Hayrünnisa Gül'ün bu bakışı AB masasına geldi
Fotoğrafta görüldüğü üzere, Hayrünnisa Gülün, yanında oturan modern giyimli hanıma bakışı ve bakışındaki ifade AB Karma Parlamento Komisyonunun geçen Çarşamba gerçekleşen toplantısında masaya geldi.
Önce fotoğrafı anlatalım.
Fotoğraf, Doğa Hayatını Koruma Vakfının geçtiğimiz ay Bodrumda düzenlediği kongrede çekilmiş.
Hayrunnisa Gülün sağ yanında oturan, Doğa Hayatını Koruma Vakfı Başkanı Akın Öngör.
Akın Öngörün yanında oturan ise, eşi Gülin Öngör.
Akın ve Gülin Öngör kongrenin ev sahibi ve Cumhurbaşkanı sıfatıyla Abdullah Gül ve eşi Hayrunnisa Güle de ev sahipliği yapıyorlar.
Hayrünnisa Gük fotoğrafta Gülin Öngöre bakıyor.
Daha doğrusu, Gülin Öngörün bacaklarına.
Fotoğraftan görüleceği üzere, Gülin Öngör şık ve bakımlı bir kadın.
Omuzlarındaki şal da güzel ve alımlı.
Kıyafetinin bütünü, oturuşu ve ifadesi özgüven yansıtıyor.
Gülin Öngörün bacakları aslında fazlaca ortada değil.
Dizinin üstü yaklaşık bir 5 santim kadar görülüyor.
Ki, normal olarak çoğu modern kadının etek boyu dizin hafif üzerinde olur veya olabilir.
---
Bu fotoğrafın AB masasına getirilmesinin sebebi ise şu.
Hayrünnisa Gülün Gülin Öngörün bacaklarına bu bakışı kongrede bulunan bazı görevlileri rahatsız ediyor ve bu fotoğrafı CHP Uşak Milletvekili ve AB Karma Parlamento Komisyon üyesi Osman Coşkunoğluna getiriyorlar.
Bundan sonrasını Coşkunoğlunun ağzından dinleyelim.
Hayrünnisa Gülün bu bakışından çevredeki kadınlar rahatsız olmuş. Bunun fotoğrafını bana getirdiler. Ben de bu fotoğrafı AB Karma Komisyon toplantısına götürdüm ve AP Türkiye raportörü Ruitjene gösterdim. (Ruitjen Hollandalı Hristiyan Demokrat ve bir kadın-SU) Ruitjene Hayrünnisa Gülün bu bakışının çevredeki kadınları rahatsız etmiş olduğunu ve bunun kadınlar üzerinde bir baskı hissi uyandırdığını anlattım. Ruitjen fotoğrafa çok dikkatlice baktı. Ertesi gün konuşması vardı. Konuşmasında aynen şöyle dedi, Şimdi anlıyorum ki, Türkiyede Hükümet türban yasasından önce, kamusal alandaki uygulamaları güvence altına alan anayasal düzenlemeler yapmalı ve önce bir checks and balances (güçler ayrılığının güvence altına alınması) sistemi oluşturmalı
Ruitjen, yani, bu fotoğraftan etkilenmiş ve Türkiyede modern giyimli kadınların korkularının giderileceği güvenceler olmadan, Hükümetin türban yasası çıkarmasını uygun görmemiş.
---
Ben bu fotoğrafta bir şey daha görüyorum.
Evet, siyasi erki elinde tutan zümreye mensup kişilerin kılık kıyafete bakışları toplumsal iklimi çok etkileyecek bir güce sahiptir.,
Nitekim AKP Türkiyeye bunu bol bol yaşattı.
Bu fotoğraf bunun fotoğrafı ama sadece bunu görmedim ben bu fotoğrafta.
Hayrünnisa Gülün bakışlarında bir de özenme gördüm.
Ben de böyle olsam, olabilsem gördüm
Hatta kıskanma psikolojisinin izlerini gördüm.
Modern kadın modelinden etkilenme ve onu örnekleme arzusu gördüm.
Tabii, güzel değil bakışları, iyi bakmıyor.
Hayrünnisa Gül, zaten, bu yönüyle benim de bizzat gözlemlediğim birisi.
Ama sözünü ettiğim bu psikolojiye de dikkat edilmesi lazım.
---
Bu arada, bu fotoğrafa bakarken aklıma Türkiyenin teorisyen sosyologları da geldi.
Şerif Mardin ve Nilüfer Göle mesela.
20 senedir içimizi zehirledi bu sosyologlar.
20 senedir Türkiyenin içine zehir olarak dönen sorumsuz teoriler ürettiler ve bol bol yutturdular bunları.
Türbanlı kadının iç dünyasını yanlış aksettirdiler mesela.
Kadının ruh sağlığına yardımcı olacak tek kelime etmediler, edemediler mesela.
Türkiyedeki sosyoloji biliminin yüzünü kızarttılar.
Bu konuya, ama, bir başka yazının tamamını ayırmalıyım.
Bu isimleri masaya başka türlü almanın vakti geldi de, çoktan geçti bile.