Yetkili ve yetkisiz damat görüştü

Bakıyorum da Türk televizyonlarında bizlere neler seyrettiriyorlar anlamaya çalışıyorum. İnanın soğuk savaş dönemindeki Sovyet televizyonları bile bizimkilerden renkliydi. Saddam’ın Televizyonu bile bizimkilerden farklıydı.

Önce Haber bültenleri; Ben Türk televizyonlarının akşam haber saatinde yabancıların surfing dediği tüm kanallarda gezerim. Bakalım bu haberi kim nasıl veriyor diye. Tüm yandaş kanalların Reis ve iktidar haberleri belli ki bir merkezden kanalize ediliyor, yönetiliyor. Bunda da AA yani Anadolu ajansı başrolü oynuyor. Bu bugüne kadar bildiğimiz bir konu yeni değil anlaşılan. Benim yeni merak ettiğim daha doğrusu farkına vardığım başka bir komedi. Mesela, çaktırmadan tüm mallarını elden çıkaran Şahenk ailesi. NTV’nin de sahibi olan bu Doğuş grubunun satın aldığı Star televizyonunun ana haber bülteni sürekli dikkatimi çekti. Yanlış duyuyorum deyip bu kanalı bir hafta içinde yakın izlemeye aldım.

Dikkatimi çeken iktidar haberleri dışında, öteki haberler magazin de dâhil, Startv güncel haberleri hep bir gün sonra veriyor. Kaza haberleri, çatıdan atlayan kadın haberleri, cinayet haberleri. Anlayamadım gitti. Belli ki bu grup için haber bülteni önemli değil yalakalık önemli. Bu grubun haber kanalı NTV’de şahikalar yaratıyor. Benim zamanımda ATV’de muhabir olan Oğuz Haksever’in yönetimindeki NTV’de haberleri geçtim haber programları da bir âlem.

Gene bu haber kanalında bir haber programında seçim anketleri değerlendiriliyor. Anketlerde ne varsa artık panele katılanlar başta Mehmet Barlas, AKP’lilerin anketleri değerlendirme konusunda ne yapması gerektiğini anlatıyor. Panele katılan Barlas, “biz, biz” diye kendini grubun içine sokuyor. Yani eylemleri ve savunduğu konular nedeniyle biz zaten onun o takımdan olduğunu biliyorduk da bu kadarını ağzıyla itirafını beklemiyorduk. Gerçi bu durum Sabah, ATV, A kanal ve öteki yalaka kanallarda yaygın bir uygulama. Ama bu kadar yayılmasını beklememiştim.

Geçen yazımda TV sunucuların da değinmiş ancak tam anlamıyla eleştirmemiştim. Benim zamanımda özel TV’ler arasında en iyisi Ali Kırca ile ATV idi. Bizi Aydın Doğan’ın Kanal D’si izler onu da Cem Uzan’ın Star Televizyonu. Özalların has Bankacı ahbabı Erol Aksoy’un sahibi olduğu ve güzellik müsabakası galibi Defne Samyeli’nin sunduğu Show TV’nin encamı bile okunmazdı haber yarışında. Şimdilerde haber sunmak için başka vasıflar aranıyor. Mesela Kanal D’de haber sunan hanımı ben, annemle çocukluğumda gittiğim kadınlar hamamı tellaklarına benzetiyorum. Ne sesi, ne fiziği, ne de haberle ilişkisi, bu işe müsait ama anlaşılan Anadolu kaplanlarının tercihi anneleri ile birlikte gittikleri kadınlar hamamı ötesine geçememiş.

Haber bültenleri sonunda seyirciye dinledikleri ve inandıkları haberler nedeniyle dünyanın en angut milleti olmadıklarına inandırmak için Çin’de, Rusya’da Afrika ülkelerinde Filipinlerde veya dünyanın adı bilinmeyen ülkelerinde kaydedilmiş geri zekâlı olaylarının videoları da izlettiriliyor. Demek isteniyor ki dünya da yaptığınız salaklıklarda yalnız değilsiniz geri zekâlı olmakta da önde ve yalnız değilsiniz sizler gibi olanlarda var. Bu konuda ne yazsam ne söylesem sakinleşemiyorum. Neyse.

Gelelim güncel konuya. Reis, Amerikalı reis Trump’ın gayrı resmi danışmanı güvenlik soruşturması bile geçiremeyen damadı Yahudi asıllı Kushner ile bir araya geldi. (Bu arada Trump güvenlik soruşturmasından geçmesi için talimat vermiş) Bizimkiler hatırlarsanız ABD’nin elçilik binasını Kudüs’e taşınmasını eleştirmişti ya. İşte Kushner bu işin mimarı ve fikir babası. Peki, Ankara’ya ne fikir getirdi, Ortadoğu sorununu çözme maskesi altında İsrail’e nasıl 65 milyar dolarlık yardım sağlanabilir? Ne oldu bizimkilerin Filistin babalığı, İslam savunuculuğu. Oldu mu ya kalkıp İslam düşmanları ile vals yapmak?

Hadi bu böyle. Peki, Reisin ABD Başkanı Trump ile görüşmesi ardından yaptığı ABD’ye çağrıldım veya ben onu çağırdım laflarına. Beyaz Saray’dan araştırdım. (Hoş Trump yönetimi altındaki Beyaz Saray’ın da bizim Ankara açıklamalarından farkı yok ya) Doğru reis Trump’ı mümkünse hem de seçimler öncesi propaganda adına Türkiye’ye çağırmış. Ana Amerikan tarafından bizim Reisi çağırmak gibi bir girişim yok. Ve hatta dokundurma bile olmamış. Hele bu aralar Trump’ın başı yargılanma gibi büyük bir sorunla dertteyken.

ABD Kongresindeki soruşturma da Trump yalakaları ile karşıtları komisyonlarda birbirine girdi. Bu arada New York eyaleti Trump’ın vergi kaçakçılığı ve yolsuzlukları konusunda ayrı bir soruşturma yürütüyor. Rivayet o ki adam başkanlıktan indiği gün cezaevine gidecek. Ne diyeyim darısı bizimkilerin başına.

Bu arada üzülerek bir hatırlatma yapayım. Birincisi ülke yönetimini Maduro gibi cahil bir otobüs şoförüne terk eden ülkeler de gelinen bugünkü duruma ne yazık ki Türkiye ilk adımı attı. Tanzim satışlarının biliyor musunuz ki Venezüella’da yıllar önce kurulduğunu. Hem de yer altı zenginlikleri çok olan bir ülkenin düştüğü bu acı durum. Size bizim bugünkü Türkiye’mizi hatırlatmıyor mu?

Savaş SÜZAL, 1 Mart 2019