Yine Mi ‘ULUS-DEVLET’?

Yine Mi ‘ULUS-DEVLET’?

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Sal Nis 10, 2012 22:38

YİNE Mİ ‘ULUS-DEVLET’?

Kubilay Kızıldenizli, 25 Mart 2012 tarihinde, Dünya48 adlı örütbağ gazetesinde, İşçi Partisi Genel Başkan eski Vekili Mehmet Bedri Gültekin'in "PKK' nın anadili Türkçe" yazı dizisine "PKK' nın anadili Türkçe yazı dizisine eleştiriler” bașlıklı yazısı ile kimi eleștiriler yöneltmektedir.
Kürtçe bir ‘dil’ midir değil midir konusundaki görüșlerimi daha önceki yazılarımda dile getirmeye çalıșmıștım.
Burada bu ‘boș’ tartıșmaya yeniden girmek niyetinde değilim.
Bence tartıșılmaya değer olan ‘ulus-devlet’ kavramının kendisidir.
Uzun bir süredir, Türkiye’de, ‘ulus-devlet’ kavramının bilinmediğini; bu kavramın gelișigüzel kullanıldığına dikkat çekmeye çalıșıyorum.
Ulus ile devlet arasına çizgi konulmalı mı konulmamalı mı?
Giderek ‘ulus-devlet’ yerine ‘ulusal devlet’ demekle hançerin tașı düșer mi düșmez mi gibi bir bașka ‘boș’ tartıșmaya da gerek yok sanıyorum.
‘Ne’ olduğu ya da ‘neyi dillendirdiği’ bilinmedikten sonra arasına çizgi değil kafasına șapka da geçirilse değișen bir șey olmayacaktır.
Ancak, ‘ulus-devlet’ diye adlandırğımız șeyin, her ne ise o, bir ‘tarih’i yok mudur? Bașsız ve sonsuz mudur? Ölümsüz müdür?
Önünde sonunda bu tür bir soru ile karșılașılmayacak mıdır?
Nitekim Mehmet Bedri Gültekin; "Emperyalizme karşı mücadele, emperyalizmin yıkmaya çalıştığı ulusal devlet mevzisinden verilecektir ama hedef, ulusal devleti olduğu gibi ihya etmek olmamalıdır." diyerek, ‘ulusal devlet’in emperyelizm tarafından yıkılmaya çalıșıldığına; ulusalcıların da ‘ulusal devlet’ mevzisinden emperyalizme karșı mücadele edeceklerine ancak bu mücadelenin sonunda ulusal devletin ‘olduğu gibi’ ihya etmekle yetinilmeyip ‘daha bașka ișler’in de yapılacağından sözetmektedir..
Burada, Kubilay Kızıldenizli haklı olarak Mehmet Bedri Gültekin'e șu soruyu sormaktadır:
"Emperyalizmin saldırılarına karşı eğer ulus devleti savunma misyonuyla hareket edeceksek ve savaşı kazanacaksak, daha sonra biz, hangi sistemdeki bir devlet yapısını "ihya edeceğiz ?”
Güzel..
Gerçi Mehmet Bedri Gültekin “İran, Türkiye, Irak ve Suriye arasında konfederatif bir sistemin” kurulabileceğinden ve hatta bu tür bir “konfederatif sistemin” geçmişte kurulmasının tartıșıldığından bile sözetmektedir.
Bu ‘konfederatif sistem’e, ‘Batı Asya Birliği’ gibi bir ad bile bulunmuștur.
Tartıșılmakta olan asıl konu ‘dil’ olduğuna göre, konuya uygun olsun diye ‘dilin kemiği yok’ diyerek bașlanabilir diye düșünüyorum.
Dilin kemiği olmadığı için de bu tür ‘tartıșma’larla bir yere varılamamaktadır.
Oysa ‘tartıșma’nın bir yere vardırabilmesi için öncelikle ortak bir ‘dil’e sahip olmak gerekmektedir.
“Ortak dil’ derken, burada kullanılan ‘kavram’lar üzerinde anlașmaktan sözettiğim açıktır.
Benim ‘devlet-ulus’ dediğim ‘șey’e tartıșmacı taraflar ‘ulus-devlet’ diyecek olursa; benim ‘devlet-ulus’tan sonraki așamayı adlandırmayı düșündüğüm ‘ulusal devlet’e de ‘konfederatif sistem’ diyeceklerdir. Böylece bu tartıșma, diğerleri yanında, sadece bir ‘ortak dil’e sahip olamadığı için kesinlikle sonlandırılamayacaktır.
Bu tartıșmann böyle sürüp gitmemesi için burada kesiyorum.
Buraya kadar dile getirilmeye çalıșılan konu anlașılmıș mıdır anlașılamamıș mıdır?
Yineleyelim; siz özünde devlet-ulus diye adlandırılması gereken toplumsal biçimlenișe ulus-devlet ya da ulusal devlet diyecek olursanız; devlet-ulustan sonraki așamaya ne diyeceğinizi șașırıp kalabilirsiniz.
Oysa devlet-ulus ya da çok daha doğru biçimiyle ‘burjuva devlet-ulus’ tarihsel kategorisini burjuva olmayan ‘bir devlet-ulus’un izleyeceğini söylemek çok daha mantıklı değil midir?
İște o nedenlidir ki ‘burjuva devlet-ulus’a ulus-devlet ya da ulusal devlet demek doğru değildir diyorum.
Çünkü ulusal devlet, ‘burjuva devlet-ulus’tan sonra gelecek olan ve gelmesi için mücadele ettiğimiz bir tarihsel kategoridir.
Nokta.
Gerisi bence tartıșma olsun diye tartıșmadır.
Ve bu tür bir tartıșmada taraf olmak istemem.
Benim yapmaya çalıștığım, benim ‘ulusal devlet’imin ‘nasıl ve ne zaman’ kurulacağı konusunda kafa yormaktır.
Olanağı varsa ‘o güzel günler’i bir an önce görebilmek..

Habip Hamza Erdem
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1635
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 7 konuk

cron

x