlermiş. Ünlü olmanın şimdi böyle yeni yolları var.
Fahrettin Fidan

Kaynak
Sen ne kadar bilirsen bil,Senin bildiğin karşındakinin anladığı kadardır.
Kullanıcı küçük betizi
sessiz sedasız
Üye
Üye
 
İletiler: 988
Kayıt: Cum Mar 28, 2008 1:55
Konum: istanbul

Re: 'Washington Erdoğan'dan hesap sorabilir'

İletigönderen sessiz sedasız » Pzr Kas 08, 2009 23:23

El Beşir gelmiyor

Sudan Devlet Başkanı El Beşir Türkiye'ye gelmiyor
Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir'in, İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) 25. Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) toplantısı için Türkiye'ye gelmeyeceği öğrenildi. Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Beşir'in, İSEDAK toplantısına katılmayacağı bilgisi Ankara'ya ulaştı.

Beşir'in katılmama nedeninin Sudan tarafınca açıklanabileceği belirtiliyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin hakkında tutuklama kararı çıkardığı El Beşir'in muhtemel Türkiye ziyaretine Avrupa Birliği ve ABD tepki göstermişti.

SEBEP SUDAN'DAKİ SORUN OLARAK AÇIKLANDI

Sudan'ın resmi haber ajansı SUNA, İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) 25. Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) toplantısı için Türkiye'ye gelmesi beklenen Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir'in, Türkiye ziyaretini, ''Sudan'daki bir sorun nedeniyle ertelediğini'' duyurdu.

SUNA'nın haberine göre, bugün Mısır'ın Şarm El Şeyh kentinde düzenlenen Çin-Afrika zirvesine katılan Ömer El Beşir, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü telefonla arayarak, İSEDAK toplantısı için İstanbul'a gelemeyeceğini bildirdi.

Habere göre El Beşir, partisiyle Sudan'daki eski isyancılar arasındaki anlaşmazlığa çözüm bulmak için Sudan'ın başkenti Hartum'a dönmek zorunda olduğunu kaydetti.

Kaynak
Sen ne kadar bilirsen bil,Senin bildiğin karşındakinin anladığı kadardır.
Kullanıcı küçük betizi
sessiz sedasız
Üye
Üye
 
İletiler: 988
Kayıt: Cum Mar 28, 2008 1:55
Konum: istanbul


Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x