Milli eğitim sistemimiz her zaman çok tartışılmıştır.
Bazı gazetici ve yazarlardan eğitimimizin ezberci olduğu ve bunun beraberinde çocukların teslimiyetci bir yapıya büründükleri şikayetleri duyulur.Bana görede bu şikayetlerin haklı yönleri vardır.
Ama Hasan Demir in acıkistihbarat.com da okudugum haberinden sonra Milli Egitimi sistemimizdeki bu tartışmaları bırakıp evvela "yaratıcı zekalarımıza" sahip cıkmalıyız.
Haberde anlatıldıgını göre; “Merkezi İngiltere’de olan uluslararası üstün zekâlılar ve yetenekliler kuruluşu ’Meensa”nın Türkiye ofisi ülkedeki ’üstün zekâlı yeteneklileri’belirlemek amacıyla ilk kez sınav yapacak." yani İngiltere Türkiye`de üstün zekalı çocuk arıyor.
Hasan Demir haberin devamında,yani daha iyi anlaşılması için şu güzel iki örneği vermiş.
“Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde bir genç tren yoluna yatarak intihar etti. İki yıl önce Uludağ Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümünden mezun olan 22 yaşındaki Yakup Bilmedi, Veliköy beldesinde tren yoluna yatıp trenin gelişini bekledi. Edirne-İstanbul seferini yapan tren gencin üzerinden geçti. Talihsiz genç feci şekilde can verirken bir süre sonra durabilen makinist durumu jandarmaya bildirdi.”
Yakup`un neden öldüğünü ve derdinin ne olduğunu bilen yok.Ama bilinen şu ki Yakup`un Tekirdağ Fen Lisesi`nde okurken TÜBİTAK`ın açtığı Fizik Olimpiyatlar`ına seçilen gencin fizik alanında kendine ait iki teorisi bulnuyordu.Çevresi tarafından da süper zeka olarak tanınıyordu Yakup.
İkinci örnek ise İngiltere`den.Arran Fernandez.1995 doğumlu Fernandez,2003 yılında ortaokulu dışardan bitirme sınavında ileri matematikte başarı gösterince İngilizler bu çocugun kolundan tutup Cambridge Üniversitesine götürmüşler.Ve senin yerin burası,sen İngiltere`nin geleceğisin sağda solda heder olma! demişler.
Buyrun size Yakup ve Fernandez ve buyrun size iki ülkenin bu cocuklara gösterdiği ilgi.Yorum sizin..