Yeni Osmanlı Büyük İsrail’dir!
CIA ajanları Graham Fuller ve Paul Henze, 1980’li yıllardan itibaren, “Atatürkçülük ölmüştür. Ulus devletler dönemi bitmiştir. Türkiye, Osmanlı gibi çok kültürlü, çok dinli ve çok ırklı bir yapıyı benimsemelidir. Bunun için en iyi yol Ilımlı İslam’dır. Etnik kimlikler kendilerini ifade edebilmelidir” demeye başlamıştı.
Ilımlı İslam ve köktenciliği dönüştürme projeleri 12 Eylül’den itibaren birbiri ardına uygulandı. Önce Turgut Özal’ı iktidar yaptılar. Özal, konuyu “Federasyonu tartışalım” noktasına kadar götürdü.
Fazilet Partisi içinde “Yenilikçi kanat” adını alan dönüşüme uğramış kadrolar, daha sonra AKP’yi kurdu. AKP’nin parti programının ana hatları, ABD’den gönderilmiş gizli bir mektuptan alınmıştı.
2003 yılı Eylül ayında ABD derin devletinin en önemli adamlarından biri olan Richard Hollbroke, “Osmanlı, Irak coğrafyasını etnik ve dini unsurlara özerk statü vererek yönetmişti” anlamına gelecek sözlerini söyledikten sonra, Tayyip Erdoğan’ın “Türkiyelilik” tartışmasını yeniden başlatması, programın düğmesine yeniden basıldığını gösteriyordu.
* * *
Yine 2003 yılında ABD’nin İstinye’deki başkonsolosluğunda, isimleri bilinen 10 gazeteciye; “Yeni Osmanlıcılık” adı altında, “Türkiye ile ABD’nin ortak çıkarlarının nerede olduğuna” dair bir haftalık seminer verildi. ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’nda Siyasi İşler Bürosu sorumlusu Stephen C. Kimmel, çok önceden bu türdeki yazarlara çengel atmıştı. Beyoğlu’nda bir lokantada sık sık bir araya geldikleri biliniyordu.
Prof. Dr. Anıl Çeçen, 2004 yılında bir toplantıda “TÜSİAD, Bizans zihniyetiyle Avrupa federasyonunun; MÜSİAD ise Yeni Osmanlıcılık imajı üzerinden Büyük Orta Doğu, yani Büyük İsrail federasyonunun parçası olmaya yönlendirilmiştir” diye uyarıyordu.
Abdullah Gül ise bir seminerde yaptığı konuşmada “İkinci Cumhuriyet, yeni Osmanlıcılık kavramlarının ve bu tartışmaların ortaya gelmesini ben çok sağlıklı görüyorum ve geleceğe çok ümitle bakıyorum” demişti.
Biz bu bilgileri bu sütunda tekrar tekrar yayınladık. Hatta 5 Ağustos 2007 tarihinde “Yeni Osmanlıcılık ya da Büyük İsrail!” başlığı altında adeta fotoğrafı gösterdik.
İşte bugünlerde gerek siyasi operasyonlarla, gerekse dizi filmler yoluyla televizyon üzerinden milliyetçiliğin yıpratılmak istenmesinin sebebi de budur. Büyük Orta Doğu Projesi’nin haritasını “Yeni Osmanlı coğrafyası” diye gösteriyorlar. Aslında o harita, Büyük İsrail haritasıdır.
* * *
Nitekim AKP’nin Kürt açılımını anlatmak üzere hazırlayıp teşkilâtına dağıttığı kitapçıkta, Osmanlı modeli örnek gösterildi. Kitapçıkta, Osmanlı’da “kesret içinde vahdet” denildiğine, bunun “çokluk içinde birlik” anlamına geldiğine dikkat çekiliyor.
Graham Fuller de aynen böyle diyordu.
Yeni Osmanlıcılığa teşvik eden Financial Times’ın sözcülüğünü yaptığı Batı sermayesidir. Yani Yahudi lobisidir.
Türk halkının, AKP’yi, dolayısıyla Amerikan stratejisini desteklemeye devam etmesi için Büyük İsrail projesini “Yeni Osmanlıcılık” olarak benimsemesi, yani zokayı yutması gerekir.
AKP tabanının bu zokayı yutmaya meyilli olduğunu sadece biz söylemiyoruz;
Yenişafak yazarı Akif Emre, “Ismarlama Osmanlı haritası” başlıklı yazısında “Daha düne kadar Türkiye’yi parça parça gösteren haritalar yayımlayan Amerikalılar, bugün ‘Yeni Osmanlı haritası’ diye büyük imparatorluk haritalarını niçin gündeme getirsin?” dedikten sonra AKP tabanı hakkındaki gerçeği şöyle ifade etmişti:
“Özellikle muhafazakâr ve İslâmcı geçmişiyle bilinen kesimin bu sahte gerçekliğe ram olma riski çok yüksek!”
Arslan BULUT, 8 Aralık 2010
yenicaggazetesi.com.tr