Yeni Paralel Devlet
AKP, her geçen gün başımıza yeni bir dert daha açıyor. 293 AKP Milletvekili içinde, bir tane olsun aklı başında, ülkesini Türk Milletini seven Milletvekili kalmadı mı? AKP Grubunda bulunan ve çoğunu şahsen tanıdığım “Profesör” unvanı taşıyan akıllı insanlar niçin suskun kalırlar? Neden suça ve günaha ortak olurlar?
Parti din, genel başkan da halife mi ki? Niye yanlışını yüzüne karşı söylemezler? AKP yöneticileri İslam Dininin “Ahlâk-Namus-Dürüstlük” konularındaki emirlerine bu güne kadar uymadılar. Eğer inansalardı, başta saatçi zafer-eskort egemen-boyunsuz muammer-toki bayraktar ve yüzlerce üst düzey yetkilinin “hırsızlık” sebebiyle “Şeriat Hükümlerine” göre cezalandırılmaları gerekirdi!
Bir an için AKP’lilerin genel başkanlarına halife düzeyinde biat ettiklerini varsaysak dahi, Türkiye’de yeni Vatikan olacak bir paralel yapının kurulmasına nasıl razı olurlar? Uzman Dr. Mustafa Altıoklar’ın mahkemede yaptığı savunmada AKP önderliğini, “Narsisistik Kişilik Bozukluğu” tanısı ile ilgili tanımlamasına katılmak zorunda kaldığımızı eski bir Sağlık Bakanı olarak belirtmek isterim.
Önümüzdeki yıllarda AKP uygulamalarından birincisi;
Rusya ile ilişkilerimizi gerecek, bize turizmden tarıma kadar birçok konuda ciddi rahatsızlık verecek, Fener Rum Patrikhanesine “Ekümenik” yapı kazandırma çalışmalarıdır.
İkincisi ise,
Suriye’den “Arap” kimliği ile ülkemize gelen 2 Milyon Hıristiyan Ortodoks Ermeni’nin kendi kiliselerini kurmalarına AKP’nin izin vermesi olayıdır!
AKP’nin onay vermesi ile;
-Fener Rum Patrikhanesinin, Ukrayna’ya “Otosefal” yetkisi vermesi, Patrikhanenin “Ekümenik” sıfat kazanmasına neden oldu. Böylelikle AKP, Fatih Sultan Mehmet’ten bu yana Türk Devletinin bu konudaki kararını kaldırıp attı!
-BOP Eşbaşkanı olarak, “Kürt Devletinin” kurulması için ABD-İsrail istikametinde politika uygulayan AKP, Kürt Devletinden sonra, Ermeni Ortodokslarının kilise kurmalarına izin vererek, gelecekteki Ermeni Devletinin de temelini atmış oldu…
Değerli Okurlar;
FETÖ denen haini, sardılar sarmaladılar 11 yıl kucaklarına aldılar. Almadılar mı?
Yurtiçinde parsel-parsel arazileri FETÖ’ya vermediler mi?
Yurtdışındaki tüm elçiliklerine “FETÖ’ya yardım edin” diye yazı yazmadılar mı?
Sonra, herkesi FETÖ’cu ilan edip “Paralel Devlet” diye ağladılar. Ağlamadılar mı?
Tüm utanmazlıklarıyla Fener Rum Patrikhanesine “Ekümenik” unvanını verdiler,
Ermeni Kiliselerine izin verdiler, vermediler mi?
Şimdi “Biz Muhafazakâr Müslümanlarız” diyorlar. Demiyorlar mı?
Peki, Türk Milleti olarak biz ne diyeceğiz? De hadi gidin be, bu ne utanmazlıktır?
Not;
Türk Milletinin direnç noktalarından biri, Türk Dünyasının en önemli mücahitlerinden biri olan Sayın Rauf Denktaş’ı rahmet ve saygıyla anıyorum. Keşke ona “Gir Kıbrıs’ta konuş, niçin Türkiye’de konuşuyorsun” diyen zavallılar, ondan ders alsalardı…
Sağlık ve başarı dileklerimle.
Rifat SERDAROĞLU, 14 Ocak 2019