Yola devam...
BELKİ bundan sonraki buluşma yerleri "halanın evi"dir...
Halanın evindeki buluşmaya ilk gelen Cumhurbaşkanı, işaretparmağı ile perdenin tülünü hafif aralayıp açık tek gözü ile sokağa bakarken:
"Hala bir ses duydun mu?.."
Hala:
"Kedidir Abidullah..."
Cumhurbaşkanı:
"Kedi değilse odur hala... Bak, yine geldi tıkırtı... Sanki tık tık gibi..."
Hala:
"Pencerenin önünden de kara bir şey geçti mi?.."
"Geçti..."
"Kaç ayağı vardı?.."
"Neyin?..."
"Geçen şeyin... Dört ayağı varsa kedi... İki ayağı varsa demek ki Başbakan..."
*
Başımıza gelene bakın; Cumhurbaşkanı ile Başbakanın gece karanlığında, sivil plakalarla "eniştenin evinde" devletten gizli buluşmalarıdır konumuz...
Aynı gün Independent Gazetesinin başyazısında şöyle diyordu yorumcu:
"Dünyanın en önemli siyasi projesi tehlikede..."
Siyasi projenin ne olduğunu da açıklıyor yazı:
"Müslüman, ama demokratik bir ülke yaratma projesi..."
Hangi proje bu, bilirsiniz; ABDnin BOP kapsamında, Türkiyede bir "ılımlı İslam" yaratma projesi...
Oysa bizim tek projemiz vardı; Mustafa Kemalin, onurlu özgürlük savaşını vererek, Müslümanların yaşadığı Anadoluda kurduğu "laik, demokratik, çağdaş, hukuk devleti" projesi...
Bizler için "yeryüzünün en önemli siyasi projesi" bu değil miydi?
Ama AKP ile birlikte her şey değişti.
Yeni bir projeleri var arkadaşların; laik cumhuriyeti silip, yerine ılımlı İslam devleti kurma projesi...
*
İşte dün Anayasa Mahkemesi tüm bunlara "Devam" dedi.
Artık en yüce yargı tarafından "aklanmış" AKPyi kimse tutamaz.
Güya tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı ile ülkenin Başbakanı, devletten, hatta kendi odalarının duvarlarından dahi gizledikleri "projelerine" devam edebilirler.
Eniştenin mekânı olur...
Halanın evi olur...
Bekir Coşkun, 31.07.08